Güncelleme Tarihi:
11 Eylül’de Kırşehir’e giderek Vali Necati Şentürk, esnaf ve mağdurlarla görüşen CHP Ankara milletvekilleri Necati Yılmaz ve Murat Emir, hazırladıkları raporda şu tespitlere yer verdi:
8 Eylül’deki yürüyüş öncesi belediye araçlarından 3 kez anons yapılarak, halk ‘Şehitlere Saygı ve Teröre Lanet Yürüyüşü’ne çağrıldı. Olaylar saat 18.00-19.00’da başlayıp 6-7 saat sürdü. Başta yaklaşık bin kişi toplandı.
- Vali Şentürk’ün anlatımına göre, Ülkü Ocakları ile Osmanlı Ocakları’nın basın açıklaması yapacaklarına dair istihbarat alındı. Bu nedenle açıklama engellenmedi. Sadece HDP İl Binası önünde ‘her zamanki tedbirlerden olan’ sınırlı sayıdaki güvenlik mensubu tarafından önlem alındı.
- Türk bayrağı taşıyan ve bozkurt işaretleri yapan grup ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ diye slogan attı. Kalabalık, sosyal medyanın da etkisiyle kısa sürede 5-6 bin kişiye ulaştı.
- Kalabalıkta ‘kimsenin tanımadığı ve şehre yabancı oldukları’ iddia edilen beyaz gömlekli kişiler, iddiaya göre ellerindeki adreslere protestocuları yönlendirerek, önceden belirlenmiş Kürt ve sol görüşlü vatandaşlara ait işyerlerini yakmaya teşvik etti. Bazı şahısların ellerinde önceden hazırlanmış benzin dolu pet şişeler gözlemlendi. Önce Gül Kitabevi yakıldı ve sonrasında “Burada işimiz bitti, sırada Çölpazarı var” sözleri duyuldu.
- ‘Beyaz gömleklilerin’ kim olduğu hakkında bilgi sahibi olunamadı. Ancak bunların ‘serseri takımından’ olduğu belirtildi. Bu kişilerden birinin 2 gün önceden arabasının üzerine örttüğü büyük Türk bayrağı ile ana cadde ve bulvarlarda dolaştığı, ırkçı içerikli küfür, hakaret ve söylemlerde bulunduğu, bir polis aracının kendisini sürekli uzaktan takip ettiği, müdahalede bulunmadığı ifade edildi.
- Çölpazarı adlı işyeri, Ahi Polis Karakolu’na 70 metre mesafede olmasına karşın hiçbir müdahalede bulunulmadığı için tamamen yakıldı.
- 22.00’de Vali Şentürk kalabalıkla birlikte TOMA’nın üstüne çıkarak İstiklal Marşı söyledi.
- Aynı şekilde birçok polisin göstericileri onaylayıcı ve teşvik edici davranışlar içinde olduğu belirlendi. Vali’nin ifadesine göre, zaten az sayıda olan güvenlik güçleri bazı bölgelerde saldırganlarla mağdurların arasına girmeye çalıştı.
- Vatandaşlar, 1 adet TOMA’nın var olduğunu belirtirken, saldırganlara müdahalede bulunulmadığı, bir dur ihtarı olmadığı, su sıkılmadığı, sadece eylemcileri serinletmek amacıyla havaya su sıkıldığı belirtildi.
- İtfaiye, Gül Kitabevi’ndeki yangını söndürmeye geç geldi. Yangının söndürülürken bir saldırgan itfaiye aracının hortumunu kesti ve söndürme işlemi, başlamadan bitti. Sadece Diyarbakır Tatlıcısı’na yapılan saldırıda polis tarafından gaz kullanıldı.
- Gece 24.00’e kadar eylemler devam etti. Kürt kökenlilerin 4 işyeri yakıldı, 32 ev ve işyeri ciddi hasarlar gördü. Yakılan işyerlerinden birinin şehit yakınına ait olduğu anlaşıldı.
- Olaylarda 2 vatandaş yaralandı, 3 gün sonra 20 civarında gözaltı yapıldı, bunlardan sadece 4’ü tutuklandı.
- Raporda “6-7 Eylül olayları ile Sivas ve Maraş katliamlarıyla benzerlikler bulunan olaylarda devlet görevlilerince eksiklik, ihmal ve kayıtsız tutumlar sergilenmiştir” denildi. Kırşehir Belediye Başkanı’nın konuşmasının taşkınlığa yol açtığı belirtildi.