Güncelleme Tarihi:
Oskar ödüllü yönetmen Oliver Stone'un 20 milyon dolarlık mütevazi filmi U-Turn (Kaybedenler), etkileyici kadrosu ile göz kamaştırıyor. Kaybedenler'de Sean Penn, Nick Nolte, Jennifer Lopez, Billy Bob Thorton, Powers Boothe, Claire Danes ve Jon Voight önemli rolleri paylaşıyorlar.
Karanlık işleri nedeniyle Rus mafyasından kaçan Bobby Cooper, yeni bir hayata başlayabilmek için umutla Arizona çölünü geçmektedir.
Hayvan leşleri ve akbabalar dışında pek bir hayat işareti görünmeyen bu yolda ilerleyen Cooper, arabasının bozulmasıyla Superior Kasabasına zorunlu misafir olur.
Kasabada ilk önce garip araba tamircisi Darrel (Billy Bob Thorton), sonra da Latin afet Grace (Jennifer Lopez) ve güçlü kocası Jack (Nick Nolte) ile tanışan Bobby, herşeyi gören kör apaçi gazisi (Jon Voight), takıntılı şerif (Powers Boothe), gördüğü her erkeğe asılan Jenny (Claire Danes) ve dinamit sevgilisi TNT'den (Joaquin Phoenix) oluşan oldukça garip bir grubun ortasında gittikçe umutlarını kaybetmeye başlar. Jack'ten karısını, Grace'den de kocasını öldürmesi için teklifler almaya başlayınca Bobby, neye uğradığını anlayamadan bir takım olaylar içerisine girer. Sean Penn'in dediği gibi U-Turn, insanların elinden umutları çalındığında ne kadar dayanabileceklerini gösteren bir film.
Jack, Blood and Wine, Selena gibi filmlerin yıldızı Jennifer Lopez, TV dizilerinden sinemaya transfer olan oyunculardan biri. U-Turn'de canlandırdığı kızılderili rolü filmin en büyük sürprizlerinden birini gizliyor.
Sean Penn, en son 50. Cannes Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü aldığı She's So Lovely ve milyarder Micheal Douglas'ın ipe sapa gelmez kardeşini canlandırdığı The Game'de rol aldı. Aktör, Dead Man Walking’deki rolüyle En İyi Erkek Oyuncu dalında Oskar'a aday gösterildi.
Hayatını futbol oynayarak kazanmak istemesine rağmen Nick Nolte, asıl ününü 1976 yılında Rich Man, Poor Man (Zengin ve Yoksul) isimli TV dizisindeki rolüyle Emmy'e aday gösterilince kazandı. Nolte sonrasında The Prince Of Tides filmindeki rolüyle Oskar'a da aday gösterildi.
Kışkırtıcı, cüretkar ve çok etkili
Henüz 26 yaşında olan Paul Thomas Anderson'ın yapımcılığını üstlendiği, senaryosunu yazdığı ve yönettiği son filmi Boogie Nights (Ateşli Geceler) nihayet vizyona girdi. 1997 yılının en iyi 10 filmi arasında yeralan ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Burt Reynolds'a Altın Küre kazandıran Ateşli Geceler'de ilk önce şok geçiriyor ama sonrasında anlatılanların insanlar üzerine gayet etkileyici bir hikaye olduğunu görüyorsunuz. Burt Reynolds, Julianne Moore gibi sinema dünyasının etkili isimleriyle, başarılı rapçi, yeni oyuncu Mark Wahlberg'i biraraya getiren filmde Fargo'daki rolüyle Oscar adaylığı olan Willam H. Macy de rol alıyor.
Yer; eğlence ve modanın sınır tanımadığı Los Angeles, tarih; uyuşturucunun ve cinsel özgürlüğün zirvede olduğu 70'lerin sonları, 80'lerin başı. Mesleğini bir sanat dalına çevirmeyi düşleyen porno endüstirisinin en başarılı yönetmeni Jack Horney (Burt Reynolds), sürekli gittiği gece kulübünde madenin kokusunu alır gibi yeni porno yıldızı Eddie Adams'ı bulur. Eddie, Jack'in yaptığı teklifi çok düşünmeden kabul eder ve Dirk Diggler (Mark Wahlberg) adını alarak porno dünyasında kariyerine başlar. Jack'in en sevdiği porno yıldızı Amber Waves (Julianne Moore) ile ilk filmini çeviren Dirk, kısa zamanda inanılmaz cinsel kabiliyetiyle kelimenin tam anlamıyla 'alemin kralı' olur. Ancak her çıkışın bir inişi vardır sözünü doğrularcasına hızlı şöhret beraberinde pek çok sorunu da getirir.
Boogie Nights, meslekleri nedeniyle toplumun dışında kalmış ve yeniden kabul edilmek için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan insanlar üzerine bir film. Film aynı zamanda kostümleri, müzikleri ve dekorları ile de sıkı bir nostalji yaşatıyor.