Kapatma davası

Güncelleme Tarihi:

Kapatma davası
Oluşturulma Tarihi: Haziran 22, 2001 00:00


Ali ŞEN- Mustafa ERCAN- Mustafa İNSAN/MERSİN, (DHA)
Haberin Devamı

Atıklarıyla, koruma altındaki deniz kaplumbağalarının ölümüne neden olmakla suçlanan Kromsan Fabrikası'na kapatma davası açıldı. Kromsan yetkilisi, ‘‘Ancak bir çikolota fabrikası kadar çevreyi kirletiriz. Haberler iftira’’ açıklaması yaptı.

Mersin'in Kazanlı Beldesi Sahili'nde 26 Nisan'dan bu yana 6'sı Caretta Caretta, 23'ü de Chelonia Mydas türü olmak üzere 29 deniz kaplumbağası ölüsünün sahile vurması, ortalığı karıştırdı.

Sahilde kirliliğe neden olmakla suçlanan tesislerden Kromsan Fabrikası yetkilileri, kaplumbağaların kendi atıklarından öldüğüne ilişkin herhangi bir bilimsel otopsi raporu bulunmadığını açıkladı.

DURUŞMA 19 TEMMUZ’DA

Bu arada 11 Haziran 2001 tarihinde Kazanlı Belediyesi Mersin Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Bunun üzerine Mersin 4'üncü Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tesisin kapatılması istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşması 19 Temmuz günü yapılacak.

Deniz kaplumbağalarının yumurta sayımı için geldiği Kazanlı Sahili'nde kaplumbağaların öldüğünü gören BM Barcelona Sözleşmesi Özel Çevre Koruma Alanları Bölgesel Çevre Faaliyet Merkezi'nde görevli BM gözlemcisi Monica Averggi, mahkeme heyetinin çalışmalarını yakından izledi. Kadın gözlemci, Veteriner Hekim Tandan Emek ile birlikte kaplumbağaları Hayvan Hastanesi'ne götürürken, doku örnekleri alınması çalışmalarına da refakat etti. Alınan doku örnekleri, kapatma davasına esas olmak üzere İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü'ne gönderildi..

Denetim raporu:

Arıtma tesisi çalışmıyor

Kromsan Fabrikası, Kurban Bayramı'nda denizin kirletilmesinden bir ay sonra Çevre Bakanlığı'nca ikinci kez denetlendi. Çevre Bakanlığı Çevre Kirliliğini Önleme ve Kontrol Genel Müdürlüğü Su ve Toprak Yönetim Dairesi'nde görevli Ziraat Mühendisi Esin Türkel ile Kimyager Ümit Güven Ulusoy, 4- 6 Nisan tarihlerinde tesisleri denetledi ve bununla ilgili raporlarında, o tarihte atıksu arıtma tesisinin çalışmadığını saptadı. Raporda şu ifadeler yer aldı:

‘‘Denetim sırasında işletmenin faal olduğu, ancak endüstriyel atık su arıtma tesisinin çalışmadığı tespit edilmiştir. Atık su arıtma tesisinin o tarihte çalışamayacağından Çevre İl Müdürlüğü'nün haberi olduğuna ilişkin bir resmi yazışma ibraz edilmemiştir. Bu durumda arıtma tesisi çıkışından denize deşarj söz konusudur. Kanaldan denize kadar toprak altından boru döşenmiş ve kanalın boru ile bağlantı yeri iptidai olarak toprakla kapatılmıştır. Bu durum kanallarda biriken sızıntı suların denize ulaşmasını engelleyememektedir... Drenaj kanallarındaki krom içeren atık suları, atık su arıtma tesisine ulaştırılmasını sağalayan bir sistem bulunmamaktadır.’’

Prof. Cengiz: Görevimi yaptım

İSTANBUL Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Adli Biyokimya ve Toksikoloji Uzmanı Prof. Dr. Salih Cengiz, İçel Vali Yardımcısı Ruhi Paker ile Kazanlı Belediye Başkanı Kenan Yıldırım'ın ricası üzerine toprak, deniz suyu örnekleri ve deniz kaplumbağası organlarını inceleyerek, rapor verdiğini söyledi. Raporun resmi olmadığını belirten Prof. Dr. Cengiz, ‘‘Rapor kurum adına verilmiş değil. Analiz yöntemlerin hepsinin arkasındayım. Bilimadamı olarak görevimi yaptım. Sonuçlar bilimseldir, hepsinin arkasındayım’’ dedi. Okmeydanı'nda bulunan bir Alman laboratuvarla da analizleri komfirme ettiklerini söyleyen Prof. Dr. Cengiz, ‘‘Kaplumbağların bronşlarında su vardı. Bu suda da yüksek düzeyde kroma rastlandı’’ dedi.

