Kar yağışının çalışma hayatına etkileri
Güncelleme Tarihi:
<B>Burhanettin DEMİRCİOĞLU</B>
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2004 10:14
Son bir kaç gündür yoğun kar yağışı ve tipi sebebiyle hayatımızın her yönünde felç yaşıyoruz. Ancak kar yağışını herkes farklı yorumlayabilir. Kar güzeldir, ya da çirkindir diyebilir. Kar yağışının yarattığı beyaz örtü, ağaçlardaki görüntü, süper bir tablo görünümünde. Bunu bir doğa harikası gibi düşünenlerin yanı sıra, 'kar' felaketin üç harfi olabilir.
Bir çoğumuzun daha önceki yıllardaki karlar nedeniyle yaşadığı olaylar benliklerinde saklı. Bazılarımız ise bunları çoktan unuttu.
Kısaca, herkesin birbirine anlatabileceği bir kar hikayesi vardır.
Ancak, tek bir doğru var. Çoğumuz kar yağışına ve kışa karşı ısınma ya da giyinme dışında ihmalkar davranıyoruz. Özellikle ulaşım konusu ihmal ediliyor. Bu, bireysel taşımacılıkta olduğu kadar, kamu taşımacılığında da söz konusu. Tabii ihmalkarlıklar, taşımacılığın alt yapısından sorumlu belediyelerde ve karayollarında da göze çarpıyor.
*
Araçlarda zincir, çekme halatı, takoz, kar lastiği olmadığı gibi kış şartlarında araç kullanma eğitimimiz de yok. Kısacası, kışa dönük hazırlıksızız.
Sabah işe gitmek için evden çıktık. Ancak kar yağışı sebebiyle işe ulaşamadık. Ulaşanlar da akşam evlerine geri dönemedi. Evlerde, işyerlerinde, elektrik yokluğu, bununla beraber su ve doğalgazın olmaması yaşamı gerçekten olumsuz etkiledi. Rezilliğin, sefaletin daniskasını yaşadık.
Yeni İş Kanunu’na göre acaba bu işe gidemediğimiz günün/günlerin aylığımıza yansıması ne olacak? ‘Kesilecek mi, kesilmeyecek mi?’ düşüncesi de cabası. İşveren iş akdimize son verecek mi, vermeyecek mi? Hukuki durum nedir? 4857 sayılı İş Kanunu’na göre:
'İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın, ardı ardına iki iş günü veya bir ay içinde iki defa her hangi bir tatil gününden sonraki iş günü ya da bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi' durumunda iş akdini haklı bir şekilde derhal fesih hakkı mevcut.
*
Ancak, bir çalışanın, bu kar yağışı nedeniyle işe bir veya birden fazla gün gidememesi durumunda işveren, çalışanın iş akdini fesih edemez.
Çünkü, işe gitmemede yoğun kar yağışı gibi haklı bir sebebe dayanan mazeret söz konusu. Çalışanın bu mazereti nedeniyle herhangi bir resmi yerden 'kar yağışından dolayı işe gidememiştir' şeklinde bir rapor yada belge alma zorunluluğu ve imkanı yok.
İşveren, kar yağışı sebebiyle işe gidemeyen çalışanının, çalışmadığı günleri ya da saatleri aylığından kesemez. Ancak, yine 4857 sayılı kanuna göre işveren, çalışanından işe gelmediği bu günler ve süreler için telafi çalışması talep edebilir.
İşveren, tatil günü hariç, normal mesai dışında günde üç saatten fazla olmamak üzere çalışılmayan süreyi telafi etme hakkına sahip. Çalışan, bu fazla çalışma için işvereninden çalışma ücreti talep edemez.
Bir çoğumuzun daha önceki yıllardaki karlar nedeniyle yaşadığı olaylar benliklerinde saklı. Bazılarımız ise bunları çoktan unuttu.
Kısaca, herkesin birbirine anlatabileceği bir kar hikayesi vardır.
Ancak, tek bir doğru var. Çoğumuz kar yağışına ve kışa karşı ısınma ya da giyinme dışında ihmalkar davranıyoruz. Özellikle ulaşım konusu ihmal ediliyor. Bu, bireysel taşımacılıkta olduğu kadar, kamu taşımacılığında da söz konusu. Tabii ihmalkarlıklar, taşımacılığın alt yapısından sorumlu belediyelerde ve karayollarında da göze çarpıyor.
*
Araçlarda zincir, çekme halatı, takoz, kar lastiği olmadığı gibi kış şartlarında araç kullanma eğitimimiz de yok. Kısacası, kışa dönük hazırlıksızız.
Sabah işe gitmek için evden çıktık. Ancak kar yağışı sebebiyle işe ulaşamadık. Ulaşanlar da akşam evlerine geri dönemedi. Evlerde, işyerlerinde, elektrik yokluğu, bununla beraber su ve doğalgazın olmaması yaşamı gerçekten olumsuz etkiledi. Rezilliğin, sefaletin daniskasını yaşadık.
Yeni İş Kanunu’na göre acaba bu işe gidemediğimiz günün/günlerin aylığımıza yansıması ne olacak? ‘Kesilecek mi, kesilmeyecek mi?’ düşüncesi de cabası. İşveren iş akdimize son verecek mi, vermeyecek mi? Hukuki durum nedir? 4857 sayılı İş Kanunu’na göre:
'İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın, ardı ardına iki iş günü veya bir ay içinde iki defa her hangi bir tatil gününden sonraki iş günü ya da bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi' durumunda iş akdini haklı bir şekilde derhal fesih hakkı mevcut.
*
Ancak, bir çalışanın, bu kar yağışı nedeniyle işe bir veya birden fazla gün gidememesi durumunda işveren, çalışanın iş akdini fesih edemez.
Çünkü, işe gitmemede yoğun kar yağışı gibi haklı bir sebebe dayanan mazeret söz konusu. Çalışanın bu mazereti nedeniyle herhangi bir resmi yerden 'kar yağışından dolayı işe gidememiştir' şeklinde bir rapor yada belge alma zorunluluğu ve imkanı yok.
İşveren, kar yağışı sebebiyle işe gidemeyen çalışanının, çalışmadığı günleri ya da saatleri aylığından kesemez. Ancak, yine 4857 sayılı kanuna göre işveren, çalışanından işe gelmediği bu günler ve süreler için telafi çalışması talep edebilir.
İşveren, tatil günü hariç, normal mesai dışında günde üç saatten fazla olmamak üzere çalışılmayan süreyi telafi etme hakkına sahip. Çalışan, bu fazla çalışma için işvereninden çalışma ücreti talep edemez.