Cansu ŞİMŞEK / Fotoğraf: İsmail GÖKMEN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 18, 2017 22:37
Dünyanın ilk kafa naklini gerçekleştirme iddiasındaki İtalyan cerrah Sergio Canavero Çin’de yapılacak ilk canlı ameliyat için her şeyin hazır olduğunu söyledi.
KİMİLERİNE göre yüzyılın dâhisi, kimilerine göre ise bir deli, hatta Doktor Frankenstein... 8 dil konuşan bir beyin ve sinir cerrahı yani nöroşirürjiyen. Tüm bunlara rağmen baş başa sohbette tipik bir Akdeniz insanı. Dr. Sergio Canavero büyük bir ihtimalle şu anda dünyanın en tanınmış tıp doktoru. Tıp dünyasının bütün tepkilerine rağmen ilk kafa naklini yapmaya hazırlanıyor. Canavero’yla Papa’nın baskısı altında olmadığı için çalışmalarını rahatça sürdürdüğünü söylediği Viyana’da buluştuk. İnsanlık tarihinin en çılgın projesini ondan dinledik.
ASLINDA CİDDİ BİRİYİM
“Aslında çok ciddi biriyim ama tipik bir İtalyan gibi, sürekli gülümsüyorum” diyerek söze başlıyor. Projesinin insanlık tarihinin bütün kalıplarını yıkacak bir devrim olduğunu düşünüyor: “Milyonlarca yıldır doğa bizi yönetiyor. Yani doğuyoruz, büyüyoruz ve ölüyoruz. 21. yüzyılda insanoğlunun kendi kaderini yeniden yazabileceği imkanlara sahibiz. Büyük değişiklikler yapabiliriz, kişisel olarak ben buna hazırım.” Dr. Canavero, Frankenstein olarak anılmaktan rahatsız: “4.5 yıl önce çalışmamdan ve hedeflerimden bahsettiğimde bana deli dediler. O zamanlarda çok yalnızdım. Zaman geçtikçe benimle bu yolda devam etmek isteyen binlerce bilim insanı ortaya çıktı ki Türk doktorlardan da ciddi sayıda bana ulaşan oldu.”
17 YAŞINDAN BERİ ÇALIŞIYOR
İtalyan bilim insanı her şeyin 17 yaşındayken aldığı kararla başladığını da anlatıyor. “Bilimle pek iç içe olmadığım bir çocukluk yaşadım. Fakat kader beni bugün buraya getirdi. 15 yaşımda ilk kez beyinle ilgili çalışmalar yapmak istediğimi anladım. İki yıl sonra İskoçya’dayken Robert White adında Amerikalı bir nöroloğun 1970 yılında ilk kez kafa nakline kalkıştığını okudum. Profesör için deli diyorlardı. Öte yandan, o transfer sırasında kafanın eksi 10-15 derecede soğutma işlemiyle transfer edilebileceğini söylüyor fakat asıl kilit nokta olan omuriliği yani spinal kordu nasıl birleştireceğini bilmiyordu. İşte o anda ne yapmak istediğime karar verdim.”
ANAHTAR OMURİLİĞİ BİRLEŞTİRMEKCanavero, teorik altyapısını yıllarca çalıştığı projeyi hayata geçirmek için 2011’de düğmeye basmış: “O yıl, Rus girişimci Dmitry Itskov, 2045 Avatar Girişimi’ni, yani yaşayan insan beynini bir makineye transfer edip ölümsüzlüğün tek yolunu bulmaya çalıştığını duyurdu. O noktadan sonra artık benim de konuşma zamanımın geldiğini anladım. Bir stratejim vardı ve hayata geçirmeye hazırdım. Akademik dünya bana hemen karşı çıktı. 2013 Haziran’ında omuriliği birleştirme sorununa çare bulduğumu duyurdum. Zaten bu, kafa transferi dediğimiz olaydaki anahtar nokta. Ben de bu anahtar noktanın adını Gemini Omurilik Birleştirme Protokolü koydum.”
‘KAFA SOĞUTMA’YI KULLANMAYACAKCanavero, dünya basınında ameliyatın içeriğine karşı birçok yanlış bilginin dolaştığını söylüyor: “İcat ettiğim Gemini Protokolü ile Dr. White’ın gençken gördüğüm soğutma yöntemini kullanmayı planlıyordum. Çinliler ise bunu yeterli bulmadılar. Çünkü onlar nakil işlemi sırasında ve sonrasında beynin zarar görmemiş olmasını çok önemsiyorlar. Bunun yerine başka bir yöntem geliştirdik. Nakil işlemi sırasında beyindeki kan dolaşımı donörün vücuduna bağlanıyor ve bu şekilde ameliyat boyunca beyne kan pompalanmaya devam ediyor. Bu şekilde basitçe anlattığım yöntem, dahiyane bir buluş.”
