Kanlısırt’ta ‘Abi’lere vefa

İstanbul Erkek Lisesi (İEL), gizli kalmış ve duygulandıran bir geleneği bu yıl da sürdürdü. 1915 yılında öğrencilerini cephede kaybettiği için mezun vermeyen İEL’in hazırlık öğrencileri Çanakkale Savaşı’nda şehit olan ağabeylerini anmak ve ‘gerçek’ İEL’li olmak için Çanakkale’de düzenlenen rozet takma törenine katıldı. Bir askerin yemin törenini andıran etkinlik sonrası rozetlerine kavuşan öğrenciler okulun üniformasını giymeye hak kazanıp ve gerçek birer İEL’li oldular.

Çanakkale Savaşı’nın en kanlı gecelerinden biri, adını o geceden alan ‘Kanlısırt’ bölgesinde 1915 yılının 19 Mayıs’ında yaşandı. O zamanki adıyla İstanbul Sultanisi’nden 50 öğrenci cepheye bir gün önce katılmıştı. 19 Mayıs günü sabaha karşı saat 03:30’da çıkan ve iki saat süren çatışmada 16, 17 yaşlarındaki İEL öğrencilerinin tamamı şehit düştü. Lise o yıl mezun veremedi. Haberi alan İstanbul Sultanisi öğrencileri göz yaşlarıyla sarı olan duvarların kenarında kalan kapıları ve pencere pervazlarını siyaha boyadı. Böylece okulun sarı-gri olan renkleri sarı-siyah olarak benimsendi ve bu bir geleneğin yerleşmesinin de habercisi oldu. Uzun yıllardır süren geleneğe göre İstanbul Erkek Lisesi’ne başlayan hazırlık sınıfı öğrencileri, okulların açıldığı Eylül ayından 19 Mayıs tarihine kadar okula 1915 yılında olduğu gibi sarı gömlek ve gri pantolonla gidiyor ve Kanlısırt’ta yakalarına rozet takılana kadar okulun logosunu taşıyan sarı siyah üniformaları giyemiyor. Bu sene Kanlısırt’ta rozetleri takılıp gerçek birer İstanbul Erkek’li olan hazırlık öğrencileri için düzenlenen töreni yerinde izledik.
ONLAR ARTIK ‘GERÇEK’ İEL’Lİ
18 Mayıs sabahı 150 hazırlık öğrencisi Çanakkale’ye doğru yola çıktı. Beraberlerinde törende hazır bulunmak için 10 ve 11’inci sınıf öğrencileri, okul yöneticileri ve veliler de vardı. Orada gün boyu şehitlikler ve anıtlar ziyaret edildi. Akşam saatlerinde sona eren gezinin ardından gece saat 03:30 için bekleyiş başladı. Saat geldiğinde İEL hazırlık öğrencilerinin üzerinde son kez sarı gömlek ve gri pantolon vardı. Kanlısırt’ta düzenlenen merasimde sıraya dizildiler. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından her birinin yakasına tek tek okulun rozeti takıldı. Rozetle birlikte ‘gerçek’ İEL’li olan öğrenciler daha sonra meşaleleri yakıp Kanlısırt’ta tepeden sahile doğru yaklaşık 4 kilometre saygı yürüyüşü yaptı. İçlerinde geçtiğimiz yılın LGS şampiyonları da olan öğrenciler duygularını şöyle paylaştı:Zeynep Üstüngel: “Herkes okula ait istediği logolu ürünü giyebiliyordu ama biz sadece düz sarı gömlek ve gri pantolon giyebiliyorduk. Aslında rozet takana kadar geçen süreç okulun kültürünü tanıtmak içindi. Bugün yapılan etkinlik okuldaki sevgi ve saygıya dayalı  ağabeylik-ablalık kültürünü de güçlendiriyor. 500 tam puan alıp bu okulu tercih etmemde en önemli etkenlerden biri de bu kültürdü.”

Nuriye Beyza Aydın: “Okulda her yerde sarı gömlek kendini belli ediyordu ve en küçük olduğumuz anlaşılıyordu. Büyüklerimiz çok güzel polarla geliyor ama biz alamıyorduk, bu merasimle her şey değişti. Son kez sarı gömleği giymek de çok güzel bir hatıraydı.”

Elif Gümüşsoy: “5’inci sınıftan beri İstanbul Erkek Lisesi’nde olmak istiyordum. Geçtiğimiz yıl eylül ayında ilk adımı attım ama bugün ilk kez İEL’li oldum. Bu zamana kadar  İEL’liyim diyemedim. Öyle ki Instagram profilime yazmadan önce bile ‘yapmalı mıyım?’ diye sorguladım. Bu töreni senenin başında yapsalardı bu kadar dokunaklı olacağını sanmıyorum. 9 ay birbirimizi daha çok anladık bu ruhu benimsedik, buraya bunun bilincinde geldik. Sarı gömlekten dolayı bize ‘civciv’ diyorlardı. Rozeti ömrüm boyunca saklayacağım. Yürüyüş yaparken hep birlikte okul marşını ve Sakarya Marşı’nı söyledik. Şimdiye kadar Sakarya Marşı’nı da söylememiz yasaktı. Onu da artık söyleyebileceğiz.”

Kerem Eserler: “Geçen yıl LGS’de tam puan aldım. Okula gelmeden önce bu gelenekten haberdar olmuştum. Bugün ise 1915’te şehit olan ağabeylerimizi anmak, büyük camianın gerçekten bir parçası olmak beni çok heyecanlandırıyor.”

Burak Kafadar: “Ben de LGS şampiyonlarından biriyim. Rozet takmak benim içim çok özeldi  çünkü artık kabul edildiğimi hissediyorum. Buradaki her hazırlık öğrencisi gibi bu töreni ben de iple çekiyordum. Askerlikteki yemin töreni gibiydi.”

Emir Efe Kapanşahin: “Bu gelenekten annem öğretmen olduğu için tercih yapmadan önce haberdardım. Ağabeylik geleneği bazı başka okullarda olsa da, burada bu kadar derin bir bağla devam ettirilmesi beni mutlu ediyor. Çanakkale’ye gelince inkılap tarihi derslerinde öğrendiklerime yakından tanık oldum.”

Ali Kaan Doğan: “Okula ilk geldiğimizden beri Çanakkale’ye gidene kadar gerçek İEL öğrencisi olmadığımız söyleniyordu biz de bu nedenle bugün için çok heyecanlıydık. Buraya gelirken arkadaşlarımızla yol boyu bu geleneği konuştuk. Sarı gömlekleri attığımız için çok mutluyum.”

ŞEHİTLERİMİZ BU ÜLKENİN GERÇEK SAHİPLERİ
İEL Müdürü Hüseyin Sarı: “Öğrencilerimizin burada şehit düşen ağabeyleri bu ülkenin gerçek sahipleriydi, bugün sarı siyahlı gençlerimiz de öyle. Yaklaşık 30 yıldır düzenlediğimiz bu etkinlik daha önce anma töreni olarak gerçekleştirilirdi. Bu ambiyans onlara ve bizlere çok farklı duygular katıyor. Şu an üzerinde durduğumuz topraklar, her karışında şehidimizin, gazimizin kanı olan topraklar.  Bunu iyi anlamak ve anlatmak için çocuklarımıza bu şekilde ‘İEL’e merhaba’ dedirtiyoruz. Böylece onlar da birer İEL mensubu oluyorlar."