Kayseri'de 3 çocuğu öldüren zanlı: Pişmanım

Güncelleme Tarihi:

Kayseride 3 çocuğu öldüren zanlı: Pişmanım
Oluşturulma Tarihi: Mart 29, 2011 11:46

Kayseri’de 2009 yılında Ramazan Bayramı’nın ikinci günü olan 21 Eylül günü şeker toplamaya çıktıktan sonra kaybolan 3 çocuğu öldürmek suçundan tutuklanan şüpheli Uğur Veli Gülışık, güvenlik nedeniyle dün gece Ankara F Tipi Cezaevi’ne nakledildi.

Haberin Devamı

Olaydan 1.5 yıl sonra geçen cuma günü yakalanan Uğur Veli Gülışık’ın suçunu itiraf etmesiyle, öldürülen Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin kardeşler ile Türkan Ay’ın cesedi, Yozgat’ın Çayıralan İlçesi yakınlarındaki gölet kenarında üst üste gömüldükleri çukurda bulundu. Cinayet şüphelisi olarak yakalanan Uğur Veli Gülışık, tutuklanarak Kayseri Kapalı Cezaevi’ne konuldu. Cezaevinde tecrit bölümünde iki yataklı odada tek başına tutulan ve infaz koruma memurlarınca sürekli gözetim altında olan cinayet şüphelisi Uğur Veli Gülışık’ın, demir parmaklıkların ardına konulmadan önce çevresine, "Her şey bir anda oldu. Çok pişmanım" dediği öğrenildi.

Cezaevindeki odasında zaman zaman yatağın üzerinde oturup uzun süre durduğu belirtilen tutuklu Uğur Veli Gülışık, dün saat 21.00 sıralarında güvenlik nedeniyle jandarma aracıyla, polis eskortu eşliğinde Ankara F Tipi Cezaevi’ne nakledildi.

Haberin Devamı

SAVCILIKTA İKİ KEZ ’PİŞMANIM’ DEDİ

Cinayet şüphelisi Uğur Veli Gülışık’ın tutuklanmadan önce Cumhuriyet Savcılığı’nda 4 saat süren sorgusu sırasında son derece sakin olduğu, tüm soruları tek tek yanıtladığı ve iki kez pişman olduğunu tekrarladığı bildirildi.

Bu arada Adalet Bakanı Ahmet Kahraman’ın şüpheli Uğur Veli Gülışık’ın tutuklanmasının ardından Kayseri Cumhuriyet Savcılığını arayıp, konuyla ilgili bilgi aldığı ifade edildi.

PROTESTO EYLEMİNDEN VAZGEÇİLDİ

Uğur Veli Gülışık’ın tutuklanmasının ardından, çocukları öldürülen Tekin ve Ay ailelerinin öncülüğünde yapılmak istenen eylem de, tutuklunun Ankara’ya sevkedilmesi nedeniyle iptal edildi.

Sosyal paylaşım sitesi aracılığıyla duyurulan eylem iptal edilmeseydi, önümüzdeki Cumartesi günü Cumhuriyet Meydanı’ndan Kayseri Cezaevi’ne kadar uzanan 4 kilometrelik güzergahta protesto yürüyüşü yapılıp, cezaevi kapısına siyah çelenk bırakılacaktı.

YURT DIŞINDAN BİLE ARAYANLAR BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ

Öldürülen Ahmet Tuna ve Dilruba Tekin kardeşlerin annesi Leyla Tekin, kendisiyle görüşen DHA muhabirlerine cinayet şüphelisi Uğur Veli Gülışık’ın kendileriyle alay eder gibi aynı mahallede oturmasını içine sindiremediğini söyledi. Leyla Tekin, tutuklanan şüpheli Gülışık’a tepkisini şöyle dile getirdi:

"Katil, Türkan’ı öldürmüş. Ama bu cinayetin ardından benim çocuklarıma nasıl, neden kıymış? Nasıl bir eli varmış. Çocuklarım zaten onu tanımazdı ki. Öldürünce eline ne geçti? Diyecek bir söz bulamıyorum. Tek tesellimiz, artık mezarlarının belli olması. Çocuklarımızın bir mezarı olacağı için biraz olsun mutluyuz. İnanın, ben bu kadar destek ve bize taziye ile başsağlığı dileklerinde bulunulacağını beklemiyordum. Almanya’dan Belçika’dan, Hollanda’dan, yurt içinde bir çok kişiden taziye telefonları aldık. Çocuklarımıza sadece biz değil, herkes üzülüyor. Tanıdık tanımadık yüzlerce kişi her gün evimize gelip başsağlığı diliyor. Cumhurbaşkanının bile bizi araması acımızı bir ölçüde hafifletiyor."

BİZİ ENAYİ YERİNE KOYUP DALGA GEÇMİŞ

Leyla Tekin çocuklarla ilgili tüm haberleri gazete ve televizyondan öğrendiklerini, şu ana kadar kendilerine bir psikolog gönderilmediğini, acı haberi de medyadan öğrenmelerinin kendisini üzdüğünü belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çocuklarla ilgili bir gelişme olacağını, Cuma günü özel ekipten arayan bir polis ’Duaya çok ihtiyacımız var’ demesiyle anladım. Saat 15.08’de bu yetkili bizi arayıp ’İz üzerindeyiz. Hepimizin duaya çok ihtiyacı var. Ne olur bugün dua edin’ demelerini unutamıyorum. Bu istek üzerine biz ve yakınlarımız akşama kadar dua ettik. Geceyarısı saat 00.30 sıralarnında Doğan Haber Ajansı’ndan aradılar. Çocuklarla ilgili bir gelişme olup olmadığını sordular. Ancak, o zaman polislerin cesetleri bulabilmek adına bize dua ettirdiklerini anladım."

