Kapatma şaşırttı kayıtsız kalamam

Güncelleme Tarihi:

Kapatma şaşırttı kayıtsız kalamam
Oluşturulma Tarihi: Nisan 11, 2008 01:25

AB Komisyonu Başkanı Barroso, Başbakan Erdoğan’la görüştükten sonra AKP’nin kapatılma davasına kayıtsız kalamayacağını ancak yorumda bulunmaması gerektiğini söyledi. Barroso, "Kapatma davasına şaşırdım. Demokratik, istikrarlı bir ülkede bunu görmek çok da alışılmış bir şey değil" dedi.

AB Komisyonu Başkanı Jose Maneul Barroso, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin kapatılmasıyla ilgili kararının, hukukun üstünlüğü, AİHM ve Venedik Komisyonu kararları çerçevesinde olacağını ümit ettiğini söyledi. Barroso, Başbakan Tayyip Erdoğan’la yaklaşık 1.5 saat süren görüşmesi sonrası düzenlenen basın toplantısında kapatma davasıyla ilgili bir soruya şu yanıtı verdi:

ÇOK ŞAŞIRDIM AMA YORUM YAPAMAM

"Anayasa Mahkemesi’nde görülmekte olan davayla ilgili yorumda bulunamam, bulunmamam da lazım. Türk toplumu için de önemli olduğunu düşünüyorum. Şu anda Türkiye aday ülke konumunda olduğu için beraberce çalışırken, Avrupa standartlarına uygun olmadığını görüyorsanız böyle bir gelişmeye kayıtsız kalamayız. Bu davanın detaylarına ilişkin yorum yapamam. AB komisyonunda beraberce çalışma sorumluluğuna sahibiz. Evet kapatma davası açıldığını duyunca doğrusu şaşırdım. Böylesine bir süreci normal demokratik istikrarlı bir ülkede görmek çok da alışılmış bir şey değil."

HUKUKİ SÜREÇ AYNEN İZLENECEK

Başbakan Erdoğan da yabancı bir gazetecinin, "Anayasa’da parti kapatmayı zorlaştıran taslağı şimdilik askıya mı aldınız?" sorusu üzerine şöyle konuştu: "Şu anda arkadaşlar çalışmaları sürdürüyor. Geçen pazartesi toplanan Merkez Karar Yönetim Kurulu’ndan sonra başkan yardımcım gerekli açıklamaları yaptı. Şu anda süreç bütün yönleriyle ele alınmak suretiyle devam ediyor. Belli bir noktaya geldikten sonra eğer gerekirse böyle bir adım atılır. Ama gerekmediği takdirde de hukuki süreç aynen izlenecektir."

DİN ÖZGÜRLÜĞÜNE SAYGI DUYULMALI

Barroso, laiklik anlayışıyla ilgili soruya da şu yanıtı verdi: "Kendi değerlerimizi ve AB’deki anlayışımı paylaşabilirim. Laik kuralları uygulamanın farklı yolları ve modelleri vardır. ’Laiklik dini yoktur’ dememin sebebi buydu. Dogmatik bir yapısı yok. Farklı yolları var. Kamu kurumları ile herhangi bir din arasında ayrım olması, bu ayrımın belirlenmesi lazım. Demokratik laiklik dediğimiz bu. Bir birey, kadın- erkek olsun bunu hissedilebilmeli. Toplumda bir din vardır. Din özgürlüğüne ve herhangi bir dine mensup olmasına da saygı gösterilmeli. AB’de biz bunu uyguluyoruz. Bu meselenin özünde, kadın erkek olsun bireysel haklarının saygıyla karşılanması gerekmektedir. Hem dini inançlara, hem de toplum içinde farklı dini inançlara saygı gösterilmiş olur."

Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan Jose Manuel Barroso onuruna Başbakanlık Konutu’nda verdiği yemekte, heyeti Türkiye’de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Barroso ise konuşmasında "İnanıyorum ki bu siyasi tartışmadan Türkiye daha yükselen bir yapı ile çıkacaktır. Bu çerçevede ben bu sürecin siyasi diyalog yoluyla uzlaşmaya dayalı şekilde sürdürülmesinin önemini vurgulamak istiyorum. Türkiye’deki demokratik istikrarın ne kadar önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Ziyaretim bundan daha güzel başlayamazdı. Yemek boyunca da bu önceden başlatmış olduğumuz görüşmelere devam edebiliriz. Sizin deyiminizle, (tatlı yiyelim, tatlı konuşalım)" dedi.

Atatürk büyük vizyon sahibi

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve komisyonun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn’in, Ankara’da ilk durağı Anıtkabir oldu. Barroso, Atatürk’ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. Barroso ve Rehn kendilerine eşlik eden Dışişleri Bakanı Ali Babacan ile Anıtkabir önünde fotoğraf çektirdi. Barroso, Anıtkabir Özel Defteri’ne, "Ülkesine kararlı reformlarla hizmet eden ve onu modernliğe götüren büyük vizyon sahibi devlet adamı Kemal Atatürk’e saygılarımı sunuyorum" diye yazdı. Anıtkabir Müzesi’ni de gezen Barroso ve Rehn’e, içinde madalyon, Anıtkabir’i tanıtıcı kitap ve broşürlerle, Nutuk’un bulunduğu tanıtıcı set hediye edildi.

