Güncelleme Tarihi:
Yüzyıllardır tıbbı tedavilerde kullanılan kava biberi, özellikle, sinirsel problemler ve menopoz konusunda oldukça etkili bir bitkidir. 1877 yılından beri tıbbi ilaç sanayisinde de kullanılan kava biberi son dönemde en çok merak edilen bitkilerden oldu. Özellikle hastalıklarını doğal yöntemlerle tedavi etmek isteyen vatandaşların araştırdığı kava biberi hakkında bilinmesi gerekenleri derledik. İşte kava biberi hakkında tüm detaylar...
Kaptan James Cook, Pasifik Okyanusu’nda 1770’li yıllarda yaptığı ikinci gezi boyunca farklı Pasifik adalarında yaşayan yerlilerin dayanıklı bir tropikal bitkinin dövülmüş köksapıyla yapılmış koyu ve keskin bir demleme içki içtiklerine şahit olmuştu. Adalarda yaşayan yerliler bu bitkiyi kava olarak adlandırıyorlardı, kelime belki de bu bitkinin Hawaii dilindeki karşılığı olan ve “keskin” anlamına gelen ‘ava’dan geliyordu. Köksaplar bir çocuk ya da kadın tarafından çiğnenip bir kaba atılıyor ve sonrasında uygun kıvama ulaşılana kadar suyla ya da hindistancevizi sütüyle karıştırılıyordu.
Alınan birkaç yudum, içen kişinin dudağını uyuşturuyor ve tüm vücuda ferahlık yayıyordu. Fazla miktarda içildiğinde tam bir mutluluk hali yaratıyordu. Kava biberinin anavatanının Melanezya olduğuna ve Pasifik’teki adalara oradan yayıldığına inanılır. Aslında ayrıcalıklıları ya da Kaptan Cook ve tayfası gibi konukları onurlandırmak amacıyla kullanılan bir içecekti. Kava biberi dinsel açıdan da ayrıca önemliydi. Adalarda yaşayanlar bu içeceği içtiklerinde ataların ve tanrıların ruhsal dünyasına ulaşabileceklerine inanıyorlardı.
Kava biberinin bir ritüel olarak kullanılması geleneği bazı Pasifik adalarında bugün hâlâ devam etmektedir. Kava biberinin yetiştiği neredeyse tüm adalarda, adalılar bitkiyi tıbbi amaçlarla da kullanıyorlardı. Başlıca kullanım alanı sinirsel gerginliği hafifletmek ve ruhsal durumu iyileştirmekti. Yüksek miktarlarda alındığında kava biberi uykuyu teşvik ediyor ve bu yüzden de uykusuzluk için ilaç olarak kullanılıyordu. İnsanlar ayrıca kava biberini şifa veren bir tonik olarak ve yorgunlukla mücadele etmek, zayıflığı gidermek ve soğuk algınlığını tedavi etmek için içiyorlardı. Kaptan Cook, kava biberini Avrupa’ya tanıtmak için harekete geçti. Ancak bitki 1990’lı yıllara kadar Batı’da yaygınlık kazanamadı.
Kava biberi genellikle yüksekliği 180 cm ya da 240 cm’e ulaştığında hasat edilir, ama bırakılırsa boyu 6 metreye kadar ulaşabilir. Çok dallı dirençli bir bitkidir, sapları oldukça dinç, tüysüz, belirgin bir şekilde kabarık ve boğumludur. Sıralı yapraklar kalp ve bazen neredeyse çember şeklindedir, yaprakların altında çıkıntılı damarlar vardır. Koyu yeşil renkteki üst taraf neredeyse düzdür, alt tarafın rengi daha açıktır ve küçük tüyler vardır. Genellikle 10- 25 cm eninde ve 10-20 cm boyundadır. Yaprak sapının uzunluğu 5 cm kadardır, bunun yarısı kadar da yan çıkıntısı vardır. Çiçekler sıklıkla tek ya da küçük gruplar halinde uçtadır. Filizlenebilen tohumların nasıl üretileceği bilinmemektedir. Bitkinin en önemli kısmı çok sayıda kökçüğe sahip olan aromatik köküdür.
KAVA BİBERİ NASIL YETİŞTİRİLİR?
Bitki bilimciler, kava biberini insanlar tarafından uzun zamandır ekilip biçilen bir bitki olduğundan kültür bitkisi olarak kabul ederler. Bir teoriye göre kava biberi Piper Wichmannii’den türemiştir. Ana vatanı olan Vanuatu Adası’nda kava biberinin farklı çeşitleri bol miktarda bulunur. Kava biberi Pasifik adalarında yaşayanlar tarafından 3000 yıldır ekilip biçilmektedir. Tropik Pasifik adalarında başka birçok yerel çeşit vardır. Kava biberi sera hariç ılıman iklimde yetişmez. Pasifik adalarında geleneksel çok ekinli tarımsal sistemlerde yetişir, muz gibi daha uzun bitkilerin gölgesini sever. Bitki yeterli oranda gölge, rüzgardan korunma, oldukça yüksek sıcaklık ve yüksek nem ister. Humus bakımından zengin, iyi drene edilmiş derin ve gevrek toprağı sever. Havanın ve nemin serbest hareketi esastır. Kava biberi gövde kesikleriyle çoğalır. Kökün tazeyken ağırlığı 4,5-5 kilogram arasındadır, üç ya da dört yıl büyüdükten sonra hasat edilir.
