Kadir Has'tan Demirel'li şov

Selimpaşa Belediyesi, usulsüz tahsise karşı 'hukuk' diye diretiyorSİLİVRİ'ye bağlı Selimpaşa beldesindeki Kadir Has Üniversitesi kampusünü 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel dün ziyaret ediyor. Yanında yakın dostu Kadir Has hiddetli bir şekilde gazetecilere konuşuyor: ‘‘Cumhurbaşkanı Sezer'e, bu üniversitenin yıkılmaması için 5-10 defa yazdım, ancak olay yargıya intikal ettiği için işin içine girmedi. Ama Süleyman Demirel, Çankaya'da olsaydı yargıyı margıyı tanımaz, bu işin içine girerdi.Gazeteciler (Has'a) - Yargıyı tanımaz mıydı?Has- Bu konuda tanımazdı.Demirel- Sözgelişi söylüyor.Has- Fakat bu mevzuda yargı ile hesaplaşırdı. Yeni belediye başkanı -ANAP'lı Eşref Balaban-, eski belediye başkanına -ANAP'lı Ahmet Yağcıoğlu- düşman...Gazeteciler (Demirel'e)- Düşmanlıkla iş yürütülür mü?Demirel- Yani kim diyor yürür diye... İyi bir şey olsaydı buraya gelmezdim.Kadir Has, üniversite binasının mühürlenmesine tepkili; Demirel'i bu nedenle getirmiş anlaşılan. Demirel konuşmalara noktayı koyuyor:‘‘Böyle bir binayı yıkmaya kimse kalkamaz, kimsenin gücü yetmez.‘‘Has, bu ülkeye trilyonlarca eğitim bağışı yaptı; Demirel'in eğitime dönük bağış ricalarını kırmadı, hepsini gönülden yerine getirdi. Ama bir gün öğrenildi ki, Demirel'in 'oğlu' gibi sevdiği Selimpaşa'nın, 1999 başında DYP'den ANAP'a geçen Belediye Başkanı Ahmet Yağacıoğlu, Kadir Has Vakfı'na E-5 üzerinde deniz kıyısında 136 dönümlük mera vasfındaki arsayı 49 yıllığına tahsis ediverdi. Hem aylığı 1000 dolardan... Arsanın o zamanki değerinin 3-4 trilyon olduğu iddia edildi. Kararın nasıl çıktığını değil Selimpaşalılar, 9 belediye meclis üyesi bile farkına varamadı. Bu 'armağan' neyin karşılığında yapılmıştı? Bazı Selimpaşalılar, Başkan Yağcıoğlu'na 'milletvekilliği' vadedildiğini, bazıları da meclis üyelerine para verildiğini öne sürdüler. Ancak Ahmet Yağcıoğlu, iddiaları reddetti ve ‘‘Burası bir şekilde yağmalanacaktı; Çatalca'da üniversite için yer aradığını duyunca Kadir Has'a zorla verdim’’ dedi. O dönemde Has Üniversitesi'ne ayrıca Haliç'teki Tekel'in yeri de verildi. Eğitim için böyle bağışlara can kurban.1999 seçimlerinde belediye başkanlığını yine ANAP'tan Eşref Balaban seçilince işler değişti... ‘‘Trilyonluk koca mülk aylık 1000 dolara verilir mi?’’ diyerek, İdare Mahkemesi'nden tahsis işlemini esastan iptal ettirdi. Hemen Meclis kararıyla 136 dönümlük araziyi üç parsele indirdi, üniversiteye de, 'kirayı artırırsan, bina yaptığın 27 dönümü veririm' dedi. Ancak vakıf, 19 Ağustos depremi sırasında üniversite binasını alelacele konduruverdi. Vakıf da, belediyeye karşı davalar açtı. İptal davasını alan belediye, yıkım için Meclis kararı aldı. Vakıf, 'Yıkamazsın ben buraya 12 trilyon harcadım' dedi. Belediye de, 'usulsüz yere harcamasaydın' karşılığnı verdi. Binayı iki kez mühürledi; ancak üniversite yönetimince söküldü. Bugüne kadar karşılıklı açılan davalar 10'u buldu.Yukardaki konuşmalar, yasal hakkını kullanan belediyeye karşı Has'ın Demirel'li gösterisi sırasında yapıldı.Sormak gerekiyor; neden bazı şeyler gözden kaçırılıp yasalara aykırı şekilde yapılır? Bir belde belediye başkanı, kazandığı davalar sonucunda böyle güzel bir binayı yıktırırsa yazık değil midir? Güçlü bir vakıf, geliri olmayan bir belediyeye biraz daha kaynak sağlarsa iş çözümlenebilir. Demirel, arabuluculuk yaparak tarafları ikna edebilirdi.