Kanseri Nazım'la yendi

Güncelleme Tarihi:

Kanseri Nazımla yendi
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 14, 2001 00:00

Karikatürist Nuri Kurtcebe, akciÄŸer kanserini Nazım Hikmet'in Kuvayi Milliye Destanı'nı dize dize resimleyerek yendi. Kurtcebe, bu eserin kendisini ayakta tuttuÄŸunu söyledi. Ä°hsan YILMAZNazım Hikmet'in KurtuluÅŸ Savaşı'nı anlattığı dizeleri, Nuri Kurtcebe'nin çizgileriyle bir resimli roman gibi okunabilecek. Albüm, Leman Yayıncılık tarafından yayımlandı.NAZIM Hikmet'in KurtuluÅŸ Savaşı'nı destanlaÅŸtırdığı ünlü ÅŸiiri Kuvayi Milliye Destanı, karikatürist Nuri Kurtcebe tarafından resimlenerek çizgi romana dönüştürüldü. Åžiirin çizgi dünyasına geçiÅŸi, içinde anlatılanlar kadar zorlu bir serüven. Çünkü Nuri Kurtcebe, Kuvayi Milliye'yi çizmeye hazırlanırken akciÄŸer kanseri olduÄŸunu öğrenmiÅŸ. Ä°ÅŸte bu ölümcül hastalıkla mücadelede, satır satır resimlediÄŸi Kuvayi Milliye Destanı, ona inanılmaz bir güç vermiÅŸ ve yaÅŸama sıkı sıkıya baÄŸlanmasını saÄŸlamış. Kurtcebe, geçirdiÄŸi büyük bir ameliyat ve kemoterapi seanslarından sonra saÄŸlığına kavuÅŸmuÅŸ durumda. Hafta sonu kitabı üzerine konuÅŸmak için onun için çok önemli olan ve hocam dediÄŸi OÄŸuz Aral'ın evinde buluÅŸtuk. Bu buluÅŸmanın ayrı bir önemi var her ikisi için. Henüz 25 yaşında genç bir karikatürcü iken ‘‘Gırgır Okulu’’nda OÄŸuz Aral'ın yanına giderek orada yetiÅŸmiÅŸ Kurtcebe. En önemlilerinden biri Gaddar Davut olmak üzere pek çok Gırgır karakterinin yaratıcısı. Kuvayi Milliye kitabının da önsözünü yine OÄŸuz Aral yazmış. GENÇLÄ°K HAYALÄ°MDÄ°Kuvayi Milliye'yi çizme fikri nasıl oluÅŸtu?Gençlik hayalimdi diyebilirim. Ama bunu hayata geçirme isteÄŸini 28 Åžubat döneminde daha fazla duydum. O zaman yedi düvele karşı verilmiÅŸ bir savaÅŸla kazanılmış bir bağımsızlığın ve kurulmuÅŸ cumhuriyetin nereye gittiÄŸi konusunda büyük endiÅŸeye kapıldım. Nedir bu milletin ezikliÄŸi, geçmiÅŸinde verilmiÅŸ büyük bir savaÅŸ var. O dönemi en iyi anlatanlardan biri de Nazım Hikmet. Bunu ders kitabı olarak okutmaları gerekir. OÄŸuz Abi'nin bir tanımı var. O zaman düşman belliydi ama ÅŸimdi bir bulanıklık var. Kime karşı vereceÄŸiz savaşı? KurtuluÅŸ Savaşı bizim miladımız. Bu eserin meydana çıkmasında belki Erbakan ve Çiller'e teÅŸekkür etmem lazım.Hastalığınızı o dönemde mi öğrendiniz?Ben bu albümü çizmeye Ocak 1997'de baÅŸladım. Bu çalışmalarım sırasında da hasta olduÄŸum ortaya çıktı. Durum böyle olunca da acaba az zamanım mı kaldı, düşüncesiyle çalışmamı hızlandırdım. Her gün bir sayfa çizmeye baÅŸladım. Sabahtan oturuyor, o sayfayı bitirmeden de kalkmıyordum. Tabii bu arada hastane koÅŸuÅŸturmacaları da yaşıyordum. KAÄžIT, KALEM VEÇORBA PARASIPeki bu arada geçiminizi nasıl saÄŸlıyordunuz?Bizim için öyle çok büyük paralar önemli deÄŸildir. Benim bu