Güncelleme Tarihi:
Edinilen bilgiye göre, dün akşam saatlerinde merkez Nilüfer ilçesi Yolçatı Mahallesi Gül Sokak’ta meydana gelen olayda, Tarih ailesinin oturduğu ev ile 1 dönümlük arazinin ayırdığı karşı eve misafir olarak gelen 57 yaşındaki H.A. ve oğlu F.A. (24), ruhsatsız bir tabancayla açık havada atış yapmaya başladı. Silahı eline alan F.A., boş arsaya doğru ateş etti. O sırada F.A.’nın silahından çıkan mermi Tarih ailesinin yaşadığı ikametin duvarlarına isabet etti. Silah sesini duyan anne İlknur Tarih, o sırada bahçede oynayan 7. sınıf öğrenci kızı Ebru Tarih’i koruyabilmek için dışarıya fırladı. Evin dış kapısından çıktığında kör kurşunlardan birisi İlknur Tarih’in kalbine isabet etti.
HABERLERİ OLMADAN HASTANEYE ZANLININ ARACIYLA GİTTİLER
Bu sırada içeride bulunan baba Ahmet Tarih, eşinin ve kızının feryadını duyup, dışarıya çıktığında acı manzarayla karşılaştı. Eşinin kanlar içerisinde yerde yattığını gören Ahmet Tarih, 112 ekiplerini aradı. Bu sırada olay yerine gelen H.A. ve oğlu F.A., yarılı kadın ile eşini özel araçlarıyla Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne götürdü. İlknur Tarih, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından H.A. ve oğlu F.A., gözaltına alındı.
ŞÜPHELİ: PİŞMANIM
Cinayet Masası'ndaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen F.A., gazetecilerin sorularına ‘Yanlışlıkla oldu. Pişmanım’ cevabını verdi. 24 yaşındaki dönerci F.A. polisteki ifadesinde İlknur Tarih'i vuran silahı kendisinin ateşliediğini savundu.
“VURAN ŞAHSIN BİZİ HASTANEYE GÖTÜRDÜĞÜNÜ FARK ETMEDİK”
Eşini kaybeden Ahmet Tarih, “Akşam saatlerinde olay oldu. Ben içerideydim. Eşim, annem ve kızım dışarıdaydı. Silah sesleri geldi. Eşim bağırdıktan sonra biz çıktık. Ondan sonra 112’yi aradık. 112 gelinceye kadar vuran şahsın aracıyla hastaneye gittik. Kimse hiçbir şey söylemedi. Biz hastaneye gidene kadar vuran şahsın bizi hastaneye götürdüğünü bilmiyorduk. Eşim onkoloji hastasıydı. 3 yıldır tedavi görüyordu. Ben de Uludağ Üniversitesi’nde 20 yıldır çalışıyordum. Tedavisini orada görüyorduk. Yapmasınlar, herkesin çoluk çocuğu var. Can yandıktan sonra konuşacağımız bir şey yok” dedi.
İlknur Tarih’in kardeşi İlker Çakır ise, “Evin bahçesinde otururlarken bir ses duyunca ablam kapıya yönelmiş. Hastaneye götürmüşler. Ama yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamamış. Karşı komşuların yakınları hafta sonu eğlenmeye gelmişler. Sağa-sola ateş etmişler. Ablamın çıkmasıyla beraber kalbinden kurşun almış. Duvarlarda kurşun izleri var. 3 yıldır kanserle mücadele ediyordu. Kanserden kurtuldu ama ecel böyle yakaladı. Bunlara cezası verilsin. Cezasız olduğu için böyle oluyor. Cezaların ağır olması gerekiyor. 5-6 tane evin ortasında ateş açılıyor. 4 tanesi aynı noktaya gelmiş. Adamın içerisinde korku olsa silahı beline takmaz. Bizim burada adamı tanıyan yok. Dışarıdan gelmiş” şeklinde konuştu.
İlknur Tarih'in 14 yaşındaki kızı Ebru Tarih de gözyaşları içinde annesinin gelmesini bekledi. Ebru Tarih, cep telefonundaki fotoğraflara bakarken, duygusal anlarıyla çevresindekileri ağlattı.