Nuray BABACAN / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 21, 2010 00:13
TBMM Madencilik Araştırma Komisyonu’nun Kanada’da yaptığı inceleme, Zonguldak’ta yaşanan trajik kaza ile ardarda gelince, ortaya kıyaslaması zor bir tablo çıktı.
TBMM Madencilik Sorunlarını Araştırma Komisyon Başkanı AK Parti Milletvekili Altan Karapaşaoğlu başkanlığında AK Parti, MHP ve BDP’lilerden oluşan 8 kişilik heyet, 9-14 Mayıs tarihleri arasında Kanada’nın Victoria ve Toronto eyaletlerindeki maden ocaklarında inceleme yaptı. Heyet, önce Victoria Eyaleti’ndeki çelik, bakır, çinko ve kömür maden ocaklarını gezdi. Yerin 500 metre altına inen ve galerilerde 3 kilometre boyunca seyahat eden heyet, çalışma ve güvenlik sistemleri konusunda gördüklerinden çok etkilendi. Heyet, Türkiye’ye döndükten 3 gün sonra Zonguldak Karadon’da maden kazası meydana geldi.
Kurtarma odaları
Heyete, gezdikleri madende son 60 yıldan beri kaza olmadığını, birbirine paralel 4 kat galeri ve her katta “kurtarma bölgeleri” bulunduğu, betondan yapılan bu odalarda oksijen tüpleri, telefon hattı ve ilk yardım malzemelerinin yer aldığı bilgisi verildi. Açılan tünellerin demir ağlarla ve betonlarla örülerek galerilerin çökmemesi için önlem alındığı kaydedildi.
Balık tutuyorlar
Heyette yer alan BDP’li Hasip Kaplan, “Maden ocağının yanından nehir var, bir göle akıyor. Burası turizm bölgesi ve balıkçılık yapılıyor. Maden ocağında çalışan mühendisler, ‘Bu nehirde bir tek balık ölse, hesabını veremeyiz’ dedi. Sulara herhangi bir atık karışıp karışmadığını saptamak için her hafta ölçüm yapılıyormuş. İş güvenliği, çevre koruma ve madenciliği iyi kurulmuş bir dengede götürüyorlar. Türkiye’de yaşananlarla kıyas bile kabul etmez. Biz işin çok gerisindeyiz” dedi.
Maalesef bizde olur
Kemal Kılıçdaroğlu (CHP İstanbul Milletvekili) Maalesef bizim ülkemizde kaza olur, insanlar yaşamlarını kaybederler, ondan sonra önlemler alınır. Bu yönetim anlayışının artık değişmesi lazım. Sayın Başbakan’ın bu yönetim anlayışını hâlâ kavrayamamış olmasını çok yadırgadım. Bu, mesleğin kaderi değildir. Bu iyi bir yönetim anlayışı değil. Bu yönetim anlayışının değişmesi, mutlaka ve mutlaka yer altına inecek işçilerin eğitilmesi gerekiyor.