Karabağ’ı almadan kapıları açmayız

Güncelleme Tarihi:

Karabağ’ı almadan kapıları açmayız
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2009 00:00

Yukarı Karabağ’ın işgali bir sebeptir, kapıların kapanması bir neticedir. İşgal ortadan kalkmadıktan sonra kapıların açılması da mümkün değildir. Bunu kim söylüyor? Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı söylüyor. Bundan daha başka garantili bir ifade olabilir mi?

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan dün Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’le görüşmesi sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında, Ermenistan’ın Karabağ’daki işgali sona erdirmediği sürece Türkiye’nin sınır kapısını açmasının söz konusu olmayacağını söyledi. Azerbaycan Milli Meclisi’ne de seslenen Erdoğan, Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinde uluslararası toplumu, "Bu süreçte Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü için uygun şartlar oluşturulmalı. Bu at başı giderse varız, aksi takdirde yokuz" sözleriyle uyardı. Erdoğan, Türkiye ile Azerbaycan’ın arasını bozmaya çalışanlar olduğunu da ifade ederek, bu çevreleri "Fitne ve fesat odakları" olarak tanımladı ve "Bunlara zaman fırsat veremeyiz, vermemeliyiz" dedi.

Obama’ya söyledim

Meclis’te Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan-Ermenistan arasındaki süreçle ilgili detaylı bilgi veren ve ABD Başkanı Obama ile ilk gündem maddesinin Dağlık Karabağ sorunu olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Biz Azerbaycan’ın menfaatlerine halel getirecek adımları atmadık, bundan sonra da atmayacağız. Azerbaycan’ın çıkarlarını göz ardı etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz" dedi.

Erdoğan ve Aliyev, Zağulba Sarayı’nda ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan burada şunları söyledi: "Azerbaycan’ın özellikle Yukarı Karabağ konusundaki hassasiyeti, aynen hassasiyetimizdir. Yukarı Karabağ’ın işgali sebeptir, kapıların kapanması bir neticedir. Orası işgal edildiği için Türkiye kapıları kapatmıştır. İşgal ortadan kalkmadıktan sonra kapıların açılması da mümkün değildir. Bunu çok açık net bir çok yerde ifade ettiğim gibi Bakü’de de bugün ifade etmiş oluyorum. Bunu kim söylüyor? Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı söylüyor. Başka garantili bir ifade olabilir mi?

Görevimizi yaparız

Atılması gereken diğer adım; Minsk sürecinin üçlüsü ABD, Rusya, Fransa ile 18 yıldır süren müzakereleri de süratlendirmesi ve bir an önce neticeye gidilmesidir. Burada da nihai karar Aliyev ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ın görüşmelerle bir yere varılması konusudur. Sonra bize de görev düşüyorsa, biz de üzerimize düşen görevimizi yaparız."

Aliyev, daha sonra Erdoğan onuruna Buta Sarayı’nda akşam yemeği verdi. Yemeğe Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu katıldı. Aliyev, yemeğin ardından yeni yapılan Buta Sarayı’nı Erdoğan’a gezdirerek bilgi verdi.

Bundan açık bir cevap olamazdı

ERDOĞAN’ın açıklamalarından sonra yöneltilen, "Türkiye’den Karabağ’la ilgili beklediğiniz cevabı aldınız mı" sorusuna İlham Aliyev, "Sayın Başbakan’ın sözleri bu soruya en güzel cevaptır. Bu cevaba minnettarım. Bundan açık bir cevap olamazdı. Artık Azerbaycan halkına yüzümü çevirerek rahatlıkla hiçbir şüphe ve endişenin kalmadığını söyleyebilirim" yanıtını verdi. Aliyev, Azerbaycan halkındaki şüphenin gerekçesini de şöyle anlattı: "Türkiye-Ermenistan sınırının açılmasına ilişkin şubatta Ermenistan basınında bazı iddialar yer aldı. Bu iddialara Ankara’dan yanıt verilmedi. Nisan’da ise hem Başbakan, hem de diğer üst düzey Türk yöneticiler bu iddiaları yalanladı. Böylece şüpheler ortadan kalkmaya başladı."

Doğalgaz rakamı adildir diyemem

ERDOĞAN Türkiye’nin Azerbaycan’dan satın aldığı doğalgazın fiyatında günümüz piyasa şartlarına uygun bir düzenleme yapılacağının mesajını da bir soru üzerine şöyle verdi: "Tabii ilk kontrat yapıldığı zaman bu 120 dolardan başlatılmış vaziyette. Şu anda gelinen noktada, ben bu rakamın adil olduğunu savunamam. Onun için biz Aliyev’le bu görüşmeleri de yaptık. Socar’ın (Azerbaycan devlet petrol şirketi) başındaki Sayın Rövnag Abdullayev ile Enerji Bakanım görüşmeleri yapacaklar ve bu görüşmeleri inşallah daha adil bir rakama ulaştıracağız."

İçeri girmedi

ERDOĞAN, şehitliklerin hemen yanında olan ve Türkiye-Ermenistan arasındaki yakınlaşma nedeniyle "tadilat" iddiasıyla ibadete kapatılan Şehitlik Camii’ne de gitti. Caminin kapıları açılmasına rağmen Erdoğan içeriye girmedi, bunun yerine hemen yanı başında bulunan Türk Büyükelçiliği’ne bağlı Din Hizmetleri Müşavirliği’nden geçerek bilgi aldı. Alışveriş merkezi nedeniyle caminin yıkılacağı iddiaları Azeri yetkililer tarafından yalanlandı.

Ayakta alkışlandı

ERDOĞAN, Aliyev’e "Değerli kardeşim", Aliyev de Erdoğan’a "Hörmetli Başnazır" diye hitap etti. Meclis Başkanı Oktay Hasadov tarafından "Türkiye Cumhuriyeti’nin hörmetli Cumhurbaşkanı Cenap Tayyip Erdoğan" diye kürsüye çağrılan Erdoğan, ayakta alkışlandı ve konuşmasına "Can gardaşlarım" diye başladı. "Azerbaycan canımız" diye bitirdiği konuşmasının sonunda İstiklal Marşı ile Azerbaycan Milli Marşı’ndan son dörtlükleri okuyan Erdoğan yine ayakta alkışlandı. Ankara’daki tamaslarından dolayı Erdoğan tarafından eleştirilen kadın parlamenterler ise ayağa kalktılar ama alkışlamadılar.

Aliyevler’e saygı gülleri

ERDOĞAN temaslarına başlamadan önce Haydar Aliyev’in anıt mezarı ile Türk ve Azeri şehitliklerine giderek çelenk koyup saygı duruşunda bulundu. Bakü ziyaretine katılan dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da Aliyev’in eşinin mezarına güller bıraktılar.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!