Güncelleme Tarihi:
Karases Cemalettin Kaplan'ın Almanya'da tutuklanan oğlu Metin Kaplan'ın gönderildiği cezaevi, güvenlik nedeniyle gizli tutuluyor. Sözde halife Kaplan'ın 10 yıla kadar hapsi isteniyor.
Alman Anayasayı Koruma Dairesi'nin, ülkedeki en tehlikeli köktendinci örgütlerden biri olarak gördüğü sözde Hilafet Devleti'nin sözde Halifesi Muhammed Metin Kaplan, perşembe akşamı çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine konuldu. Olay hakkındaki soruşturmayı sürdüren Federal Başsavcılık Sözcüsü Eva Schübel, fanatik ve şiddet eğilimli Kaplancılar'ın neden olabileceği bir güvenlik sıkıntısı nedeniyle, Metin Kaplan'ın hangi cezaevine konduğunun söylenemeyeceğini, davanın da ne zaman açılacağının henüz bilinmediğini söyledi.
Metin Kaplan'ın, Federal Başsavcı Kay Nehm'in talebi üzerine Federal Yargıtay tarafından 23 Mart 1999'da çıkarılan tutuklama kararı sonucu yakalandığını, tutuklama kararının ise kendisine perşembe akşamı Karlsruhe'de çıkarıldığı hakim önünde bildirildiğini açıklayan Schübel, bunun hemen ardından kendisinin cezaevine götürüldüğünü belirtti. ‘‘Kara ses’’ olarak bilinen Cemalettin Kaplan'ın ölümünden sonra 1995 Mayıs'ında sözde Hilafet Devleti'nin başına geçen Metin Kaplan'a okunan tutuklama kararında kendisine ‘‘Oluşturduğu terör örgütünün liderliğini yapmak. Suça azmettirmek’’ suçlaması yapıldı.
DİĞERLERİ SIRADA Schübel, Hürriyet'e yaptığı açıklamada, ‘‘Soruşturma kesinlikle bir din grubuna dönük değil. Girişim sadece hedefi terör olan örgütün yönetim kadrosudur’’ şeklinde konuşurken, ‘‘Örgütün diğer liderleri hakkında da soruşturmayı sürdürüyoruz. Şu anda örgütün yönetici kadrosundaki çok sayıda kişi hakkında gerekli inceleme devam ediyor. Şu ana kadar Metin Kaplan dışında tutuklama yok, ancak soruşturma sürüyor. Kaplan'ın evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerin incelemesi devam ediyor’’ dedi.
İŞLEDİĞİ SUÇLAR
Schübel, Kaplan'ın tutuklanması için gerekli soruşturmada, örgütün tüm faaliyetleri yanısıra Türkiye'deki eylem girişimlerinin değerlendirildiğini belirtti. 1998 yılı Mayıs ayında cihad çağrısında bulunan Kaplan'ın bu talebine uyan çok sayıda köktendincinin Türkiye'ye gittiğini, 29 Ekim 1998'de 75. yıl kutlamaları sırasında Anıtkabir'e saldırı, İstanbul'da da Fatih Camii'ni işgal eylemine hazırlandıkları ancak başaramadıkları kaydedildi. Örgüt karşıtlarının ölümle cezalandırılması çağrısında bulunan Kaplan'ın bu çağrısı kapsamında örgütten ayrılan Halil İbrahim Sofu'nun 8 Mayıs 1997'de kurşunlanarak öldürüldüğü belirtildi.
Hukukçulara göre, Kaplan en az 3 yıldan başlayan ve 10 yıla kadar olan bir hapis cezası talebiyle yargılanacak.