Güncelleme Tarihi:
Karaciğer eski çağlardan günümüze kadar insan yaşamında büyük bir yer almıştır. Karaciğerin sağlık ve hastalık üzerindeki gerçek ve büyük etkisi insanları değişik batıl inançlara götürmüştür. eski dünyanın değişik bölgelerinde karaciğer insan karakter ve kaderi hakkında mistik inançta merkezi bir yer işgal etmiştir. İlk insanlar karaciğerin ılık ve bol kanlı görünümünden etkilenmişler, ılık kanı hayat, yokluğunu ise ölüm olarak kabul etmişlerdir. Karaciğer ılık kanı yarattığından dolayı hayatın merkezidir. Belki de karaciğerin büyüklüğü, şekli ve naturel farklılıkları da eski insanları etkilemiş olabilir.
Karaciğer Fah geleneğindeki temel düşünce şöyledir: Kurban edilen hayvanın karaciğeri kendisine başvurulan tanrının
karaciğerini temsil eder, bu sebeple de tanrının tesbit etmiş olduğu geleceğe ilişkin olayları ve tanrının iradesini, kurban
edilen hayvanın karaciğerin de okumak mümkündür. Diğer bir yoruma göre ise:
Kurban tanrıyı değil, kurbanı sunan kişiyi temsil eder, kurban edilen hayvanın karaciğeri de o kişinin karaciğerinin temsilcisidir. Kurban edilen hayvanın karaciğeri bu yoldan da tanrının o kişi hakkında iradesini gösterir . Karaciğer falları ve bu
maksatla sunulan kurbanlar için özel törenler yapılmakta idi
ilkin karaciğerin vücut içindeki durumu dikkatle inceleniyor, karaciğer kesilmeden karaciğerin duruşu, büyüklüğü ve çeşitli
kısımları dikkatle tetkik ediliyordu. Papazlar karaciğerin değişik özelliklerine göre ne gibi kararlar verilmesi gerektiğini
ve iyi talihin beklenip, beklenmeyeceğini tesbit ederlerdi. Karaciğer falı geleneği ile Mezopotamyalıların karaciğer anatomisi üzerinde çok geniş bilgi edinmiş oldukları anlaşılmaktadır.