Kazdağı'nda tarih de buldozer kepçesinde

Hürriyet'in Türkiye'nin en önemli doğal zenginliklerinden Kazdağı'ndaki doğa kıyımıyla ilgili haberi, vatandaşlar arasında büyük yankı buldu. Bu arada Kazdağı'nda verimsiz linyit komürü uğruna doğanın yanı sıra, çok zengin tarihi mirasın da yağmalandığı ortaya çıktı.

Çevre Bakanlığı'nın akıl almaz gafı

Konuyla ilgili olarak Çevre Bakanlığı'ndan aldığımız bir faks metninde aynen şu ifadeler yer alıyor:

Faaliyet sahibi ÇED Yönetmeliği kapsamında durumlarının değerlendirilmesini talep etmiş, yapılan incelemede faaliyetin ÇED Yönetmeliği kapsamı içerisinde bulunmadığı belirlenmiştir.

(Halbuki daha önce görüştüğümüz Çevre Bakanlığı yetkilileri, kendilerinin ÇED raporu vermediklerini, ruhsat sahasının bulunduğu bölgedeki kurumlar tarafından yapılan incelemelerin sonuçları en yakındaki bir fakültede incelendikten sonra, burada hazırlanan ÇED raporunun Çevre Bakanlığı'na verildiğini ifade etmişlerdi.)

Söz konusu Maden Arama Ruhsatı belirtilen sahalar Dünya Bankası destekli Genetik Çeşitliliğin yerinde korunması ile ilgili Kaz Dağı'ndaki Gen Koruma Alanlarına girmemektedir.

Yaptığımız araştırmada ‘‘In situ Conservation vf Genetic Diversity in Turkey’’in Kazdağı Projesi'nde bulunan 7 bölgeden birinin Kalkım olduğu görülüyor. Maden arama ruhsatının belirtildiği yer de Kalkım. Nasıl oluyor da gen koruma alanının içine girmiyor? Üstelik Maden arama ruhsatı 597.52 hektarlık bir alan için alınmış. Başlangıç olarak 65 dönümlük bir kısımda üretim yapmaya başlayacakları belirtiliyor. 597.52 hektarlık alanın neresine düşüyor, bu 65 dönüm, orası meçhul.

Çanakkale İli, Yenice İlçesi, Aşağı Çavuş köyü, Koca Mezarlık Mevkiindeki 597.52 hektarlık alanda yapılan madencilik faaliyeti, hiçbir arkeolojik araştırmanın yapılmadığı yörede büyük bir tarihi mirasın yağmalanması anlamını taşıyor. Madencilik faaliyetinin yapıldığı Koca Mezarlık Mevkii'nde, toprak üstü ve altında birçok antik kalıntı bulunuyor.

Öte yandan görüştüğümüz uzmanlar, madencilik faaliyetinin her zaman geniş arazi parçalarına ve doğaya zarar verdiğini belirttiler. İTÜ Maden Fakültesi öğretim üyelerinden Profesör Dr. Gündüz Ökten, ‘‘Bir açık işletme kurmak çok masraflı bir iştir. Sadece 65 dönümlük bir yerle sınırlı kalmaz. Buradaki kömür rezervi bittikçe genişletilir. Yani Kazdağ'ının 597.52 hektarlık alandaki doğa tamamen tahrip olacak’’ diye konuştu. Bilindiği gibi Gürtem Maden Turizm Tic. Ltd. Şirrketi, ilk etapta 597.52 hektarlık bu alanın 65 dönümünde maden arama çalışması yapacak.

Kazdağı, antik dönemde Misya adı verilen bölgede bulunuyor. Savaşçı bir halk olan Mislalılar, Trakya'dan gelen savaşçı bir kavim. MÖ 3000 yıllarında Truvalılar'la birlikte bu bölgeye yerleşirler. Traklardan sonra sırasıyla Frigyalılar, Misyalılar, Lidyalılar, Ayonisliler, İonyalılar ve son olarak da Persler gelip bu bölgeye yerleşmişler.

Hıristiyanlık tarihinin önemli isimlerinden Aziz Pavlos'un da Misya'dan Truva'ya geçtiği biliniyor.

Doğa ve tarih açısından son derece zengin olan Kazdağı'na biyolog ve arkeologlar yerine, madencilerle defineciler giriyor. Koca Mezarlık mevkiindeki arkeolojik birçok kalıntı, acımasızca definecilerce yağmalanmış durumda.