Türkiye gerçeklerine saygı duyulmalı

CHP Lideri Deniz Baykal ile AB Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso’nun dünkü buluşmasında, AKP’nin kapatma davası üstü kapalı konuşuldu. Görüşme sonrası açıklama yapan Baykal, "Hiçbir şekilde parti kapatma sözü onun ağzından da çıkmadı, ben de hesap sorma anlayışı içine girmedim" dedi. Baykal’ın görüşmede, "AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı" olma suçlamasına üstü kapalı bir atıfla, "Laiklik olmazsa demokrasi olmaz. Avrupa’da ’Türkiye’de demokrasi için laikliği feda edebilirsiniz’ diye yazılar çıkıyor. Bu mümkün değil. Avrupa bu tecrübeyi yaşamadı. Bizdeki laiklik problemiyle sizdeki farklı" dediği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Baykal, "Dünya, Türkiye’nin demokrasiyi, laikliği ve hukukun üstünlüğü anlayışını bir arada yaşatmak için ortaya çıkan güçlükleri göğüsleyerek kendi gerçekleri üzerinde çalışmakta olduğunu anlamalı ve buna saygı duymalı" diye konuştu. Barroso ise "Bizce de üç önemli unsur var. Demokrasi, anayasaya uygunluk ve laiklik. Bu üç unsuru birarada görmek isteriz" sözleriyle karşılık verdi.

De Gaulle’ün Türkiye tarifini anlattı

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Genel Kurul’daki konuşmasında, AB’ye inanan ancak ABD’nin Avrupa üzerindeki etkisine karşı olan Fransız Devlet adamı General Charles De Gaulle’in (1890-1970) Türkiye hakkındaki sözlerine de yer verdi. Barroso, De Gaulle’nin "Burası Türkiye, boğazların hakimi ve pek çok kapının muhafızı. Bu kapılardan barış da, savaş da geçer. Bu kapıların muhafızı çok büyük fırsatları ellerinde tutmaktadır. Ancak en kötü ihtimallere maruz kalan bir yerdir" dediğini söyledi.

Bahçeli, ’Müdahale istemeyiz’ dedi

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’nun, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesinde, AKP hakkında açılan kapatma davasını anımsatarak, "Anayasal yargı sürecine saygılıyız. İfade ettiğimiz düşünceler yargıya müdahale olarak algılanmamalı" dediği öğrenildi. Bahçeli ve Barroso’nun başbaşa görüşmesinde diyalog şöyle gelişti:

Barroso: AKP’ye açılan kapatma davası hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bahçeli: Anayasamızda parti kapatmaya ilişkin hükümler var. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı bu hükümlere göre davasını açmıştır. Bu süreç devam ediyor. Bu sürece içeriden ve dışarıdan bir müdahaleyi kabul etmemiz mümkün değil. Bundan herkes kaçınmalı.

Barroso: Türkiye-AB ilişkileri, diyaloglarla, müzakerelerle gelişerek devam edecek. Her ülkenin ulusal egemenliği de korunacak. Bizim genel olarak ifade ettiğimiz görüş ve düşüncelerimiz, lütfen yargı sürecine müdahale olarak algılanmasın.

Bahçeli: Türkiye, AB’ye tam üye olmak için tam 49 yıldır samimi bir çaba gösterdi. Bu bir devlet politikası. İşbaşına gelen her hükümetin katkıları oldu. Partimizin ortağı olduğu 57. Hükümet de, AB Ulusal Programını hazırladı. Dokuz uyum paketi hazırlandı. Bunlara rağmen, Türk milleti, AB’nin çifte standart ve dayatmalarından ötürü bir düş kırıklığı içinde. 49 yıl sabreden Türk milleti, bundan sonra da samimi ve kararlı bir şekilde bu süreci devam ettirecektir. Sizin bu ziyaretinizden sonra bu düş kırıklıklarının son bulmasını diliyoruz.

DTP Meclis’in en önemli partisi

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, DTP Grup Başkanı Ahmet Türk ile 40 dakika görüştü. Görüşmeye beş DTP’li milletvekili de katıldı. Barroso, "DTP’nin Meclis’te temsil edilmesi büyük şans. AB’nin de parlamentoda olmasını en çok önemsediği parti DTP" dedi. DTP’nin AB sürecini desteklemesini isteyen Barroso, bunun DTP’nin ısrarla istediği kültürel ve siyasal haklar açısında fayda sağlayacağını vurguladı. Türk ise kendilerinden PKK’nın kınanmasını beklediğini istediğini belirterek, "PKK Kürt sorunun bir sonucu olarak ortaya çıktı. Kültürel ve siyasal haklar verilsin. Biz de o zaman ’Bu silahlı mücadelenin hiçbir mantıklı gerekçesi yoktur’ deriz. Buna rağmen silahlı eylem yaparlarsa ’Bu terördür’ deriz" diye konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!