Güncelleme Tarihi:
Yıldırım, dün Bloomberg TV’de özetle şunları söyledi:
‘OLAĞANÜSTÜ OLMAZ’ DEMEDİM
“Anayasa değişikliğiyle bazı konular resmi sonuçların açıklanmasıyla yürürlüğe giriyor. Birincisi Cumhurbaşkanımızın partiyle ilişiğinin tekrar kurulması. Hemen memnuniyetle Cumhurbaşkanımızı partimize davet edeceğiz. İkincisi, Sayın Cumhurbaşkanımızın genel başkan olması yönünde engel kalmıyor. Bu da gayet tabii kendi arzusudur. Bunu da yerine getirmekte hiçbir tereddüt göstermeyiz. Normal şartlarda ilçe-il kongrelerimiz var, 2018’e kadar devam ediyor. 2018’de de olağan kongremiz var. Ancak ilçe-il kongrelerini yapmadan genel kongreyi yapma kararı elbette her zaman alınabilir. MKYK ve MYK’larımızı toplayacağız. Partimiz yetkili kurullarında değerlendirilecek, ona göre karar vereceğiz. Ben daha önce ‘Olağanüstü kongre olmaz’ demedim. Kongre sürecini, ne zaman kongre yapılacağını anlattım. Bunlar normal şartlarda olacak şeyler. Ama takvim her zaman değişebilir. Buna yetkili kurullar karar verir.
GÖRÜNEN BİR ERKEN SEÇİM YOK
AK Parti olarak 15 yıllık iktidarımız döneminde mecbur kalmadıkça erken seçim yapmadık. Prensip olarak da benimsemiyoruz. Erken seçim belirsizlik getiriyor. Normal şartlarda olağanüstü gelişme olmazsa, seçimler 2019’da yapılacak. Şu anda erken seçime gidecek bir durum söz konusu değil.
İSTİŞAREYLE GERÇEKLEŞTİRİRİZ
(Kabine değişikliği) İsimler üzerinde konuşmamız çok doğru olmaz; kimin geleceği kimin gideceği... Bir adım atmadan konuşmak yanlış olur. O arkadaşlarımıza karşı da uygunsuz bir durum olur. Ama siz de takdir edersiniz ki zaman zaman bakanlar kurulunda kan tazelemesi yapmak demokrasilerin gereğidir. Bu anlamda tabii ki şartlar oluştuğunda, ihtiyaç hasıl olduğunda değişikliğe gidilebilir. Bunu da Sayın Cumhurbaşkanımızla bir istişare süreci içerisinde gerçekleştiririz.
BUNLAR AKLA ZİYAN ŞEYLER
AB değerlerinin hepsinin yok olduğunu biz halkoylaması sürecinde gördük. ‘Hayır’ kampanyası yapanlara açık destek vermenin de ötesinde, terör örgütleri bile o kampanyaya dahil oldu. Hatta ‘Cumhurbaşkanını öldürün’ dediler. Bunlar akla ziyan şeyler. O ülkelerin yöneticilerinin bu duruma sessiz kalmaları kabul edilemez.
2017’de Gümrük Birliği’nin gözden geçirilmesi, mültecilerin geri kabulü anlaşması hep ortada kaldı. Geçen haziranda vize serbestisi uygulanacaktı. O da yalan oldu. Yetmedi üstüne Türkiye’ye parmak sallayıp ‘şunu yapmayın’, ‘bunu yapmayın’... Sanki Türkiye onların öğrencisi. Bunu kasıtlı yaptıklarını düşünüyoruz. ‘Aslında sizi birliğe almak istemiyoruz’ diyemiyorlar böyle yollarla bizi uzaklaştırmaya çalışıyorlar.
7 KİŞİLİK İTİRAZ HEYETİ
Görevlerinden açığa alınanlarla ilgili itiraz mekanizması kurduk. 7 kişilik bir itiraz heyeti var, atamasını yapacağız. Kampanya dolayısıyla gecikti. Bir de güvenlik soruşturması biraz uzun sürdü.”