Güncelleme Tarihi:
Kefek bünyesinde “Başta Kız Çocuklarının Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik Alanlarına Yönlendirilmesi” üzerine araştırma yapmak için kurulan Alt Komisyon çalışmalarını tamamlayarak 476 sayfalık bir rapor hazırladı. Geçen hafta raporun masaya yatırıldığı son toplantıda yaşanan ilginç tartışma Meclis tutanaklarına özetle şöyle geçti:
FEMİNİST ÖĞRETİ REDDEDİYOR
“ Saliha Sera Kadıgil Sütlü (CHP İstanbul Milletvekili): Bence bu komisyonun varlık amacı toplumsal cinsiyet önyargılarını yıkmaktır ve bu raporun da bir numaralı önermesi bu olmak zorundadır. Bazı sayfalarda cinsiyetçi ibarelere rastladım. Erkekler-kızlar arası mesela ‘biyolojik farklar’ olarak geçiyor. Kız çocuklarının pembeyi sevdiğine dair araştırmalar olduğu söyleniyor. Bunlar artık kadın hakları savunucularının ve feminist öğretinin kökten reddettiği ve bu toplumsal cinsiyet rollerini pekiştiren ibareler; benim naçizane önerim bunların çıkartılması gerektiği yönünde olacak.
EVET KIZ ÇOCUKLARI SEVİYOR
Bahar Ayvazoğlu (AK Parti Trabzon Milletvekili): Biyolojik farklılık konusuna küçük bir atıfta bulunayım. O anlamda Sera’ya katılmıyorum; çünkü biyolojik farklılıklarımız var. O yüzden bazımız kadın, bazımız erkek. Ben, bir kız çocuğu, bir erkek çocuğu annesi olarak çocukların doğuştan getirdikleri birtakım farklılıkları çok rahat gözlemleyebiliyorum. Hani pembe renkten örnek verecek olursak evet, kız çocukları pembe rengi seviyor, annelerinin pembe rengi vurgusu yapmamasına rağmen. Dolayısıyla aslında bizim için önemli olan şu; kız ya da erkek çocuk ne, hangi yetenekle doğuyorsa, onunla alakalı biz ebeveynlerin, siyasilerin, onları potansiyelleri noktasında yönlendirmemiz ve bunları da birtakım hani cinsiyetçi bir kimlikle değil.
PEMBEYİ YEDİRMEYİZ SERA HANIM
Tülay Kaynarca (AK Parti İstanbul Milletvekili): Pembeyi yedirmeyiz Sera Hanım.
Saliha Sera Kadıgil Sütlü: Şunu demek istiyorum. Kızlar pembe sever, erkekler mavi sever. Buradan başladığımız anda doğuştan gelen şeyleri kabul ettiğimiz anda işte şuna doğru evrilmeye başlıyoruz.
Bahar Ayvazoğlu: Bilimsel açıdan bir genelleme yapabiliyorsak eğer farklı değil miyiz? Bu farklılıklarımızla birlikte zenginleşelim.
Saliha Sera Kadıgil Sütlü: Orada bilimsel diyemiyoruz. Çünkü genellemeyi siz bütün insanlara vurduğunuz zaman sizin oğlunuz pembe giymek istediğinde ‘Sen kız mısın?’ diyorlar. Çıkışta görüşelim.
Şenol Sunat (İYİ Parti Ankara Milletvekili): Tabii ki fizyolojik farklılıklarımız var, hormonal olarak bile var.”
100 YIL ÖNCE PEMBE ERKEK RENGİYDİ
İngiltere’de çocukların cinsiyetlerine göre oyuncak tercih etmesinin doğuştan mı geldiği, yoksa toplum tarafından mı dayatıldığı sorusuyla başlayan tartışma ilginç bir tarihi gerçeği ortaya çıkardı. İngiltere’nin saygın gazetelerinden Guardian’ın bilim yazarı Ben Goldacare, 20. yüzyılda kadınların erkek çocuklarını pembe, kız çocuklarını ise mavi giydirdiğini yazdı. Goldacare’in örnek gösterdiği 20. yüzyılda yayımlanan İngiliz kadın dergisi ‘Lady’s Home Journal’ın 1918 tarihli bir sayısında şu sözler yer alıyor: “Bu konuda büyük bir görüş ayrılığı olmasına rağmen genel olarak pembenin erkek çocukları, mavinin ise kız çocukları için uygun olduğu kabul ediliyor. Daha kararlı ve güçlü bir renk olan pembe erkek çocuklarına, daha narin ve zarif olan mavi ise kız çocuklarına uyuyor.” Amerikan dergisi Sunday Sentinel’in 1917 tarihli bir sayısında ise annelere “Geleneği takip eden biriyseniz oğullarınız için pembeyi, kızlarınız için maviyi kullanın” deniliyor.