Güncelleme Tarihi:
Her şey bir enerjidir. Beyin de bir enerjidir. Ağlamak, gözyaşı, hıçkırmak, bağırmak, yutkunmak, haykırmak birer enerjidir. Susmak, düşünmek, için için yanmak, yüreklerin dağlanması, gözlerin kızarması birer enerjidir. Ama her enerjinin açığa çıkabilmesi için, barajların sularlarla dolmasını beklemek gereklidir. Barajlar dolmadan enerji olmaz. Beyinlerin
Her şey bir enerjidir. Bilgi de bir enerjidir. Beyinsel
Düşünmek için beyinlerin, ağlamak için yüreklerin, konuşmak için ciğerlerin dolması gereklidir. Tabi beyinlerimizi “televole dolması” yapmaktan kurtarabilirsek! Kaç yığın
Gelişim enerji ile oluyor. Enerji de onu ürettirecek hammadde ile. Hammadde yoksa enerji olmuyor. Enerji yoksa da hiçbir şey olmuyor. Şimdi sizden gelişmeden ne anladığınızı 10 madde halinde yazmanızı rica ediyorum.
1’inci kağıda yazın lütfen; gelişim nedir? Bilmek midir? Görmek midir? Duymak, konuşmak, susmak, yürümek, gezmek, anlamak mıdır? Gelişim keşfetmek midir? Bulmak, meydana çıkartmak ve bencil bir hırsla üzerine kapaklanmadan paylaşmak mıdır, gelişim? Sahi nedir gelişim?
Şimdi de 2’inci bir kağıd
Şimdi 3’üncü ve son kağıda yapmanız gereken şey ile ilgili ihtiyaç duyduğunuz hammadde ve enerjiyi yazmanızı istiyorum. Bunun için neye ihtiyacım var? Bunları 3 ayrı kağıtta yapacağınız gibi, yanlamasına tek sayfada (aşağıda benim yaptığım gibi) de yapabilirsiniz.
Gelişim Nedir? | Bunun için ne yapmalıyım? | Bunun için neye ihtiyacım var? |
Gezmektir… | Amerika’ya gitmeliyim… | 2.000$’a |
Okumaktır… | Her hafta 1 kitap okumalıyım | 52 x 10 = 520 milyon |
… | … | … |
Listeyi 10’a tamamladığınızda, kendi gelişiminiz için ihtiyaç duyduğunuz hammadde ve enerji kaynaklarının yekünunu bulmuş olacaksınız.
Sonuçta gelişiminiz için şu kadar milyon TL’ye, şu kadar desteğe, şu kadar dost’a, bu kadar arkadaşa, şu kadar
Peki şimdi ne olacak? Bu sizin yaşam listeniz. İster bu kağıdı katlayıp cebinize koyun. İster her gün göreceğiniz bir yere asın. Ama her bir maddenin gerçekleşmesi için, en hakiki enerjiye ihtiyacınız olduğunu unutmayın: Kalplerdeki elektriğe.
ABD’de herkese 11 Eylül kaosunu yeniden yaşatan elektrik kesintisi gibi, kalplerde de elektrik kesintisi varsa, yaşam boyu öğrenme, gelişme ve uygulama enerjimizde sorun var demektir. Gönülsüz, isteksiz, zevksiz bir yaşam kuşatır bizi çepeçevre. Kalplerdeki elektrik bitince, yaşam da biter çünkü.
Acil servislerde, kalbi duran hastalara verilen elektrik şoku, kalplerindeki durmuş olan titreşimi yeniden başlatmak, bitmiş olan enerjiyi yeniden harekete geçirmek içindir.
Kalplerdeki elektriği üretimini krize yakalatmamak ve krize kurban etmemek gerek. Çünkü kalplerdeki titreşim bir kez durdu mu, tıpkı kalbi duran hastalara verilen elektro şok gibi güçlü bir şok gerekiyor, yeniden canlanma için. O şoku yaratacak enerjiniz varsa, sorun yok. Sorunu bir şekilde aşarsınız. Ama ya yoksa? Ya enerji santraliniz kriz anında gereken o yüksek voltajlı elektriği üretemezse?
“Eskiler bir musibet, bin nasihatten evladır” derlerdi. Çünkü söylenen nasihatlerden çıkartamadığımız dersleri, başımıza gelen bir musibetin yüksek dalgalı elektro şoku ile kavrayıveriyoruz.
Yaşam listenizin gerçekleşmesi için, kalplerdeki elektriğin bittiği anlarda, yaşama arzusunun, yaşama sevincinin yeniden canlanması için ara sıra şoklanması gerekiyor. İnsan bu şoklanmayı 2 türlü yaşıyor. Ya çevremizdeki eş dosttan aklımızı başımıza devşirmenin gerektiğini anlatan mesaj bombardımanı geliyor. Ya da başımıza bir musibet geliyor. Annemiz, babamız, sevgilimiz, çocuğumuz bir kazay
Peki ya o şoktan kurtulamayanlar? Onlar sizlere ömür efendim. Hayatın acı tatlı hatıraları ile, mazideki yerlerini alıyorlar.
Şimdi önümüzde 2 seçenek var. Y
Çare basit dostlar. Yeni bir döneme yaklaşıyoruz. Elinizi çabuk tutun. Listelerinizi güncelleyin. Yaşam ipine sımsıkı sarılın. Yapabileceklerinize odaklanın. Yaşamı sevin. Evrene bir katkı daha. Yaşama bir ekti daha. Çevreye bir ışık daha. Hayata bir çiçek daha. Kalbimizde bir tatlı titreyiş, bedenimizde bir tatlı ürperiş ve ruhumuzda bir tatlı diriliş.
Aksi takdirde, ABD’deki son enerji krizi gibi, yaşam taşları bir sarsıldı mı, domino etkisi ile bütün taşları yere sermeden,
Asılın, kalplerdeki elektrik üretimine. Asılın
Canlanın ki, canlansın dünya. Yaşayın ki yaşasın dünya. Yaşasın kalpler, gönüller, beyinler. Yaşasın insanlık. Yaşasın kalplerdeki elektrik.
Aman dikkat. Şalterleri attırmayın.