Üniversiteye kim karşı olabilir ki... Asıl tepki gösterilecek konu; Demirel'in 'önce yap, sonra yasalar arkadan gelsin, uydurulsun' anlayışıdır. ÇED raporlarına karşın Isparta Havaalanı da, Toyota-Sa fabrikası da böyle yapılmadı mı?Prof. Geray'dan Durak'a sorularAdana Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri 'ballı gezi'den döndüADANA Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri, 20 günlük 'ballı' Amerika gezisinden dün İstanbul'a döndüler. Kendilerine hoşgeldiniz deriz. Dileriz Adana'da bando ile karşılanırlar. 'Tetkik ve inceleme' gezilerinde nasıl bir belediyecilik anlayışını öğrendiklerini, Las Vegas'taki kumarhane turunu ve saldırı nedeniyle geçirdikleri dehşet saatlerini yerel medyaya elbette anlatacaklardır. Meclis toplantısında Adana halkına bu gezisinin hesabını vereceklerdir.Bu arada Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak'ın da geziyle ilgili söyleyecekleri olacaktır. Nitekim, Ankara SBF öğretim üyesi, Türk Belediyeler Birliği Derneği Yayın ve Danışma Kurulu üyesi ve Adana Koop Danışma Kurulu üyesi Prof. Cevat Geray, bu geziye gösterdiği tepkiyi Durak'a bir mektup yazarak göstermiş...Prof. Geray şunları yazıyor:‘‘Belediyelerimizin akçalı bir bunalım içinde bulunduğu ve Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı'nın, başında bulunduğu Türk Belediyeler Birliği Derneği adına yaptığı yakınmalar, açıklamalar, daha doğrusu feryatlar ile bu pahalı gezinin belediye bütçesinden yapılması bir çelişki değil midir?Yoksa, yabancı ve dış kaynaktan bağış ya da kredi alınarak mı bu gezinin giderleri karşılanıyor? Karşılanıyorsa kaynağı açıklanmalıdır. Bu sorunun açıklığa kavuşması gerekir.Üstelik, ABD'deki yerel yönetim dizgesi, hem federal devlet olmasından, hem de oradaki yerel yönetimlerin tarihsel gelişimi açısından ülkemiz belediyecilerine hiçbir yarar sağlayamaz.Eğitim ve bilgi edindirme amacıyla böyle bir gezi düzenlenmesinde zorunluluk bulunuyorsa, olanaklar elverdiğinde, ABD yerine Avrupa ülkelerindeki, örneğin Fransa, Almanya, İtalya ve İskandinavya vb. ülkelerdeki yerel yönetim dizgesinin incelenmesi amaca daha uygun olurdu.Üstelik, ülkemizin döviz bunalımını yaşadığı bir dönemde ulusal ekonomi açısından böylesi yüksek maliyetli bir gezinin düzenlenmesinin bir vurdumduymazlık örneği olduğunu düşünüyorum.Geriye bizzat Başkan'ın yanıtlaması gereken bir iki soru kalıyor. Acaba, Sayın Başkan, 2001 başkanlık çalışma raporunu Meclis'ten kolayca geçirmek için, Meclis üyelerine bir tür ‘siyasal lütuf ya da rüşvet'te mi bulunmuştur? Bilindiği gibi, 2000 çalışma raporu için Büyükşehir Belediye Meclisi'nden Başkan olumlu bir sonuç alamamıştı. Başkan'ın partisinden üyelerin katılmadığı toplantıda, üyelerden ikisi olumlu, biri olumsuz, geriye kalanlar da çekimser oy kullanmışlardı. Çekimser oyların olumsuz (güvensizlik oyu) sayılması gerekirken, 1930 yılında çıkarılmış olan eski bir yönetmelik bu durumu öngörmediğinden, bu sonuç çalışma raporunun yeterli bulunduğu varsayılarak Sayın Başkan hakkında herhangi bir işlem başlatılmamıştı.Kendisinin bu geziye başkanlık etmek üzere katılmayışının nedeni yalnızca 'meşguliyetinin yoğunluğu' muydu?Yukarıdaki görüşlerim ve sorularımın ışığında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aytaç Durak'tan sorularıma yanıt beklemekteyim. Alacağım yanıtlar 11 yıldır fahri (hiçbir para karşılığı olmaksızın) olarak üyesi bulunduğum Türk Belediyeler Birliği Derneği Yayın ve Danışma Kurulu'ndaki üyeliğimi sürdürme konusundaki kararımın oluşmasına yardımcı olacaktır.’’Bir öneri‘‘Döviz alım satımında büyük vurgunlar yapılmaktadır. Bunun kamuoyu tarafından bilinen diğer vurgunlardan herhangi bir farkı yoktur. 