Kaybolan dereler tehlike saciyor

Güncelleme Tarihi:

Kaybolan dereler tehlike saciyor
Oluşturulma Tarihi: Kasım 30, 1999 00:00

Haberin Devamı

Sehir haritalarinda aktigi gosterilen derelerin yerinde yeller esiyor. Ustleri kapatilan, yataklarina ev ve mahalleler yapilan dereler artik firsat buldukca yeryuzune cikabiliyor. Uzmanlarin uyarisi ise net: ‘‘Dere yatagina ev yapan sonucuna katlanir!’’

Bugune kadar dereler hep islah ve kirlilik acisindan ele alindi. Ama deprem daha onemli bir sorunu ortaya cikardi: Dere yataklarindaki yapilasma. Deprem ve sel acisindan tehlikenin buyuklugune dikkat ceken uzmanlardan biri Buyuksehir Belediyesi Zemin ve Deprem Inceleme Muduru Mahmut Bas. Dere yatagi zemininin depreme dayanikli olmadigini ve her derenin birgun tasabilecegini soyleyen Bas karamsar: ‘‘Dere yataklarinin yapilasmaya acilmamasi gerekir. Tabiat intikamini mutlaka alir.’’

Derelerin uzunlugu

Istanbul derelerinin kollariyla birlikte toplam uzunlugu yaklasik 600 kilometre. Bu da su anlama geliyor: Binlerce sokak, yuzlerce cadde ve onbinlerce konut derelerin ustunde kurulu. Bu nedenle haritada gorunen bircok dereye artik sehrin icinde rastlamak mumkun degil. Yani kayip. Ama derelerin kaybolmasi, akmadigi anlamina gelmiyor. Cunku dereler ustlerine kurulan binalarin ve mahallelerin altindan akmaya devam ediyor.

Bes yil oncesine ait sehir haritalarinda 204 sokak ve 98 caddenin dere ustunde kurulmus oldugu gosteriliyor. Oysa gercek sayi cok daha fazla. Cunku bugun harita ustunde yeryuzunde akiyor gorunen derelerin yerinde semtler var. Tehlikenin buyuklugu kentin iki yakasindaki dort dere incelendiginde daha iyi anlasiliyor.

Mahalle altinda dere

Ilki Kadikoy'un unlu Kurbagalideresi. Bu dere Anadolu Otoyolu Koprulu Kavsagi'nin kuzeyinden doguyor. Derenin akmaya basladigi yerde 48 sokakli ve uc caddeli buyuk bir mahalle var. Bu mahalleyi altindan kateden dere, Anadolu Otoyolu'nun da altindan gectikten sonra E-5 Karayolu'nda ortaya cikiyor. Bu noktada Kurbagalidere tekrar onlarca sokagin bulundugu bir baska mahallenin altina giriyor. (Daha dogrusu mahalle derenin ustune yapilmis). Mahalleyi bastan basa yeraltindan gectikten sonra Fikirtepe'nin kuzeyinde yeryuzune cikiyor. Hasanpasa ve Sogutlucesme'yi de gectikten sonra Fenerbahce'yle Moda arasinda denize dokuluyor. Bu yolculugun bilancosu dere yataginda kurulu binlerce konut demek.

Yok olan Cincin Deresi

Avrupa Yakasi'ndaki Cincin Deresi'nde durum farkli. Hatta vahim. Bes yil oncesine ait sehir haritasini elimize alip Cincin Deresi'ni aramaya basliyoruz. Haritaya gore Cincin Deresi, Atisalani yakinindaki Havaalani Mahallesi'nin tam altindan doguyor. Mahalleyi buluyoruz. Haritanin gosterdigi gibi Cincin Deresi'ni Bagcilar'a dogru sokak sokak takip etmeye basliyoruz. Haritaya gore bu mahalleden sonra derenin yeryuzune cikmasi gerekiyor. Ama dere ortada yok. Harita elimizde dereyi sokak sokak takip ediyoruz. Anadolu Otoyolu'na kadar yeryuzunden akmasi gereken derenin yerinde sokaklar ve evler buluyoruz.

Cincin Deresi bu sekilde yeryuzune hic cikmadan Fatih, Genc Osman ve Bagcilar'i geciyor. Hatta derenin yeri o kadar belli ki uzerinde kurulu caddenin adi Cincin Caddesi. Semt sakinlerinden birine dereyi sordugumuzda gulumsuyor: ‘‘Cok eskiden gelmis olmalisiniz. Dere hic aciktan akmaz. (Cincin Caddesi'ni ve evlerin altini isaret ederek) Iste dere burasi.’’ Bulundugumuz yerin cografyasi da bir dere yataginda oldugumuzu gosteriyor. Cunku sag tarafimiz 5-6 metre yuksekliginde bir dere yamaci. Yamacin ustunde yuksek apartmanlar var. Solda ise, yamac duzeltilerek yeni insaatlar yapiliyor.

Yatakta ev olmaz

Cincin Deresi'nin yeryuzune ciktigi yer Merter'deki Hafif Metro'nun alti. 300 metre kadar aciktan akan dere Emaye Fabrikasi'nin altindan tekrar sehrin altina giriyor. Dereyi yine kaybettikten sonra Veliefendi Hipodromu'nun kuzeyinde tekrar yakaliyor ve Hipodromu astiktan sonra denize dokuldugunu goruyoruz. Veliefendi Hipodromu'nun kuzeyinde aciga cikan derenin Haznedar Deresi oldugu da soyleniyor. Ama bu derenin Cincin'in kendisi mi, yoksa kolu mu oldugunu anlamak mumkun olmuyor.

Ucuncusu Bostanci'nin unlu Camasirci Deresi. Bu derenin durumu daha farkli. Ilk bakista Camasirci Deresi'nin acikta aktigini ve ustunun kapanmadigini gorup rahatliyorsunuz. Fakat sonra farkediliyor ki, derenin goz onunde olmasi da sorunu degistirmiyor. Bu kez dere yataginin bes metreyi bulan dik yamaclarinin istila edildigi goruluyor. Hem de 5-6 katli yuksek apartmanlarla.

Gorduklerimizi Mahmut Bas'a anlatiyoruz. Bas'in uyarisi dikkat cekici: ‘‘Dere yataklarina asla konut yapilmamali. Imara acilmamali. Sel ve deprem acisindan dere yataklari son derece tehlikeli. Her yagmurda sel felaketini yasamamizin nedeni bu. Tabiatin intikamini birgun mutlaka alacagini unutmamak lazim. Dere yataklari depreme karsi zemin acisindan da uygun degil. Aluvyon oldugu icin tasima kapasitesi dusuk. Dere yataklarina ev yapan sonucuna katlanmali.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!