Güncelleme Tarihi:
Çeşitli liselerden gelerek okul önünde pankart açan bir öğrenci grubuna, ceza alan öğrenciler de katıldı. Grup adına yapılan açıklamada, “nitelikli beslenme hakkı için düzenlenen boykot sonucu verilen cezanın adaletsizlik olduğu” dile getirildi.
Lise öğrencilerinin beslenme hakkının kantincilerin insafına bırakıldığı, kantindeki fiyatların yüksekliğini kamuoyuna duyurmayı amaçlayan öğrencilerin ceza aldığı kaydedilen açıklamada, nitelikli beslenme hakkı için mücadeleye devam edileceği belirtildi.
Ceza alan öğrencilerden Çağla Ural'ın annesi Nursel Ural da boykotun bilgisi dahilinde gerçekleştirildiğini belirterek, “Öğretmenlere saygısızlık, kamuoyuna izinsiz açıklama yapmak yüzünden 3 gün okuldan uzaklaştırma cezası aldılar. Ahlak notları da 2 puan kırıldı” diye konuştu.
Cezaların geri alınması için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne itiraz dilekçesi vereceklerini kaydeden Ural, “Bunların hepsi benim çocuğum, hepsinin bu mücadelelerinde arkalarındayım” dedi.
Öğrencilere destek veren Eğitim-Sen 3 No'lu Şube Başkanı Nebat Bükrek ise öğrencilerin eğitim faaliyetini aksatmadıklarını vurgulayarak, “Bu çocuklar neden ceza aldı? Hırsızlık, dolandırıcılık yapmadılar. Sadece karınlarını ucuza doyurabilmek için, eğitim ve öğretimin daha nitelikli olabilmesi için ceza aldılar. Bu haksız ve adaletsiz bir cezadır” şeklinde konuştu.
Açıklamaların ardından sendika yetkilileri, ceza alan Çağla Ural ve velisiyle itiraz dilekçesi vermek üzere İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne girdi.
Diğer öğrenciler de sloganlar eşliğinde Milli Eğitim Müdürlüğüne doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında ismini vermek istemeyen bir kadın, öğrencilerin önünü keserek, öğrenci temsilcisiyle görüşmek istedi. Öğrencilerin yürüyüşlerine devam etmek istemesi üzerine kadın, “Çok büyük cezalar alacaksınız” diyerek okula girdi.
Dilekçenin verilmesinin ardından konuşan Eğitim-Sen 3 No'lu Şube Hukuk Sorumlusu Ali Güneş, İlçe Milli Eğitim Müdürüne, gençlerin düşüncelerini ifade etme hakları üzerinden bir tepki geliştirdiklerini söylediklerini aktardı.
Disiplin yönetmeliğinin öğrenciler üzerinde bir cendere olarak varlığını sürdürdüğünü savunan Güneş, “Gençlerin gerçekleştirdiği tutum tamamen düşünce ve ifade özgürlüğü temelindedir. O gün polisin eylemi şiddet ağırlıklıdır. Bu çocuklar ne polise ne eğitimcilere yönelik disiplini bozacak bir tavır sergilememiştir. Gençlerin tavrı, Başbakan'ın her fırsatta dile getirdiği Türkiye'deki demokratik gelişimin pratikteki ifadesidir” diye konuştu.