19 Şubat devalüasyonundan bir gece önce Merkez Bankası'ndan alınan dövizlerin kimin tarafından alındığı hálá açıklanmamıştır. Bu nedenle, döviz alım satımından elde edilen değer artışının vergilendirilmesi, ekonomiye büyük bir kaynak yaratacaktır.’’(CHP Ankara İl Başkanı Mustafa Selmanpakoğlu)M. Salih ve Ladin‘‘ORTA Asya tuzağındaki Türkiye’’ başlıklı yazınızı dikkatte okudum. Şu kadarını arz etmeden geçemeyeceğim. Muhammed Salih Bey, Orta Asya’nın 250 yıldan beri beklediği liderdir. Soylu bir ailenin çocuğudur. Çok parlak bir eğitim görmüştür. Uluğ Türkistan'da 1920'lerde başlayan fakat Stalin rejimiyle ‘Pantürkist akım’ olarak nitelenip tasfiye edilen ‘Cedit Hareketi!’nin bayrağını düştüğü yerden alıp modern bir devlet kurmayı amaçlayan, ERK Demokratik Partisi'ne alem yapmıştır. Çok güçlü fikir ve siyaset adamıdır. Bugün oradaki Kremlin artıklarının kimler olduğunu anlamanız için İranlı gazeteci Tehari'nin ‘Kızıl Gökteki Hilal’ adıyla çevrilmiş eserini okumanızı tavsiye ederim.Turgut ÖZTAŞKIN- Yük. Mühendis-İSTANBULEY Usame bin Ladin... Müslüman diye fetva veriyorsun. Soruyorum; İslamiyet'te kıt'al yani cinayet var mı? Hangi kitap durup dururken hiçbir günahı olmayan masum insanları akıl almadık yöntemlerle öldürmeyi emrediyor?Sen gerçek bir Müslüman isen babandan kalan yüklü serveti İslam'ın emrettiği üzere hayır işlerinde harca; topa, tüfeğe, insan imha edici silahlara değil... Açlıktan kırılan insanları doyur, giydir ki gerçek Müslüman olduğunu bilelim. Yüce Tanrım, sana inayet eylesin. İmana, insafa gel ve insana, insanlığa hayırlı işler yap. Yap ki, biz de sana Müslüman ve insan diyebilelim. Seni yüce Tanrı'ya havale ediyoruz.İhsan Cahit YİMSEK-KUŞADASIAycell'e hücumULAŞTIRMA Bakanlığı'ndan gelen bir telefonda şu uyarıda bulunuluyor: ‘‘Türk Telekom'un GSM operatörü Aycell'in altyapı ihalesi 24 Eylül'de yapılacak. Teslimatçı şirketler Ankara'da yoğun şekilde çalışıyorlar. Monaco'da şirketi bulunan bir İtalyan devrede; bunlarla işbirliği yapan bazı MHP'liler var.’’ ‘‘Ben de isterem’’ diyenlerin ortaya çıkması şaşırtıcı değil mi? Biz de hayret ettik. MHP'de bilinen bazı isimler fısıldanıyor. İhale arifesinde bunları açıklamak doğru olur mu? En iyisi biraz beklemek.Allah, ihaleyi katılacakları 'bizimkilerin' şerrinden korusun.MESAJ ZEKİ Müren'i 24.9.1996'da kaybetmiştik. Anma yıldönümü yaklaşıyor. Ruhu şad olsun. Türk sanat müziğine çağdaş soluk kazandıran üstün yorumcu, besteci Müren'i saygı ile anmayı toplum olarak görev bilmekteyiz. İstanbul ağzı ile Türkçeye verdiği tat yadsınamaz.K.N.-ANKARAPAMUKBANK Visa kartımdan önceki pazar günü Amerika'dan 700 dolar çekilmiş. Ben son yıllarda yurtdışına çıkmadım. Kartımı kimseye vermedim. Bankaya bu sahtekarlığı bildirdim, siz parayı ödeyin, 45 gün sonra sizi arayacağız dediler. Ben bu parayı ödersem enayi olmam mı? Banka bu dolandırıcılığı acilen ortaya çıkarmalıdır.M.Murat GÜR-ÇORLU