Oluşturulma Tarihi: Temmuz 08, 2006 00:00
Rauf Alazan, çok yetenekli bir ressamdı. 1960’lı yıllarda solcu olduğu gerekçesiyle soruşturmaya uğradı. Ailesini kaybedince İsveç’e göç etti. Stockholm Kraliyet Operası dekoratörü oldu.
İsveç’te, Güneş Karabuda, Lütfi Özkök ve İlhan Koman gibi Türk sanatçılarla ortak projeler yaptı, sergiler açtı. Son dileği, öldükten sonra cesedinin yakılıp küllerinin çok sevdiği İstanbul Fenerbahçe’de Marmara Denizi’ne dökülmesiydi...
Fenerbahçe, önceki gün sıradışı bir cenaze törenine sahne oldu. Ortada ne bir tabut vardı ne de cenaze. Sadece 12 kişiydiler. Törene katılanlar, ellerindeki kutuyu elden ele geçirerek kıyıdaki tahta iskeleye doğru yürüdü. Gruptakiler keder içinde değildi. Hatta cenaze alayından çok bir düğün alayını andırıyorlardı. "Peki rahmetli nerede" diye sorduğumuzda elden ele gezen kutuyu gösterdiler. Yaklaşık iki kiloluk bu özel kutunun içinde eski arkadaşları Rauf Alazan’ın külleri vardı. Kutunun üstünde Alazan’ın adı, soyadı ile doğum ve ölüm tarihleri yazılıydı sadece. 75 yıllık bir ömrün büyük bir bölümü ise memleketten uzakta kül olup gitmişti.
ŞORAY’IN ROL ARKADAŞI
Sinema ve tiyatro oyuncusu, ressam ve dekoratör Rauf Alazan, 3 Temmuz 1931’de İstanbul’da doğdu. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Zeki Faik İzer Atölyesi’nde eğitim gördü. "Afiş" bölümünden mezun oldu. Sinema afişleri yaparak başladı sanat hayatına. Yakışıklılığı ve duruşuyla dikkati çekince Osman Seden’in teşvikiyle sinema oyunculuğu da yapmaya başladı. Türkan Şoray’ın ilk çalışmalarından biri olan ve yönetmenliğini Nuri Ergin’in yaptığı "Güzeller Resmi Geçidi" adlı filmde oynadı. Daha sonra, birçok filmde rol aldı. Bir yandan da resim yapıyor, çeşitli dergilere desen ve karikatürler de çiziyordu. Bu çalışmaların altına imza yerine karga figürü yaptığı için arkadaşları onu "Karga Rauf" diye çağırıyordu.
KRALİYET OPERA DEKORATÖRÜ
Rauf Alazan solcuydu. Dönemin tüm aydınları gibi hem Menderes döneminde, hem de 1960 İhtilali sonrasında kovuşturmalara uğramış, takip altında yaşamıştı. 1963’te annesiyle babasını peş peşe kaybedince kendini kimsesiz hissedip İsveç’e göçtü. Stockholm Şehir Tiyatrosu’nda ünlü sanatçı Olof Ehren ile tiyatro dekorları üzerine çalıştı. Çok tutuldu. Ardından Stockholm Kraliyet Operası’nın dekoratörlüğünü tek başına üstlendi. Dergi, sözlük ve çocuk kitaplarını resimlendirdi, çocuklara resim dersi verdi. Atölyesini kurdu. Stockholm, Berlin ve Paris’te sergiler açtı. 26 Mart 2006’da Stockholm’de öldü.
ARİF, BU SON DİLEĞİMÖlümünden bir hafta önce eski arkadaşı Arif Keskiner’i aramıştı. "Arif yakında yolcuyum. Öldükten sonra cesedimin yakılmasını ve kül-lerimin İstanbul’a gönderilmesini vasiyet ettim. Fenerbahçe’de denize serp" dedi. Arkadaşları isteğini yerine getirdiler. O şimdi çok sevdiği Fenerbahçe’yle iç içe artık...
Sanatçının cenaze törenine kimler katıldı
Cenaze törenine Arif Keskiner, Hümeyra Erdoğan, Demirtaş Ceyhun, Cumali Uçar, Hasan ve Ümit Erdemir, Hakan Göktanır, Tamer Aydın, Fatih Semiz, Saadet ve Ekrem Güvenç ve Türkan Yavuz katıldı. Balıkçı barınağından iki kayık tutuldu. Biraz açığa gidildi ve küller denize döküldü. Rauf Alazan, çakılların, kumların arasına, İstanbul’un ve Marmara’nın sularına karıştı. 43 yıllık ayrılık bitti.