RUS’A ÇİNLİ VÜCUDU OLMAZkafa nakli operasyonu bilinenin aksine Rusya’dan gönüllü olan Valery Spiridonov’a değil ilk kez bir Çin vatandaşına uygulanacak. Rusya, ameliyatın kendi topraklarında gerçekleşmesine izin vermemiş: “İlk başvuran Rusya’dan Valery’di. Fakat onu Çin’e alıp götüremem. Bir Rus’a Çinli vücudu nakledemeyiz. Ayrıca tüm dünyadan sayısız başvuru yapan insan çıktı. Ciddi olarak kötü durumda olan hastalar var. Tıp o insanları çok uzun zamandır ihmal etti. İnsanların bu durumlarda yaşamlarını sürdürmelerini tıbbın başarısızlığı olarak görüyorum. Her şey değişecek çünkü teknoloji ve bilimi buluşturabileceğimiz harika bir çağda yaşıyoruz.”
OMURGA NASIL BİRLEŞECEK?“Gemini Omurilik Birleştirme Protokolü, yani kesilmiş omuriliği birleştirmek icin bulduğum yöntem, ben, Güney Koreli bir meslektaşım ve Amerika’da bulunan Rice Üniversitesi’yle yaptığımız ortak çalışmayla mümkün oldu. Amerika’da, Profesör Tour öncülüğündeki ekip tarafından üretilen, Texas-PEG ismini verdigimiz madde iki ayrı parça halinde olan omuriliği mükemmele yakın bir şekilde yeniden birleştiriyor. Uzmanlar sürekli omuriliğin hasar görmüş kısmını onarmaya çalıştılar ve sistematik olarak başarısızlığa uğradılar. Bizim yöntemimiz farklı. Biz omuriliğin hasar görmüş kısmını 1 ila 2 cm keserek çıkarıp, ortaya çıkan iki sağlıklı ucu Gemini Protokolüyle birleştiriyoruz. Omurilikle ilgili birçok sorunun cevabını bulduk. Hatta Çin çok yakında omurilik felcini tedavi etmiş olacak. Yakında bununla ilgili de bir açıklama yapılacak.”
2050'DE BEĞENMEYEN DEĞİŞTİRECEKÊÊ CANAVERO’ya göre 2050’de bedeninden memnun olmayan biri tıbbi gereksinim olmaksızın ameliyat masasına yatabilecek: “Gelecekte kafa naklinin kozmetik bir ihtiyaca döneceğini düşünüyorum. Bedeninizden memnun değilseniz değiştirme şansınız olacak. Şu an elbette tıbbi durumlar ve ihtiyacı olanlar önceliğimiz ama toplumlar hazır olduğunda bu nakiller normalleşmeye başlayacak. Kısa süre önce yüz nakli de radikal bir fikirdi fakat şimdi bilim insanları kendilerine olan güveni arttırdıkça ameliyatlar hızla artmaya başladı. 2050 yılını bir tarih olarak verebilirim. Önemli olan hekimlerin ve toplumun bu fikre adaptasyonu.”
HAYVANLARDA BAŞARDIKCanavero, 2014 Mart’ında Güney koreli bir doktorla Gemini Protokolünü hayvanlar üzerinde uyguladı: “Denedik ve başardık. 2014 Kasım’ında ise kemirgenler üzerinde kafa nakli yapmış bir Çinli meslektaşımın makalesine denk geldim. Amacı tarihin ilk kafa naklini kendi başına yapmaktı fakat omuriliği nasıl birleştireceğine dair sonuca ulaşamıyordu. O adam Dr. Xiaoping Ren, bugün benim ‘kardeşim’ diye çağırdığım en yakın arkadaşım. Kaderin bizi doğru zamanda bir araya getirdiğine inanıyoruz. Beraber karma bir ekip oluşturduk. 2014 Temmuz’unda ise Amerikan Nöroloji Derneği konuşma yapmam için beni davet etti. 2015 yılında gerçekleşen konuşmada ekipten bahsetmesem de tüm prosedürü anlattım. Amerikalılar beni anlamadılar. Sadece 2 ay sonra Çin’de Harbin Ünversitesi’nde aynı konuşmayı yaptığımda iki yıllık planımı kabul edip ve tarihin ilk kafa naklini yapmam için beni davet ettiler. Ve işte bugün buradayız.”