Güncelleme Tarihi:
New York'ta 1857 yılında dokuma işçisi kadınların başlattığı mücadelenin bir ürünü olan 8 Mart tüm dünyada kadınların daha iyi şartlarda yaşama ve çalışmalarını sağlamak için kutlanırken, Türkiye'de de kadınları iş yaşamında koruyucu yasaların olmasına rağmen kadınların çalışma koşullarının hala istenilen düzeye gelmediği belirtildi.
Türkiye İş Kurumu (İşkur) Samsun İl Müdürü Tahsin Bayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, doğum izninden süt iznine, iş yerinde kreş açılmasına kadar kadınların çalışma hayatlarını kolaylaştırmak için yasaların mevcut olduğunu, ancak uygulamada sorunlar yaşandığını söyledi.
İş Kanunu'na göre pek çok konuda kadınların çalışma şartlarının iyileştirildiğine işaret eden Bayar, yasaya göre, maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında veya su altında çalışılacak işlerde her yaştaki kadınların çalıştırılmasının yasak olduğunu bildirdi.
Yasada, benzer hükümlerle kadınların gece postasında çalışma şartlarının, ağır işlerde çalıştırılmalarının da düzenlendiğini kaydeden Bayar, doğum öncesi ve doğum sonrası dönem için de kadınların çalışma şartlarıyla ilgili düzenlemeler olduğunu söyledi.
İş Yasasına göre, hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verileceğini, hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçinin sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılabileceğini, isteği halinde kadın işçiye, 16 haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde 18 haftalık süreden sonra 6 aya kadar ücretsiz izin verileceğini belirten Bayar, şöyle devam etti:
“Doğum izninden süt iznine, kadınların ağır işlerde çalıştırılmamasına kadar kadınları çalışma hayatında korumak için yasalar mevcut, ancak uygulamada sorunlar var. Örneğin kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam 1.5 saat süt izni verilmesi gerekir. Ancak pek çok işverenin bunu göz ardı ettiği görülmektedir. Kadınlar da işten atılma korkusu ile haklarını aramamaktadırlar. Yapılan araştırmalar da kadınların özelikle gebelik durumlarında ve sonrasında işlerini kaybettiğini göstermektedir.”
Kadınlardan beklentilerin fazla olduğu için kadının ev ve iş hayatı arasında adeta sıkıştığını ifade eden Bayar, işverenlerin kadın çalışanlardan verim alabilmeleri için kadının çalışma hayatını kolaylaştırmalarının zorunlu olduğunu vurguladı.
KADIN DERNEKLERİNE ÇAĞRI
İşkur Samsun İl Müdürü Tahsin Bayar, artık cinsiyetler arası üstünlük ve eşitlik kavramlarının tartışılmasının gereksiz olduğunu ifade ederek, özellikle kadın derneklerinin kadının çalışma hayatını kolaylaştırmak için baskı kullanmalarını istedi.
Türkiye'de kadınların iş yaşamına katılım oranlarının yüzde 26.5 ile OECD ülkelerinin gerisinde olduğunu belirten Bayar, iş hayatındaki kadınların yarısından fazlasının ise kayıt dışı olarak çalıştıklarını söyledi.
Samsun'da İşkur'a kayıtlı 21 bin 138 erkek, 5 bin 488 kadın çalışan olduğunu belirten Bayar, Samsun'da yaklaşık 5 bin kadının da kayıt dışı olarak çalıştığının tahmin edildiğini belirtti.
Hiçbir sosyal güvenceleri olmadan, ağır şartlarda kayıt dışı çalışan kadınların iş gücü ücretlerini düşürdüğünü savunan Bayar, kadının toplumdaki sosyal statüsünün yükselebilmesi için kayıt dışının önüne geçilmesinin şart olduğunu söyledi.