Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2005 00:00
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yeni Doğan Servisi'nde önceki gün peş peşe ölen 1'i kız 6 bebekten 4'ünün cesedi ailelerine verilirken karıştı. Esmanur adını verdikleri 20 günlük bebeklerinin cesedini alarak, Yozgat'ın Boğazlıyan İlçesi'ne bağlı Dereçepni Köyü'nde toprağa vermek isteyen gurbetçi Orhan ailesi, cesedin erkek bir bebeğe ait olduğunu görünce bir kez daha yıkıldı. Orhan Ailesi, kendi bebeklerini olmadığını halde kokmasın diye cenazeyi toprağa verirken, Kayseri'de savcılığa başvurup bebeklerini isteyecek. Ölen 6 bebekten dördünün cesedinin hastane morgundan alınıp gömüldüğü, halen morgda bekleyen 2 bebeğin erkek olduğu belirtildi. Kayseri'de toprağa verilen 2 bebekten Kuş ailesinin bebeğinin erkek olduğu kesinleşirken, Esmanur bebeğin Kayseri'nin Tomarza İlçesi'nde toprağa verilen Eser bebek ya da Niğde'de defnedilen Oral bebekle karıştığı sanılıyor. Bu durumda Orhan ailesinin başvurması halinde, savcılıkça Niğde ve Kayseri Tomarza'daki bebek mezarları açılacak. BAŞHEKİM: SORUMLULUĞUMUZ YOK Erciyes Üniversitesi Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Doğanay, iddiayla ilgili DHA’ya yaptığı açıklamada, “Cesetler Savcı tarafından yapılan otopsinin ardından, yine Savcı denetiminde ailelerine teslim edildi. Bu konuda bizim hastane olarak bir sorumluluğumuz ya da ihmalimiz söz konusu olamaz. Cesetler Savcı tarafından teslim edildi” dedi. ESMANUR'U 15 YIL BEKLEMİŞLER Gurbetçi Orhan Ailesi'nin 15 yıl evlilikte özlemle bekledikleri Esmanur'un hastadenede yaşamını yitirmesinden sonra bir de cesedinin karışması, aileyi yıktı. Hastanede 16 Temmuz'da 2 ay önce erken doğum nedeniyle dünyaya gelen bebeğe, Hollanda'da çalışan gurbetçi işçi 47 yaşındaki Ömürlü Orhan ve 32 yaşındaki eşi Filiz, Esmanur adını koydu. Ömürlü Orhan, ilk eşinin yaklaşık 15 yıl önce akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybetmesinden sonra Filiz ile evlendi. 15 yıl süreyle çocuğu olmayan Orhan çiftinin, 20 gün önce bir kız çocuğu dünyaya geldi. İki ay erken doğum nedeniyle sezaryenle ve 910 gram olarak dünyaya gelen minik bebek, Hastane'nin küvözünde 20 gündür gözlem altında tutuluyordu. Sağlıklı olduğu belirtilen minik Esmanur, bu süre içinde 1.030 grama çıktı. Ancak hastanede aniden ölen 6 çocuktan biri olan Esmanur'nın annesi, acı haberi alır almaz yıkıldı. Aile, bebeklerinin cesedini teslim alarak toprağa vermek üzere Boğazlıyan'ın Dereçepni Köyü'ne getirdi. “BU ACI İLE YAŞAYAMAM” İlk eşinden 3 çocuğu olan ve 15 yıldır ikinci eşinden beklediği çocuğu hastanede kaybeden baba Ömürlü Orhan, acı bir sürprizle karşılaştığını söyledi. Ömürlü Orhan şunları anlattı: “Bizim çocuğumuz kız olarak dünyaya geldi. Ölümüne bir anlam veremeyip, hastaneden de gerekli ve bizi tatmin edici bir açıklama yapılmazken, şimdi de üstüne üstlük erkek bebek cesedi verdiklerini köyümüze gelip, defin sırasında anladık. O anki üzüntü ve panik içinde bebeğin kokmaması için toprağa vermek durumunda kaldık. Daha sonra hastaneyi arayıp, durumu bildirdiğimizde, karşımızda bir muhatap bulamadık. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Acı üzerine acı yaşıyoruz. Belki de bizim çocuğumuz yaşıyor. Ölen çocuğu gömmekle hata ettik, ancak yapacağımız bir şey yoktu, kokmasından endişe ettiğimiz için gömdük. Ben bu acı ile yaşayamam. Çocuğum öldü mü, yaşıyor mu sorusu benim beynimi kemiriyor. Ben ömür boyu bu soru ile yaşayamam. O nedenle ne yapıp, yapıp, her yolu deneyerek önce çocuğumun cesedine ulaşacağım, sonra da neden öldüğüyle ilgili net bir bilgi alacağım.” “ÇOCUK ÖZLEMİYLE YAŞIYORDUM” Anne Filiz Orhan ise, 15 yıldır çocuk özlemiyle yanıp tutuştuğunu, ancak 20 gün sonra kucağına bile alamadığı çocuğunun ölüm haberiyle yıkıldığını söyledi. Anne Filiz, şöyle konuştu: “Çocuğumun ölüp ölmediğinden de endişeliyim. Canlısını kucağıma alıp, öpüp koklayamadım, bari ölüsünü görüp, ona sarılsaydım. Onu bile bana çok gördüler. Ancak çocuğumun ölümünden de şüpheliyim, belki de ölmedi. Çocuğum dünyaya kız olarak geldi, adını Esmanur koyup, nüfus cüzdanını çıkartıp, pasaportumuza da işlettik. Ancak öldüğü gerekçesiyle bize erkek çocuk cesedi verildi. Çifte acıyı yaşıyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum, çok üzgünüm.”
button