Kaldırımdan indi

Güncelleme Tarihi:

Kaldırımdan indi
Oluşturulma Tarihi: Nisan 11, 2014 01:12

Ayağında kelepçesiyle 30 Mart Pazar günü “Özgürlük Kaldırımı” başlığıyla Hürriyet’e haber olan Gezi davası sanığı Çağdaş Küçükbattal artık özgür. 5 aydır ayağındaki elektronik kelepçeyle evinin kapısındaki kaldırıma çıkabilen ama sokağa adım atamayan Küçükbattal’ın ilk işi uğruna gözünü kaybettiği Gezi Parkı’na gitmek oldu.

Haberin Devamı

GEZİ eylemleri sırasında yüzüne isabet eden gaz fişeği nedeniyle sağ gözünü kaybeden ve 5 aydır elektronik kelepçeyle ev hapsinde tutulan 27 yaşındaki Çağdaş Küçükbattal özgürlüğüne kavuştu. Ayağındaki kelepçe söküldükten sonra Gezi Parkı’nı dolaşan Küçükbattal, “Gözümü kaybetmeme neden olan gaz fişeğini atan polis hâlâ bulunamadı. Ayağımda kelepçe varken sokaktaki kaldırımdan aşağı inemiyordum. Gezi’ye geldiğim için mutluyum” dedi. Küçükbattal, Gezi eylemlerinin başladığı 31 Mayıs akşamı Tarlabaşı Bulvarı’nda polisin attığı gaz fişeğiyle sağ gözünden vurulmuştu. Arkadaşlarının yardımıyla hastaneye götürülen üniversite öğrencisi Küçükbattal, tedavisinin ardından tek gözünü kaybetmişti. Sağlığına kavuşmak için 2 defa ameliyat geçiren Küçükbattal, 4 Kasım’da evinden çıktığı sırada 2 sivil polis tarafından gözaltına alınmıştı. Gezi olayları ve öncesinde katıldığı sol eylemler nedeniyle MLKP üyesi olduğu iddiasıyla mahkemeye sevk edilen Küçükbattal’a ev hapsi cezası verilmiş ve elektronik kelepçe takılmıştı. Yeni yasal düzenlemeyle TMK’nın 10’uncu maddesiyle yetkili savcılar tarafından iddianame hazırlanamadığı için aynı soruşturmadan tutuklanan 34 kişi serbest bırakılmıştı Küçükbattal’ın ev hapsinin kaldırılması talebi ise ‘adli kontrol tedbirinin hastaneye gitmesine engel olmadığı’ gerekçesiyle kabul edilmemişti.Olaylar sırasında vurulduğu yerde MOBESE kameralarının bulunduğunu söyleyen Küçükbattal, şunları söyledi:

Haberin Devamı

MOBESE VAR POLİS YOK

“Beni vuran polisler hakkında şikâyetçi oldum. Aylardır bu şikâyetimle ilgili hiçbir gelişme olmadı. Gözaltına alındığımda olaylara katıldığıma dair görüntüleri mahkemeye vermişlerdi. Ancak ne gariptir ki vurulduğum yerdeki hiçbir görüntü ortaya çıkmadı. Beni vuran polis çok rahatlıkla belirlenebilir. Ancak bu yapılmadı. Gezi Parkı artık benim için çok anlam ifade ediyor. Ben burada haksızlıklara karşı durdum. Burası için gözümü kaybettim. Ayağımda kelepçe varken sokağımdaki kaldırımdan aşağıya bile inemiyordum. Çıkarıldıktan sonra sokağımda dolaştım. Özgürlük her zaman güzeldir. Gezi olaylarında uygulanan şiddet sırasında zarar görenlerin haklarını her zaman savunacağım. Olaylar sırasında onlarca insan yaralandı. Birçoğu benim gibi gözünü kaybetti. Ben bugün o insanlarla irtibat halindeyim. İhtiyaçlarımız olduğunda birbirimize yardımlarda bulunuyoruz. Öte yandan gözümü kaybetmeme neden olan biber gazının yasaklanması için çalışmalar yapılıyor. Bu arkadaşlara elimden geldiğince destekte bulunuyorum. Ben doğru bildiğim yolda yürümeye devam edeceğim.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!