Kayıp MİT'çinin son raporu

Mehmet Eymür, Susurluk davasında verdiği ifadeye ek olarak DGM'ye, MİT arşivindeki 12 bilgi fişinin bulunduğu dilekçe gönderdi. Çoğunluğu, Tarık Ümit'in MİT'e aktardığı son bilgilere dayanan fişlerde, Mehmet Ağar, Sami Hoştan, Abdullah Çatlı, Nurettin Güven, Yaşar Öz hakkında çok ağır suçlamalar sıralandı.

MİT eski görevlisi Mehmet Eymür, Susurluk davasının seyrini etkileyebilecek önemli bir girişimde bulundu. Eymür, 12 Ekim'de verdiği ifadeye ek olarak DGM'ye gönderdiği dilekçede, Tarık Ümit'in öldürülmeden önce MİT'e verdiği son raporları da açıkladı.

Eymür, MİT arşivlerinde bulunduğunu vurguladığı 12 bilgi fişine yer verdiği dilekçede, Mehmet Ağar, Abdullah Çatlı, Sami Hoştan, Nurettin Güven ve Yaşar Öz hakkında çok ağır suçlamalarda bulundu.

Eymür, 16 Ekim tarihini taşıyan ve İstanbul 6 Numaralı DGM Başkanlığı'na hitaben yazdığı dilekçede, mahkemeye tanık olarak verdiği ifadeye atıfta bulundu. Mahkemede, Almanya'da yakalandığını ve Yaşar Öz'e ait olduğunu söylediği 80 kilogram eroin konusunda ‘yanlışlık yaptığını’ ifade eden Eymür, ‘‘3-4 sene öncesine ait bu bilgileri sayın mahkemenizi yanıltmama meydan vermemek amacıyla düzeltmek istiyorum’’ açıklamasını yaptı. Düzeltme yaparken ilk ifadesindeki suçlamaları daha da ağırlaştıran Eymür, dilekçesinde yer verdiği bilgilerin MİT Müsteşarlığı'ndan doğrulanabileceğini de vurguladı.

ABD'den geri çağrıldıktan sonra Şeker Şirketi'ndeki görevine başlamadığı için ‘müstafi’ sayılan Eymür'ün 7 sayfalık dilekçesindeki iddialar, özetle şu başlıklar altında toplanıyor:

KARATAŞ'A EROİN

291.5 kilo eroin (Dev-Sol lideri Dursun Karataş'a verilmek üzere) Nurettin Güven tarafından Avrupa'ya gönderildi. Ancak eroin teslim edilemeden Nurettin Güven ihbarlar üzerine yakalandı.

KORSEDE UYUŞTURUCU

Yaşar Öz, 4 bayan ve 2 bayı kurye olarak kullanarak, korse içinde Londra'ya mal göndermektedir. 3-5 kilo eroin taşıyan kuryelere İstanbul Hava Yolları'nın Atatürk Havalimanı'nda meydan şefi bayan yardımcı olmaktadır.

EKEN, AĞAR'A GÖTÜRDÜ

Tarık Ümit, Korkut yarbayın (Korkut Eken) teklifi doğrultusunda, birlikte Mehmet Ağar'ın makamına çıktı. Ağar'ın da ‘Bize katıl. Ne istersen yapalım. Temizlik lazım’ teklifini kabul etti.

ÜMİT'E 4 UZİ

Tarık Ümit'in, 4 susturuculu Uzi silah ile yardımcısı ve kendisi için ABD ve İngiltere vizeleri bulunan iki yeşil pasaport talebi, aynı gün yerine getirildi. Vizeler için Mehmet Ağar büyükelçiliklere telefon açtı.

AĞAR'DAN YEŞİL PASAPORT

Tarık Ümit, büyük Uzi'yi arabayla Nurettin Güven'e yolladı. Nurettin Güven, İngiltere'de yakalandı, ifadesinde Mehmet Ağar'ın bilgisi dahilinde kendisine verilen yeşil pasaport için dahi gerçek açıklamada bulunmadı.

ÇATLI, HOŞTAN'IN TETİKÇİSİ

Halil Havar'ın iş ortağı olan Arnavut Sami (Hoştan), Korkut Eken tarafından korunmaktadır. Abdullah Çatlı, Arnavut Sami için en az 7-8 kişiyi öldürdü, bu cinayetler ortaya çıkmadan kapandı.

İHANETE CEZA

Abdullah Çatlı, birkaç kişinin daha (Tarık Ümit'in kaçırılması) konuyla ilgili olarak aradığını, ihanete hiç tahammül edemediğini, bu insanları da cezalandıracağını söyledi.

ÇAKICI'YI ÖLDÜRME PLANI

Cevahirler, ülkücü Osman Dönmez'e Alaattin Çakıcı'nın öldürülmesine karşılık bir işyeri açtılar ve yüklü miktarda para verdiler. Dündar Kılıç da Çakıcı'yı öldürtmek ve korunmak için Dev-Sol mensuplarıyla anlaştı.

Çatlı, Lady Di'nin düğününde eylem yapacaktı

12 Eylül'de yurt dışına kaçan Abdullah Çatlı, Oral Çelik ve birkaç arkadaşıyla birlikte İsviçre'de buluştular. Çatlı, ‘Almanya’ya gelecek olan Brejnev'e bir eylem yapalım ve sesimizi duyuralım' dedi.

Abdullah Çatlı, Prens Charles ve Lady Diana'nın evlenme töreninde silahlı eylem yapmak üzere Oral Çelik'i İngiltere'ye gönderdi. Ancak sahte pasaport sahibi Çelik, İngiltere'ye gidecek gemiye alınmayınca eylem kaldı.

Oral Çelik, Fransa'da 10 yıl süreyle bir Fransız kadınla yaşadı. Bu kadından bir çocuğu oldu. Çelik, uyuşturucu işi yapan PKK mensuplarıyla da irtibatlı olabilir.

Olaylara gerçekçi bakıldığında devletin Çatlı'yı değil, Çatlı'nın devleti kullandığı rahatlıkla görülebilir. Çatlı ile çalışan hemen herkes kokain kullandı.

Son bir yıl içinde Abdullah Çatlı'ya ne Mehmet Ağar, ne İbrahim Şahin, ne de Korkut Eken söz geçiremiyordu. Bu davranışları tedirginlik yarattı. Korkut Eken, Çatlı'daki patlayıcı ve silahları geri aldı.

Çatlı, komando bıçağını ‘İsrailliler’in eğitimden sonra hediye ettikleri bıçak' olarak tanımlıyordu. Mehmet Ali Yaprak, seçimlerden önce Mehmet Ağar'a dolayısıyla DYP'ye 500 milyar lira yardımda bulundu.''

Mehmet Ağar ile Çatlı arasındaki ilişki Haluk Kırcı aracılığıyla sağlanıyordu. Kırcı aşırı derecede menfaatlerine düşkün bir yapıda ve menfaatleri doğrultusunda herkese şantaj yapabilir.