Kanserin çaresi bağlarda aranıyor

Güncelleme Tarihi:

Kanserin çaresi bağlarda aranıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 10, 2009 11:53

Çağın vebası kansere karşı yürütülen çalışmalara bir yenisi daha eklendi.


Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümünce yürütülen ve TÜBİTAK tarafından da desteklen bir projeyle kara üzümün antimutagen ve antikanserojen özelliklerinden dolayı Karadeniz Bölgesi'nde bağcılığın geliştirilmesini sağlamak amacıyla çalışma başlatıldı.

OMÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlık açısından da birçok faydası olan kara üzümün tip ve çeşitlerinin belirlenmesi için üretim çalışmalarına başladıklarını ve çalışmaların iki yıl içinde tamamlanacağını söyledi.

Fakültenin araştırma ve uygulama sahasında sürdürdükleri çalışmanın kara üzümün antimutagen ve antikanserojen özelliklerinden dolayı Karadeniz Bölgesi'nde bağcılığın geliştirilmesini sağlamayı amaçladığını anlatan Çelik, şunları söyledi: “Karadeniz'in güney yamaçlarında tütün, fındık ve çaya alternatif olarak kokulu kara üzüm yetiştirilmesini amaçlıyoruz. Bu nedenle TÜBİTAK tarafından da desteklenen bir proje başlattık. 90 bin TL tutarındaki proje kapsamında kara üzümün antimutagen ve antikanserojen özelliklerinden dolayı Karadeniz Bölgesi'nde bağcılığın artmasını sağlamak, üzüm üretimini teşvik etmek için bölgede yetişen kaliteli kokulu üzüm tiplerini geliştirmeyi amaçlıyoruz.”

Çelik, proje kapsamında geliştirdikleri ve Karadeniz'de yetişen ve siyah kokulu üzümlerin kabukları ve çekirdeklerinin de önemli olduğunu belirtti.

Kanser hastaları için iyi bir besin olarak bilinen üzümün kabukları ve çekirdekleri ile beraber yenilmesi gerektiğini ifade eden Çelik, şöyle devam etti: “Üzümün kabuklarında bulunan ve özellikle de Karadeniz'deki nemli iklimlerde yetişen kokulu kara üzümün kabuğunda bolca yer alan resveratrol maddesi bir yandan üzümün yetişmesini sağlarken, öte yandan antioksidan, antimutagen ve antikanserojen aktivitesi göstererek, insan vücudunda kanser dokularının oluşumunu, gelişimini ve artmasını engellemektedir. Ayrıca kolesterolü düşürdüğü de saptanmıştır.”
Çelik, bazı ziraat ile tıp fakülteleri arasında yapılan iş birliği çalışmalarına da değinerek, bu kapsamda kendileri de bir proje üzerinde çalıştıklarını bildirdi.
Çelik projenin, üzümün kanser araştırmaları çalışmalarındaki önemi, lösemi ve lenfoma tedavisinde kemoterapinin etkisinin artırılması ya da yan etkilerinin azaltılması için resveratrol kullanılabilmesi yolunda bir çalışmayı kapsadığını kaydetti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!