Güncelleme Tarihi:
TRAFİK kazaları her geçen gün çığ gibi büyümekte. Kaza nedenleri araştırılırken niçin hemen şoförün yakasına yapışılmaktadır? Suç hep onlar da mı? Sanki trafiğin bütün sorunlarını halletmiş, ileri ülkelerin trafik düzeni seviyesine gelmeşçesine suçun bütün ağırlığı şoförün srtına bırakılmakta, meydana gelen trafik kazalarındaki ana nedenler araştırılmamaktadır.
Şehir içi yollarda bir takım tamiratlar sonucu kazılan cadde ve sokaklar, iş bitince sorumsuzca terkedilmekte, daha sonra açılan bu kanal ve çukurlar sürücülerin başına bela olmaktadır.
ALT VE ÜST
Dikkat edilecek olursa, ülke, son depremlerle bunalımın içine girmiştir. Buna ezeli derdimiz trafik terörünü de eklerseniz, şöyle bir tablo ortaya çıkacaktır:
- Türkiye'yi alttan deprem, üstten trafik sarsıp duruyor. Ne diyelim; biri tanrıdan gelen felaket, öbürü kullarından bulaşan bir illet. Depremi önceden sezinlemek mümkün değil. Ama, trafik kazalarına karşı korunmak pekala mümkün. İnsan bilerek kendisini ölüme atmaz.
TEK SUÇLU YOK
Türkiye karayollarında ‘‘ Ölümcül yollar’’ olarak belirlenen kara noktalar mevcut. Bu noktaları beyaza çevirmek, konunun kapsamına giren sorunlu bakanlıkların elinde. Onlar mı toplumdan yoksa toplum mu onlardan çare bekliyor, hala anlaşılmış değil. Şunu kabul edelim ki, trafiğin tek suçlusu yok. Eğer bir suçlu arıyorsak bu suçlu hepimiziz.
Konuk Yazar
Süleyman UYAR
Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı