Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL Kadıköy’de, Hakan Asilkan (63), Elif Mihriban Arduç (63) ile ‘resmi nikâhsız’ şekilde yaşıyordu. Çift, aynı zamanda bir restoran işletiyordu. 2022 yılında Hakan Asilkan, Mihriban Arduç’u, kendisini aldattığını, restoranın aşçısı ile ilişki yaşadığı gerekçesiyle 14 kurşunla vurarak öldürdü. İfadesi alınan aşçı Fatih Ç., Elif Mihriban Arduç ile gönül ilişkilerini olduğunu doğruladı. Savcılık, Hakan Asilkan hakkında kadını kasten öldürme suçundan İstanbul Anadolu 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı.
‘ERKEKLİĞİM ZEDELENDİ’
Asilkan savunmalarında, maktulün 2006 yılından bu yana ‘resmi nikâhsız’ şekilde yaşadığını ancak son dönemlerde aşçı Fatih Ç. ile ilişki yaşadığından şüphelenmeye başladığını anlatarak, “Elif ile Fatih’ten şüphelenmeye başladım. Olay günü, Elif’e Fatih’i sordum. Elif bana ‘Sen bana karışamazsın, sen kendine başkasını bul, ben kendime başka birini bulacağım’ dedi. Onur kırıcı ve erkekliğimi zedeleyen beni küçük düşüren laflar etti. Tabancayı çıkararak ani bir krizle ne yaptığımı bilmeden Elif’e doğru ateş ettim” dedi.
Mahkeme sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verirken, iyi hal ve haksız tahrik hükümlerini uygulamadı. Mahkeme gerekçeli kararında, sanık ile maktulün ‘resmi nikâh’ olmaksızın uzun yıllardır birlikte yaşadığı ve karı koca hayatı sürdüğüne dikkat çekerek, özetle şu değerlendirmeyi yaptı:
‘TAHRİK KOŞULU YOK’
“Son zamanlarda yazışma kayıtlarına göre, Fatih ile maktule arasında gönül ilişkisinin başladığı anlaşılmıştır. Sanığın, maktulü Fatih ile olan ilişkisinden dolayı öldürdüğünü savunduğu gözetildiğinde Yargıtay’ın içtihatlarında belirttiği üzere sadece resmi nikâhlı eşlerin Türk Medeni Kanunu gereğince birbirine sadakat yükümlülüğü bulunmaktadır. Resmi nikâh olmaksızın birlikte yaşayanların birbirine sadakat yükümlülüğü bulunmamaktadır. Maktulün Fatih ile yaşadığı gönül ilişkisinin sanık lehine haksız tahrik koşullarını oluşturmadığı, sanığın haksız tahrik indirimden yararlanamayacağı anlaşılmıştır...”
SANIK AVUKATI İSTİNAFA BAŞVURDU
KARARA ilişkin sanık avukatı yaptığı istinaf başvurusunda, maktul tarafından sadakat yükümlüğünün ihlali söz konusu olduğunu, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğini savunarak, “Taraflar resmi nikâhlı olmasa da imam nikâhı ile evli oldukları ve çevrelerinde de karı koca olduklarını söylemiş olmalarıdır. Müvekkil ile maktulün 17 yıl aile hayatı yaşadığı, çevresindeki insanların kendilerinin resmi evli olarak bildikleri bu nedenle de aile birliği kavramının oluştuğu ve sadakat yükümlüğünün de oluştuğu açıkça ortadadır” iddiasında bulundu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ile katılan tarafın avukatı Özay Arıkan, ayrı ayrı istinafa başvurdu.