idealimi gerçekleÅŸtirmek için gerekli olan ÅŸey kağıt ve kalemle bir çorba parasıydı. Onu da günlük yaptığım iÅŸlerden zaten kazanıyordum. Ailemin de desteÄŸi vardı tabii bu konuda. Bana yardımcı oldular ve maddi manevi desteklerini hiç eksik etmediler. Bir idealdi benim için bu. Küçükken ölümsüzlüğe inanırdım. Büyüdükçe ve kafam yerine geldikçe, ölümsüzlüğün arkanda güzel bir eser bıraktığın zaman olacağını anladım. Belki de bu esere böylesine sarılmam o nedenle oldu.Bu arada büyük bir ameliyat geçirdiniz ve aciÄŸerinizin bir bölümü alındı. Ameliyata girerken tamamlanmıyÅŸ mıydı çalışma?CerrahpaÅŸa'da ameliyat oldum ve orada inanılmaz bir ilgi gösterdiler bana. Gırgır okuyarak büyümüş bir kuÅŸak var orada iÅŸ başında olan. Bunlardan biri de Ayla Gürel Sayın. Çok büyük ilgi gösterdiler bana. Hatta kendisine karikatürle teÅŸekkür ettim daha sonra. Hastanedeyken eser tamamlanmış bir dosya olarak yanımdaydı. EÅŸime o an söylediÄŸim, bunu ne yapıp edip bastırmasıydı. Çünkü ameliyata girdikten sonra ne olacağı belli deÄŸildi. Ve bu benim ölümsüzlüğümün tek yoluydu. Beni hayata baÄŸlamıştı.Yayınlanması nasıl oldu sonra?Çok şükür ameliyattan saÄŸ saÄŸlim çıktım. Hastaneye ziyarete benim gibi Gırgır'da yetiÅŸmiÅŸ ve ÅŸimdi Leman'ı çıkaran Mehmet ÇağçaÄŸ ile Tuncay Akgün geldiler. Bu çalışmamı görünce inanılmaz heyecanlandılar ve olaÄŸanüstü bir gayret sarfederek bunun yayımlanmasını saÄŸladılar. Onların bu içten çabası beni gerçekten çok duygulandırdı.OÄŸuz Hoca'dan tam notNuri Kurtcebe'nin hocası olarak kabul ettiÄŸi OÄŸuz Aral için bu albümün yayımlanması çok büyük önem taşıyor. Albüme önsöz de yazan Aral, yıllar önce Kuvayi Milliye Destanı'nı tiyatroya uyarlamış ve Müşfik Kenter de oynamıştı. OÄŸuz Aral önsözde Kurtcebe'nin çalışmasını ÅŸu sözlerle anlatıyor:‘‘Kuvayi Milliye Destanı sadece sözcüklerden ibaret deÄŸildi. Resimdi, müzikti, sinemaydı, renkti, kokuydu, hatta karikatürdü. (DaÄŸ başında anadan üryan cepheye silah kaçıran bir şöförü hangi sanatla anlatabilirsiniz?) Ne yazık ki destanı kimse film yapmadı. Yunus Emre Oratoryosu gibi müziÄŸini de bestelemedi.Ama yine yarı deli, yarı divane bir baÅŸka çizgici, (deliler, genellikle çizgicilerin içinden çıkar) destandaki görsel güzelliÄŸe dayanamayıp yıllarını verdi, Kuvayi Milliye Destanı'nın çizgi romanını çizdi. Çizgilere bakınca kalemiyle Nazım'ı çizen, süngüyle KurtuluÅŸ Savaşı'na katılan bir nefer bulacaksınız karşınızda...Nuri Kurtcebe, destanı çizgiyle tercüme etmeye kalkmamış. Åžiirdeki muhteÅŸem görselliÄŸe kapılıp savaÅŸa ve destana kendini adamış. Yoksa ünlü bir çizerin para pul demeden, hastalık saÄŸlık demeden, yıllarını nokta nokta, çizgi çizgi bir destan romana kendini adaması baÅŸka türlü nasıl izah edilebilir...’’Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!