"ARAMA SIRASINDA KATİLİN APARTMANINA DA GİTTİK"

Leyla Tekin, çocuklarının ölümü kadar, bu olay nedeniyle iki kez kalp krizi geçiren ve kalbine stent takılan eşi Hamza Tekin için de çok üzüldüğünü belirtti. Aramalar sırasında yaşadıklarını anlatan Leyla Tekin, şöyle devam etti:

"Çocuklarımızı aradığımız o günlerde, katilin oturduğu apartmana da gittik. Daha sonra o adamın katil olduğu belli olduktan sonra ve cinayeti bize 200 metre uzaklıktaki bekar oturduğu evde işlediğini öğrendikten sonra oraya yeniden gittik. Kapıda sivil polisler vardı. İçeri giremedik ama dışardan çocuklarımızın öldürüldüğü evi gördük. Keşke kayıp aramada bu 24 saat geçmesi gerektiği uygulaması olmasaydı da çocuklarımız bayram şekeri toplamaya çıkıp, kayboldukları gün hemen aransaydı ve cesetlerine ulaşılsaydı. 18 ay boşu boşuna bekledik. Eşim Hamza 2 kez kalp krizi geçirdi, sağlığı bozuldu. O nedenle katilin, biz üzüntü ve acıyı yaşarken enayi yerine koyduğunu düşünüyorum. Çünkü sürekli bizi izlemiş ve durumumuza bakıp adeta dalga geçmiş. Gözümüze baka baka buralarda barınmış. Biz feryat içinde sokak sokak, ev ev bağıra bağıra gezerken, o bizi izlemiş. Belki de kendisiyle karşılaştık. Kendisini hiç tanımıyorduk. Benim çocuklarım çok sakin yapılıydı. Özellikle Ahmet’in ağzı var dili yok denilecek kadar sakindi. Dilruba ona bakarak biraz daha hareketli ve daha akıllıydı. Yavrularımı öldürmesine gerek yoktu. Çocuklar korkudan onu zaten tanımazdı. Şimdi ne geçti eline. Onları boğup atınca mutlu mu oldu? Bana göre annesini, babasını rezil etti. Ailesini utandırdı, o aile büyük yara aldı. Biz sokakta alnımızı gere gere, ’Şehit annesi ve babası’ diyerek gezerken, onun ailesi ise milletten köşe bucak kaçacak ve gizlenecek. Ben katilin anne ve babasına da acıyorum. Evimize gelen bir kadın polis, katilin cezaevine götürülürken, kendilerine ’Beni öldürün, cezaevine götürmeyin’ dediğini anlattılar. Katili alıp kendi elimizle halletmeliyiz. Devlet katili bize versin."

Haberin Devamı

ZANLININ AİLESİ VE EVİ KORUMA ALTINDA

Yozgat Valisi Necati Şentürk, katil zanlısının anne ve babasının koruma ile ilgili bir talebi olmadığını ancak buna rağmen devlet olarak her türlü tehdide karşı bazı tedbirler aldıklarını da kaydetti.

Kayıp çocukların Çayıralan yakınlarına gömüldüğünün ortaya çıkmasının ardından jandarma ekiplerinin ailenin yaşadığı Külekçi köyünde önlem aldığını bildiren Şentürk, ayrıca sivil jandarma ekiplerinin de her türlü saldırıyı önlemeye yönelik görev yaptığını aktardı.

MEZAR TAŞLARINA KAYBOLDUKLARI GÜN YAZILDI

Kayseri’nin Talas İlçesi’nde 1.5 yıl önce kaybolan ve cesetleri Yozgat’ta bulunan Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin kardeşler ile Türkan Ay’ın cenazeleri bugün ikindi namazının ardından toprağa verilecek.

Haberin Devamı

Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin kardeşler, Talas İlçesi Dedeoğlu Camiinde kılınacak cenaze namazının ardından Halef Hoca Mazarlığı’nda toprağa verilecek. Talas Belediyesince hazırlanan mezarların taşlarına çocukların ölüm tarihi olarak kayboldukları gün olan 21.09.2009 tarihi yazıldı. Yeğenlerinin mezarlarını hazırlayan ve görevlilerle birlikte çiçek dikip, dua eden dayı Mustafa Karakaya, "Yeğenlerimin mezarını hazırladık. Onları toprağa vereceğiz. Toprak yeğenlerimi kabul eder, ama o acımasız katili nasıl kabul edecek" diyerek gözyaşı döktü.

Cenazelerin bugün toprağa verileceğinin paylaşım sitesinden duyurulmasının ardından, vatandaşlar da taziye çadırının önünde toplanmaya başladı. Cinayet şüphelisi Uğur Veli Gülışık’ın önce tecavüz edip ardından bıçaklayarak öldürdüğü Türkan Ay’ın cenaze namazı ise yine ikindi namazının ardından kent merkezinde Cami Kebir’de kılanacak. Türkan Ay, Şehir Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

Haberin Devamı

 


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!