Günümüzde anksiyeteye, sinirsel gerginliğe ve depresyona bağlı belirtilerin zihinsel berraklığa zarar vermeden tedavi edilmesi için reçeteli ilaçlara alternatif olarak bitkisel tıpta kullanılmaktadır. Menopoza ve adet öncesi sendromlardan kaynaklanan anksiyete belirtilerini azaltmaya yardımcı olabilir. Bitkisel tıp uygulayıcıları, kava biberini uykusuzluk ve uyku düzensizliklerinin belirli tiplerinin tedavisi için de tavsiye etmektedir.
Ankesitiye bozukluğu ve menopoz tedavisinde kullanılan kava biberi, yüzyıllardır tıbbi ve törensel amaçlarla kullanılmaktadır. 1877 yılında Parke-Davis ilaç şirketi kava biberini Batı’ya tanıttı. Bugün bu bitki daha çok gerginliği ve anksiyeteyi yatıştırmak için kullanılır. Anksiyete yılda yaklaşık kırk milyon insanı etkilemektedir ve bir insanın hayatında yıkıcı bir etki yaratabilir. Anksiyeteyi yatıştırmanın meditasyon ve nefes egzersizinin yanı sıra benzodiazepinler gibi birçok yolu vardır. Kava üzerinde titiz insan araştırmaları yapılmıştır ve reçetelere yazılan anti-anksiyete ilaçları kadar güçlü olduğu kanıtlanmıştır.
Etkilerini onaylayan en az 11 çalışma yayınlanmıştır. Daha küçük çaplı iki araştırma da kava biberinin anksiyeteyi ve asabiyeti azalttığını ve menopoza giren kadınlarda uykuyu teşvik ettiğini kanıtlamıştır. Kava biberinin etkililiği üzerine çok az soru işareti varken güvenli olup olmadığıyla ilgili sorular vardır. Birleşik Krallık’ta ve birçok Avrupa ülkesinde karaciğere zarar verdiği gerekçesiyle yasaklanmıştı. Kava biberi kullananların laboratuvar sonuçlarında karaciğer sorunu çıktığı bazı durumlar vardır. Bu tip vakaların oranı Birleşik Devletler’de ve Avrupa’da çok düşüktür, bazı düzenleyici kurumlarsa riskin daha fazla olduğunda karar kılmışlardır.
Gıda ve İlaç Dairesi olası durumları hemen rapor etmeleri yönünde doktorları uyarmış olsa da kava biberi Birleşik Devletler’de satılmaktadır. Geleneksel olarak kava biberi köklere su eklenip çay yapılarak hazırlanır. Karaciğer sorunlarıyla ilgili durumların neredeyse tümü bitkinin alkol ve/veya asetonla birlikte kullanıldığı durumlarda gerçekleşmiştir. Bazı bilim insanları bunların toksik maddeler yarattığına inanırlar. Ayrıca üreticiler toksik maddeler içeren yaprak ve sapları daha ucuz oldukları için kazara köklerin yerine ya da köklerle birlikte kullanırlar.
KAVA BİBERİNİN KULLANIM ŞEKLİ
Kava biberini güvenilir bir üreticiden alın ve kurutulmuş ve toz haline getirilmiş (öz hali değil) kök kısmını ya da “suyla hazırlanmış” ürünleri kullanın. İyi şirketler çoğu kez sap ya da yaprak kullanmadıklarına dair bir ifade kullanırlar. ÇAY: 1 ya da 2 çay bardağı kava biberi kökünü 1 bardak suyun içinde 10 dakika boyunca yavaş yavaş kaynatın. Süzün. Günde bir bardak için. Uyarılar Karaciğer problemiyle ilgili yorgunluk, karın ağrısı, kusma, koyu idrar, solgun renkli dışkı ya da göz veya deri sararması gibi belirtiler ortaya çıktığında doktorunuzu görün. Hamilelik ve emzirme dönemlerindeki kadınlara ya da 18 yaşın altındakilere önerilmez.
KAVA BİBERİ NASIL TÜKETİLİR?
Kava biberini tüketebileceğiniz güzel bir tarif; Kava biberi ve hindistancevizi çalkalaması
Küçük bir kaseye 1 bardak sıcak az yağlı inek sütü ya da soya sütünü ve 1 çay kaşığı kurutulmuş kava biberini koyun. 10 dakika kadar demleyin. Sonra bir bezle ya da tülbentle süzün ve blendıra koyun. 1 çay kaşığı az yağlı hindistancevizi sütü, 4 çay kaşığı çikolata sosu ve 1 bardak buz ekleyin. Blendırda yüksek hızla 30-60 saniye kadar karıştırın. Cam bardağa koyun ve stres giderici çikolata çalkalamasının tadını çıkarın!
ÇOK ÖNEMLİ NOT: Karaciğer probleminiz varsa, alkol, asetaminofen ya da reçeteli ilaçlar kullanıyorsanız sağlık uzmanına başvurun.
ŞİFALI BİTKİLER ANSİKLOPEDİSİ İSİMLİ KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYIN