Kapanış töreninde Emek protestosu

29. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin kapanış törenine, Emek Sineması’nın yıkılmasına karşı yapılan protestolar damgasını vurdu.

Serdar BENLİ
29. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin kapanış galası ve Altın Lale Ödülleri Töreni, önceki akşam Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlendi. Geceye, “Emek Sineması” protestosu damgasını vurdu. Sunuculuğunu Memet Ali Alabora’nın üstlendiği tören, 28 yıldır Uluslararası İstanbul Film Festivali’ne ev sahipliği yapan Beyoğlu’ndaki tarihi Emek Sineması’nın eski görüntülerinden hazırlanan klibin gösterimiyle başladı.
Törende ödül alan yerli ve yabancı sanatçılar, Emek Sineması’nın yıkılma kararına duydukları tepkiyi dile getirdi. “Emek Sineması bizimdir, yıktırmayacağız” yazılı bir pankartın açıldığı salondaki izleyiciler “Emek’i yıktırmayacağız” sloganları attı. Öte yandan Şakir Eczacıbaşı anısına verilmeye başlanan “Altın Lale Uluslararası Yarışma Ödülü” bu yıl, Belçikalı yönetmen Felix van Groeninge’in “Şeylerin Boktanlığı” adlı filmine verildi. “Yılın En İyi Türk Filmi” ödülü ise Yağmur Taylan ve Durul Taylan’ın yönettiği “Vavien”in oldu.

İŞTE ÖDÜL KAZANANLAR

Ulusal Yarışma
En İyi Türk Filmi: Vavien
En İyi Yönetmen: Miraz Bezar (Min Dit-Ben Gördüm)
En İyi Kadın Oyuncu: Şenay Orak (Min Dit)
En İyi Erkek Oyuncu: Tansu Biçer (Beş Şehir)
En İyi Senaryo: Engin Günaydın (Vavien)
En İyi Görüntü Yönetmeni: Barış Özbiçer (Bal)
En İyi Müzik: Mustafa Biber (Min Dit)
Jüri Özel Ödülü: Bal
FIPRESCI: Vavien

Uluslararası Yarışma
Altın Lale Ödülü: Şeylerin Boktanlığı
Avrupa Konseyi Sinema Ödülü: Ajami
Jüri Özel Ödülü: The Day God Walked Away (Tanrı’nın Gittiği Gün)
Jüri Özel Ödülü: Sandrine Kiberlain (Matmazel Chambon)
Yaşam Boyu Başarı Ödülü: Klaus Maria Brandauer
Halk Ödülü: Annemi Öldürdüm
FIPRESCI: Matmazel Chambon

360 milyonluk İstanbul projesi

İSTANBUL 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Danışma Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, bugüne kadar 2 bin 411 proje teklifi geldiğini, bunlardan toplam 359 milyon 507 bin 838 TL tutarındaki 585 projenin ajans programına alındığını söyledi. Kavi, Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi” projesini, basındaki incitici yazılar üzerine geri çektiğini, aldığı 25 bin lirayı da iade ettiğini söyledi.

Adıyaman’da ilk caz konseri

Fadıl BİNZET/ADIYAMAN, (DHA)
ABD Dışişleri Bakanlığı sponsorluğunda dünya turuna çıkan ‘Ari Roland Jazz Quartet’ grubu, Türkiye turnesi kapsamında bugüne kadar caz konserinin yapılmadığı Adıyaman’da konser verdi. Üniversite öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği konserde grup üyelerinin bazı Türkçe şarkıları da caz müziği ile çalmaları beğeni topladı.
Çoğunluğu üniversite öğrencisi yaklaşık 500 kişi, Adıyaman Üniversitesi Rektörlük Salonu’nda düzenlenen caz konserine büyük ilgi gösterdi. Konsere katılanlar kontrbasta Ari Roland, tenor saksafonda Chris Byars, piyanoda Sacha Perry ve davulda Keith Balla’dan oluşan ‘Ari Roland Jazz Quartet’ grubunun parçaları eşliğinde gönüllerince eğlendi. ABD Dış İşleri Bakanlığı sponsorluğunda gerçekleştirilen dünya turnesi kapsamında Türkiye’ye gelen caz grubu Ari Roland Jazz Quartet Ankara, Hatay, Adana, Antalya, İstanbul, Kahramanmaraş ve Gaziantep’in ardından Adıyamanlı cazseverlerle buluştu.

Bornova ve Gaziemir’in Homeros kavgası 
Can ÖZLÜ/DHA
MİLATTAN önce 8’inci yüzyılda İzmir’de yaşayan şair Homeros’un, bilinenin aksine Bornovalı değil Gaziemirli olduğu öne sürülüyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu “Vizyon projem” dediği Bornova’daki Homeros Vadisi’nin büyük yatırımlarla hayata geçirilmesinin ardından, Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol’un vadinin yanlış yere yapıldığını iddia etmesiyle tartışma başladı. Homeros’un, Bornova Çayı’nın çevresindeki mağaralarda doğduğuna inanılırken Şenol, “Tarih kitapları, Homeros’un Meles Çayı’nın doğduğu yerde yaşadığını söyler. Buna dair araştırmaları açıklayacağız” dedi.
İzmirli olduğu uluslararası araştırmacılar tarafından da kabul edilen Homeros’a ilişkin iddialarını ‘Homeros Gaziemir’de mi Doğmuştur?’ adlı kitapta toplayan Şenol, kitabın arkeolog Ercan Çokbankir imzası ile çıktığını belirterek şöyle konuştu:
“Bizim amacımız tartışma yaratmak değil. Yaptığımız araştırmalar sonucunda elde ettiğimiz bilgileri, konunun uzmanları ile paylaşmak istiyoruz. Önümüzdeki haftalarda geniş katılımlı bir ‘Homeros Paneli’ düzenleyeceğiz. Homeros ile ilgili araştırma yapan akademisyenler de katılacak.”