Kromsan’a verilen cezalar

6 Mart 2001 günü, atık havuzundan tahliye ettiği suların denizi kırmızı renge boyaması nedeniyle İl Çevre Müdürlüğü'nce 23 milyar 312 milyon 350 bin lira para cezası.

1 ay sonra Çevre Bakanlığı tarafından yapılan denetimde atık arıtma tesislerinin çalışmadığına dair tutanak düzenlendi, ölü kaplumbağa incelemelerinde krom oranı yüksek çıktı.

Kromsan: Çikolota fabrikası kadar çevreyi kirletiyoruz

KROMSAN'ın kimyasallar Grup Başkanlığı Üretim Başkan Yardımcısı Atilla Didin de yaptığı yazılı açıklamada, çevre için bugüne kadar 15 milyon 700 bin dolar yatırım yaptıklarını, 1988 yılından itibaren bin ton üretim için bir ton düzeyine indirdikleri atıkları, geliştirilen yeni teknoloji ile çevreye zararsız inört atık niteliğine getirdiklerini, gıda fabrikasından farksız olduklarını söyledi.

Didin, ‘‘Valilik başkanlığında kurulan, içerisinde TÜBİTAK, üniversiteler, İl Çevre Müdürlüğü gibi resmi ve yarı resmi kuruluşların yer aldığı heyetin bilimsel sonuçları açıklamadan, söylentilere dayalı üretilen haberlerin kime ve neye hizmet ettiği anlaşılamamaktadır’’ dedi.

SANAYİ KURULUŞLARINAŞANTAJYAPILIYOR

Kromsan'ın koruma altındaki deniz kaplumbağalarını, atıklarıyla öldürdüğünü çevredeki bir belediye başkanının iddia ettiğini kaydeden Atilla Didin, ‘‘Eksik bilgiye dayanarak sanayi kuruluşlarına şantaj yapılıyor’’ başlıklı açıklamasında şöyle dedi:

‘‘Bugüne kadar kaplumbağaların Kromsan atıklarından öldüğüne ilişkin herhangi bir bilimsel otopsi raporu bulunmamaktadır. ’’

Didin, heyetin çalışmaları sonuçlanmadan yapılan açıklamaların kamuoyunu yanlış yönlendireceğini söyledi. Didin, ‘‘Kromsan Fabrikası üretimi, ihracatı ve sanayiye yaptığı katkı açısından ülkemizin önemli sınai tesislerinden biridir. Ayrıca, çevreye karşı saygılı olmanın gerektirdiği bütün önlemleri almaktadır. Son sözü bilim ve adli makamların söyleyeceğinin bilinmesini isteriz’’ dedi.

GERÇEĞİ EN ÇOK BİZ ÖĞRENMEK İSTİYORUZ

Atilla Didin, çeşitli televizyon kanallarında yaptığı açıklamalarda da Kromsan Fabrikası'nın çevreye çikolata üreten bir tesis kadar zarar verebileceğini, denize zararlı atık bırakmadıklarını söyledi. Kazanlı Belediye Başkanı Yıldırım'ı, kendileriyle ilgili iftira kampanyası yürütmekle suçlayan Didin, ‘‘Sayın Prof. Dr. Salih Cengiz'in hazırladığı raporda, kimya ve biyolojinin iki temel kuralını inkar etmektedir. Rapora göre kaplumbağalar krom bileşiklerinin ortamın oksijenini azaltması sonucu ölmüşler. Oysa kimya bilimi krom bileşikleri, krom altı oksidan, yani oksijen vericidir. Biyoloji bilgilerimize göre de kaplumbağalar kafalarını çıkarıp nefes alırlar. Suyun içinde balık gibi solumazlar’’ dedi. Didin, kaplumbağaların ölüm nedeninin ortaya çıkarılmasını en fazla kendilerinin istediğini sözlerine ekledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!