A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 25, 2010 19:37
Yörüngedeki Uluslararası Uzay İstasyonu'na yerleştirilecek olan dev bir "atom altı parçacık saptayıcısı" ile karşıt evrenin (anti-evren) varlığına dair kanıtlar elde edilmeye çalışılacak.
Gelecek yıl istasyona yerleştirilecek olan, 8,5 tonluk Alfa Magnetik Spektrometre (AMS) Cenevre'de, ABD Hava Kuvvetleri'ne ait Süper Galaksi adlı kargo uçağına yüklendi. Evrenin anlaşılmasını amaçlayan araştırma programı, 20 yıllık bir geçmişe sahip. AMS, Florida'daki Kennedy Uzay Merkezi'ne götürülerek burada test edilecek.
AMS, bu cihazı uzay istasyonuna götürecek uzay mekiğine, şubat ayında yüklenecek. Ting ve meslektaşlarının yoğun lobisi sonucu ABD Kongresi bu yolculuğa onay vermişti.
AMS, merkezi Cenevre'de bulunan CERN (Avrupa Nükleer Araştırmalar Örgütü) tarafından geliştirildi. CERN, atom altı parçacıkların yapısını anlamak üzere Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ile deneyler de yürütüyor.
AMS projesi ABD, Çin ve 14 Avrupa devletinin katılımıyla yürütülüyor.
Nobel ödüllü Amerikalı bilimci Samuel Ting, Cenevre'de düzenlenen basın toplantısında, "eğer bir karşıt evren varsa, belki de bizim evrenin sınırlarının ötesinde bir yerdedir, uzaya yerleştireceğimiz bu detektör sayesinde onun varlığının izlerini bulabileceğiz" dedi.
Fizikçiler, madde karşıtı bir anti-maddenin olması gerektiğini, bu iki yapının teması halinde birbirlerini yok edeceklerini ve enerji açığa çıkacağını, evrenin ortaya çıkmasını sağlayan, 13,5 milyar yıl önceki büyük patlama sırasında madde ve anti-maddenin eşit oranda ortaya çıkmış olması gerektiğini düşünüyor. Buna karşın bilinen evren, maddeden oluşuyor.
Bilimciler, AMS'nin, anti-maddeye ne olduğunun yanıtını verebileceğini veya evrende tamamen anti-maddeden oluşmuş yerler olup olmadığının belirlenmesine yardımcı olabileceğini ileri sürüyor. Böyle yerler varsa bunların evrenimizin kıyısında olması, yapısının da, evrenimizin aynadaki aksi gibi olması gerektiği, evrenimizdeki yaşam dahil her şeyin aynadaki görüntüsü gibi bir yapısının olması gerektiği düşünülüyor.
KARANLIK MADDE, KARANLIK ENERJİ VE DİĞERLERİ
Evrendeki maddenin de büyük bölümünün yapısı bilinmiyor ve gözlemlenemiyor. Çekirdeğinde süper güçlü bir mıknatıs bulunan bu detektörün öncelikli görevi, evrende olduğu bilinen ancak bugüne kadar gözlenememiş olan ve bu nedenle "karanlık" adı verilen maddeyi ve enerjiyi de bulmak. Karanlık madde ve karanlık enerji, evrenimizin yüzde 95'ini oluşturuyor. Karanlık maddenin evrenimizin yüzde 23'ünü, karanlık enerjinin ise evrenimizin yüzde 72'sini oluşturduğu düşünülüyor.
AMS ile kozmik ışınlar da saptanacak. 1960'larda keşfedilen nötr kozmik ışınların yanı sıra, ultra yüksek enerjili kozmik ışınların varlığı biliniyor. Süpenrova patlamaları, diğer patlamalar veya dev yıldızlar tarafından yayıldığı düşünülen ultra yüksek enerjili kozmik ışınlar, atmosfer tarafından emildiği için saptanamıyor ancak, uzayda AMS tarafından belirlenebilecek.