Kavga edene para cezası baÅŸarılı olana kulüp tatili

Sosyal Hizmetler Ä°l Müdür Yardımcısı Mustafa Dolar, eÄŸitimini yatılı okullarda tamamlamıştı. Demir tepsideki tabldotlardan, sabah ranzalara vurularak uyandırılmaktan, anlamsız kurallardan nefret etmiÅŸti. Halkalı YetiÅŸtirme Yurdu'nu kurma görevi verildiÄŸinde tüm bunlardan kaçındı.Kuralları öğrencilerle koydu. Sponsorların yardımıyla yemeklerin porselen tabaklarda yendiÄŸi, çocukların 3-4 kiÅŸilik odalarda uyuyup müzikle uyandırıldığı, baÅŸarılı öğrencilerin Club Flipper'e tatile gönderildiÄŸi bir yurt kurdu. Bizi kapıda Ayhan karşılıyor. Bir ev sahibinden farksız. Müdürün odasını gösterirken ‘‘HoÅŸgeldiniz, taze çayımız var, içer misiniz’’ diye soruyor. Hayır demek mümkün mü?Ayhan çayımızı getirirken Emrah karnımızın tok olup olmadığını öğreniyor. ‘‘Çok güzel yemeklerimiz var abla. Börek var, köfte var, hatta çiÄŸköfte bile var.’’ Emrah, yemek yemeyeceÄŸimizi anlayınca ‘‘Müzik ruhun gıdasıdır. O zaman size bir ÅŸarkı söyleyeyim’’ diyor, son bestesini seslendiriyor:Dün gece yine onu gördüm rüyamda / Her gece düşünüp uyuyamaz hale geldim / Hep bekledim ne zaman geleceksin diye / Baba, baba, baba diye haykırıyorum rüyamda / Dön artık, dön artık babacığım.Sessizlik birkaç dakika sürüyor. BoÄŸazımızın düğümü çözüldükten sonra Emrah Gödek'e (15) uÄŸruna ÅŸarkılar bestelediÄŸi babasını anlattırıyoruz. ‘‘İlk defa geçen yaz gördüm. Beni ziyarete geldi. Antalya'da yaşıyor. EvlenmiÅŸ, iki çocuÄŸu olmuÅŸ. Ä°yiydi aramız. Kamyonu var babamın. Tekneleri taşıyor.’’OKUYAN, ÇALIÅžAN AYRI YURTLARDAHalkalı YetiÅŸtirme Yurdu'nda Ayhan ve Emrah gibi 66 çocuk daha kalıyor. ‘‘140 çocuÄŸun bakımını üstleniyoruz. Ama 68'i burada, diÄŸerleri üniversite yurtlarında ya da aile yanında kalıyorlar’’ diyen Yurt Müdürü Mustafa Dolar aynı zamanda Sosyal Hizmetler Ä°l Müdür Yardımcısı.Bir yıl önce Büyükçekmece YetiÅŸtirme Yurdu’nu boÅŸaltmak ve Halkalı YetiÅŸtirme Yurdu’nu da açmakla görevlendirilmiÅŸ. ‘‘Büyükçekmece çok sorunlu bir yurttu. Okuyan, okumayan, içki kullanan, tiner çeken ve gasp yapan çocuklar bir aradaydı. Hepsi birbirinden etkileniyor, sorunlar gün geçtikçe çözülemez hale geliyordu. Deprem oldu, Büyükçekmece Yurdu zarar gördü ve boÅŸaltılmasına karar verildi. Halkalı Yurdu'nu kurarken, yaÅŸları 13-18 arasında deÄŸiÅŸen ve okula giden çocukları bir araya topladık. Hepsini civardaki okullara yerleÅŸtirdik.’’Halkalı YetiÅŸtirme Yurdu'na okula gitmeyen çocukların alınmamasının çok mantıklı bir açıklaması var. Okula giden çocuklar ayda 15 milyon lira harçlık alıyor, çalışanlar ise en az 300 milyon lira kazanıyor. Bu durumun farkına varan çocukların büyük bir bölümü okumayıp çalışmak istiyor. Nitekim Büyükçekmece yurdunda kaldıkları sırada sırf bu yüzden okulu bırakanlar olmuÅŸ. Mustafa Dolar kısa zamanda sorunları nasıl çözdüğünü anlatıyor: ‘‘Yurda taşındığımız ilk gün onlardan beyaz bir sayfa açmalarını istedim. Çocuklarla iletiÅŸim kurarken asla geçmiÅŸlerini sorgulamadım. Burada uygulanacak kurallara birlikte karar verdik. Ä°lk dönem takdir ya da teÅŸekkür alana hediye vaat ettim. BaÅŸarılılara sömestr tatilinde mont, kaykay, oyuncak, eÅŸofman aldım. Yıl sonunda takdir veya teÅŸekkür alanları ise Clup Flipper'da 10 günlük tatile gönderdim. Tüm bunları sponsorlar sayesinde yaptım. Sigarayı bırakmaları için altı ay verdim. Ve ÅŸu anda hiçbir çocuk sigara içmiyor.’Yurtta ödül yöntemi olduÄŸu kadar ceza yöntemi de var. Yurttan izinsiz uzaklaÅŸana bir, kavga edene üç milyon lira para cezası kesiliyor. Aylık harçlığı 15 milyon olan çocuklar için bu cezalar tabii ki ağır ve caydırıcı.Cezalardan toplanan paralarla her ayın 15'ini izleyen ilk cumartesi o ay doÄŸmuÅŸ çocuklar için toplu doÄŸum günü partisi yapılıyor. Kumbarada biriken paralarla da o gün kola alınıyor. Müzikle uyanıyorlarHalkalı YetiÅŸtirme Yurdu Müdürü Mustafa Dolar yatılı öğrenci olarak eÄŸitim görmüş. O yıllarda nefret ettiÄŸi ne varsa ÅŸimdi uygulamamaya özen gösteriyor. Mesela yemeklerde porselen tabaklar ve cam bardaklar kullanılıyor. Sabahları kalk borusu yok, müzik yayını var. Murat Erenler (14), Ersin Con (14), Sinan Kırkan (17) ve Mehmet Ayaz (16) yurdun yemeklerinin çok lezzetli olduÄŸunu söylüyorlar.Kitap yardımlarınızı bekliyorlarYurt binasının ortasında çok amaçlı bir salon var. Televizyon izleyip, satranç oynayıp, masa tenisi maçı yapıyorlar. 20 odanın biri revir olarak kullanılıyor. DiÄŸer odalarda 3-4 çocuk beraber kalıyor.17 bilgisayarın bulunduÄŸu bilgisayar odası 20 bin dolara mal olmuÅŸ. Odayı ÇiÄŸdem Ökdem adlı bir hayırsever yaptırmış. Ama internet baÄŸlantısı yok. Bunun için de bir sponsor gerekiyor.Kütüphane var ama kitap yok. Halkalı YetiÅŸtirme Yurdu her türlü kitap yardımlarınızı bekliyor!26 kiÅŸi çalışıyor. Bunlardan altısı ilköğretim öğretmeni. Ama zaman zaman Ä°ngilizce ve matematik gibi alanlarda uzman eÄŸitimcilere ihtiyaç oluyor.BaÄŸlama ve folklor kursu veriliyor.Eminem dinliyorlar, baÅŸlarının üzerinde dönüyorlarGöksel Sayı (15), UÄŸur Işıtman (16) ve Åžahin Ertürk (16) break-dance'a çok meraklı. Kafalarının üzerinde dönerek dans etmeyi Perfect System isimli bir müzik grubunun üyesi olan Ahmet AÄŸabey'lerinden öğrenmiÅŸler. Nefret, Ceza ve Eminem dinliyorlar. Eminem'in sözlerini anlıyor musunuz, diye soruyorum. UÄŸur Işıtman cevaplıyor: ‘‘İngilizce biliyorum. Koruyucu annem Avustralyalı. TED Ä°stanbul Koleji'nin müdür yardımcısı. Bana Ä°ngilizceyi o öğretti. Arada bir gelip beni gezmeye götürüyor. 18 yaşını doldurduÄŸumda beni evlatlık alacak.’’UNESCO resim yarışması üçüncüsü‘Resim yapmayı KasımpaÅŸa Çocuk Yuvası'ndaki resim öğretmenimden öğrendim. Tuvallerimi ve boyalarımı maaşımla alıyorum. Bir de bir abla var, o alıyor. Portreler yapıyorum. Bazen arkadaÅŸlarımı çiziyorum. Bir portreyi iki saatte bitiriyorum.’Â