Kaptanın kavuşma sevinci 11 gün sürdü
Güncelleme Tarihi:
Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2008 11:11
LİBYA'nın Trablus Limanı'nda götürdükleri unu boşaltılırken, vincin tel halatının koparak Çadlı bir işçinin ölümü nedeniyle 6 ay bu ülkede tutulan Türk kaptan 68 yaşındaki Ümit Korkmaz, özgürlüğüne kavuşup Türkiye'ye geldikten 11 gün sonra beyin kanaması geçirip öldü.
Trablus Limanı'nda 3 Mart tarihinde meydana gelen ölümlü vinç kazasından 6 ay sonra Türkiye'ye dönebilen ‘MV Alisa’ gemisinin 1'inci kaptanı Ümit Korkmaz, pazar günü Antalya'daki evinde gazete okurken fenalaştı. Böbrek üstü bezlerini etkileyen ‘Addison' hastalığı nedeniyle de ilaç tedavisi gören Ümit Korkmaz, hemen hastaneye kaldırıldı. Beyin kanaması geçiren Ümit Korkmaz, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
Emekli astsubay olan Ümit Korkmaz'ın cenazesi, Muratpaşa Camii'nde kılınan öğle namazından sonra askeri törenle Uncalı Şehir Mezarlığı'na toprağa verildi. Ümit Korkmaz'ın kızı Nalan Özen, babasını ‘asker selamı' vererek uğurladı.
Nalan Özen, babasının 6 ay süren özgürlük mücadelesine ortak olduklarını ve sonunda Libya'dan kurtardıklarını anlatırken, “Babamı hastalığın pençesinden kurtaramadım. Tarifsiz bir acı yaşıyorum” dedi. Babasının Libya'da geçirdiği her gün çektikleri büyük acıları unutmaya çalışırken bu kez onu tamamen kaybettiğini belirten Nalan Özen, “Allah yaşadıklarımızı kimseye göstermesin” dedi.
LİBYA'DA OLANLAR
‘3GEN Denizcilik Limited Şirketi'ne ait ‘MV Alisa’ gemisi, 28 Şubat'ta Tekirdağ'dan aldığı unu, Libya'nın Trablus Limanı’na götürdü. 3 Mart'ta geminin yükünü limanda bekleyen kamyonlara boşaltmak üzere güvertedeki vinci kullanmak için Libyalı liman hizmetleri şirketinin vinç operatörü gemiye çıktı.
Emekli astsubay olan 1'inci Kaptan Ümit Korkmaz'ın ilk seferde vinci çok yüklediği gerekçesiyle uyardığı Libyalı operatör, uyarıyı dikkate almadı. Kısa süre sonra un çuvalları kamyonun kasasındaki Çadlı bir işçinin üzerine düşerek ölümüne neden oldu.
Olayda Libyalı operatör yerine, vincin telinin çürük olduğu gerekçesiyle Türk kaptanların kusuru olduğuna karar veren savcı, 1'inci Kaptan Ümit Korkmaz ile 2’nci Kaptan Kurtuluş Alper'in gözaltına alınması ve geminin bağlanmasına karar verdi. ‘MV Alisa' gemisi ile diğer mürettebatın, 30 Nisan'da ülkeden ayrılmasına izin verildi. İki kaptan 26 gün cezaevinde yattıktan sonra Libyalı avukatının önerisiyle 3GEN Denizcilik, ölen Çadlı işçinin eşine 55 bin dinar ‘kan parası' ödedi.
Aile geleneklerine göre 6 ay evinden çıkmayıp ölen eşinin yasını tutacak olan Çadlı kadın, evine giden noter huzurunda parayı aldığına dair düzenlenen belgeye parmak bastı. Ancak savcı, belgede sadece ‘para’ yazdığını, ‘kan parası’ yazılmadığını belirterek bunu kabul etmedi. Bu aşamada iki kaptanın cezaevinden salıverilmesine karar veren savcı, pasaportlarına el koyarak sorun çözülene kadar Libya'dan çıkışlarını yasakladı. Belgeyi savcının istediği gibi düzenlemek üzere noter ile bir kez daha Çadlı kadının evine gitmek isteyen iki kaptana Çadlı dul kadının avukatının babası olan noter olumsuz yanıt verdi. Başka bir noter bulup kadının evine götüren Ümit Korkmaz ile Kurtuluş Alper, bu kez de kadınla görüşmelerine akrabaları izin vermedi.
Dışişleri Bakanlığı'nın da devreye girmesiyle uzun süren işlemlerin ardından, Türkiye Büyükelçiliği'nin girişimleri sonucu 6 ay sonra Libya'dan ayrılmalarına izin verilen kaptanlar, 10 Eylül günü uçakla İstanbul'a geldi. Ümit Korkmaz, İstanbul'da kendisini karşılayan kızı Nalan ve torunu Hale Özen ile birlikte evlerinin bulunduğu Antalya'ya geldi.
Emekli astsubay olan Ümit Korkmaz'ın cenazesi, Muratpaşa Camii'nde kılınan öğle namazından sonra askeri törenle Uncalı Şehir Mezarlığı'na toprağa verildi. Ümit Korkmaz'ın kızı Nalan Özen, babasını ‘asker selamı' vererek uğurladı.
Nalan Özen, babasının 6 ay süren özgürlük mücadelesine ortak olduklarını ve sonunda Libya'dan kurtardıklarını anlatırken, “Babamı hastalığın pençesinden kurtaramadım. Tarifsiz bir acı yaşıyorum” dedi. Babasının Libya'da geçirdiği her gün çektikleri büyük acıları unutmaya çalışırken bu kez onu tamamen kaybettiğini belirten Nalan Özen, “Allah yaşadıklarımızı kimseye göstermesin” dedi.
LİBYA'DA OLANLAR
‘3GEN Denizcilik Limited Şirketi'ne ait ‘MV Alisa’ gemisi, 28 Şubat'ta Tekirdağ'dan aldığı unu, Libya'nın Trablus Limanı’na götürdü. 3 Mart'ta geminin yükünü limanda bekleyen kamyonlara boşaltmak üzere güvertedeki vinci kullanmak için Libyalı liman hizmetleri şirketinin vinç operatörü gemiye çıktı.
Emekli astsubay olan 1'inci Kaptan Ümit Korkmaz'ın ilk seferde vinci çok yüklediği gerekçesiyle uyardığı Libyalı operatör, uyarıyı dikkate almadı. Kısa süre sonra un çuvalları kamyonun kasasındaki Çadlı bir işçinin üzerine düşerek ölümüne neden oldu.
Olayda Libyalı operatör yerine, vincin telinin çürük olduğu gerekçesiyle Türk kaptanların kusuru olduğuna karar veren savcı, 1'inci Kaptan Ümit Korkmaz ile 2’nci Kaptan Kurtuluş Alper'in gözaltına alınması ve geminin bağlanmasına karar verdi. ‘MV Alisa' gemisi ile diğer mürettebatın, 30 Nisan'da ülkeden ayrılmasına izin verildi. İki kaptan 26 gün cezaevinde yattıktan sonra Libyalı avukatının önerisiyle 3GEN Denizcilik, ölen Çadlı işçinin eşine 55 bin dinar ‘kan parası' ödedi.
Aile geleneklerine göre 6 ay evinden çıkmayıp ölen eşinin yasını tutacak olan Çadlı kadın, evine giden noter huzurunda parayı aldığına dair düzenlenen belgeye parmak bastı. Ancak savcı, belgede sadece ‘para’ yazdığını, ‘kan parası’ yazılmadığını belirterek bunu kabul etmedi. Bu aşamada iki kaptanın cezaevinden salıverilmesine karar veren savcı, pasaportlarına el koyarak sorun çözülene kadar Libya'dan çıkışlarını yasakladı. Belgeyi savcının istediği gibi düzenlemek üzere noter ile bir kez daha Çadlı kadının evine gitmek isteyen iki kaptana Çadlı dul kadının avukatının babası olan noter olumsuz yanıt verdi. Başka bir noter bulup kadının evine götüren Ümit Korkmaz ile Kurtuluş Alper, bu kez de kadınla görüşmelerine akrabaları izin vermedi.
Dışişleri Bakanlığı'nın da devreye girmesiyle uzun süren işlemlerin ardından, Türkiye Büyükelçiliği'nin girişimleri sonucu 6 ay sonra Libya'dan ayrılmalarına izin verilen kaptanlar, 10 Eylül günü uçakla İstanbul'a geldi. Ümit Korkmaz, İstanbul'da kendisini karşılayan kızı Nalan ve torunu Hale Özen ile birlikte evlerinin bulunduğu Antalya'ya geldi.