Kadife'nin hikayesi Türkiye'yi ağlattı

Güncelleme Tarihi:

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2014 06:59

Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfı'nın bu yılki Kurban bağışına davet filmi, hem senaryosu hem de oyuncusu Kadife Karakuş ile Türkiye'yi ağlattı.

Haberin Devamı

Haberin hurriyet.com.tr’de yayınlanmasının ardından çok sayıda yorum yapıldı, özellikle sosyal medyada binlerce mesaj paylaşıldı. Hürriyet'e konuşan 22 yaşındaki şehit kızı Kadife Karakuş, "Ben bugün babamın öldüğü yaştayım. Çok genç bir yaş ama öyle şeyler yaşadım ki, sanki 40 yaşında gibi hissediyorum" dedi.

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı

Bayram öncesi yayınlanan reklam filminde, babası Sefer Karakuş şehit düştüğünde 11 aylık bebek olan ve bu yıl üniversiteyi 'onur derecesi' ile bitiren Kadife Karakuş oynadı.

Babasını hiç bilmeden büyüyen bir şehit kızı olarak Mehmetçik Vakfı'nın şehit çocuklarına yardımlarına dikkat çeken Kadife, filmde üniversite diplomasını almaya giderken, kepini atarken babasının hayali de yanı başında onunla birlikte oluyor. Kadife'nin babası rolünde ise tiyatro oyuncusu, oyun yazarı ve film yönetmeni Yavuz Selim Yavuzer yer alıyor. Filmin sonunda Kadife, "Mehmetçik Vakfı’nın desteğiyle babamı hep yanımda hissettim. Bağışlarınız için teşekkür ederim" diyor. Mehmetçik Vakfı, vekaleten kurban bağış bedeli olarak bu yıl 600 lira belirledi.



'BABAMIN ÖLDÜĞÜ YAŞTAYIM AMA...'

Hürriyet'in sorularını yanıtlayan Kadife Karakuş, "Senaryoyu gösterip, bu kampanya filminde oynar mısın, dediklerinde tüylerim diken diken oldu. Çok duygulandım. Şimdi ben 22 yaşındayım yani babamın öldüğü yaştayım. Çok genç bir yaş ama öylesine çok şey yaşadım ki, kendimi 40 yaşlarında, ömrün ortalarında hissediyorum" diyor.

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı
Karakuş, "Babam şehit olduğunda benim yaşımdaymış. Aslında askerliği bitmiş, o pazar eve dönecekmiş. Ama süren bir operasyon bölünmesin diye, 15 gün uzamış askerliği. Annemle telefonla konuşmuş, bana aldığı elbiseyi, terhis olan başka bir arkadaşına verdiğini söylemiş. Sonra... "

Sonrasını tamamlayamıyor, karşılıklı susuyoruz telefonun iki ucunda.. Giresun'un Çamoluk İlçesinde anneannesi ve dedesiyle birlikte yaşıyor liseye kadar. Annesi kızının daha iyi eğitim alması için İstanbul'a gitmeye karar veriyor ve orada biraz dayısının biraz teyzesinin yanında yaşıyorlar. "Evimiz olmadı uzun süre. Çocuklar acımasız oluyor. Ben babasız olduğumun çok farkında değildim aslında. Taa ki kuzenim 'senin baban yok' deyinceye kadar. Akşamları dayım eve gelirdi, kuzenlerim hemen etrafını sarar kucağına otururlardı. Ben ise gidemezdim, onlara bakardım..." diye anlatmaya çalışıyor duygularını.

İşte böyle bir zamanda Mehmetçik Vakfı'nın İstanbul'da kendisini bulduğunu ve şehit olduğundan itibaren hesabında biriken parayı kendisine verdiklerini anlatan Kadife, hem lise hem üniversite yaşamı boyunca vakfın kendisiyle birlikte tüm şehit çocuklarına maddi ve manevi destek verdiğini söylüyor.

ONUR DERECESİYLE BİTİRDİ, ATAMA BEKLİYOR

İstanbul'da Dilek Sabancı Meslek Lisesini bitiren Kadife Karakuş, üniversiteyi tam burslu olarak Bahçeşehir Üniversitesi’ne girmeyi başardı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Bankacılık Bölümünden geçtiğimiz Haziran ayında 'onur' belgesiyle mezun olan Karakuş, şimdi şehit çocuğu kontenjanından devlette bir göreve atama bekliyor.

Haberin Devamı

BABASINI 11 AYLIK BEBEKKEN KAYBETTİ

Mardin'de askerlik yapan Sefer Karakuş, 18 aylık askerliğini tamamlamasına karşın, süren bir operasyonun tamamlanması nedeniyle askerliği 15 gün uzamış. Kendisi henüz 11 aylık bebekken babasını kaybeden Kadife Şahin duygularını Mehmetçik Vakfı dergisinde şöyle anlatıyor:

"Ben babamı ne gördüm ne de sesini duydum. Aramıza, hayatımızın tam ortasına bir mayın döşemişler 1994 yılının Şubat ayında...Babam tezkeresini alamadan 15 gün askerlik süresi uzatması almış! Tam on beş gün… Yarım bir ay... Bana 15 gün sonra getirebilmek için küçük bir elbise almış. Süresi uzayınca, o tarihte tezkeresini almış olan silah arkadaşına vermiş ki aynı yaşlardaki küçük kızına götürüp sevindirsin istemiş. 'Ben daha buradayım nasıl olsa bir tane daha alırım Kadife için' demiş. Demiş ama ne alabilmiş, ne de getirebilmiş. Şimdi böyle düşünceli bir babanın kızı olmak, ardında böyle buruk da olsa güzel anılarını bırakan bir şehidin kızı olmak sizce de çok değerli ve güzel bir şey değil mi?"

Haberin Devamı

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı

Kadife'nin Babası şehit er Sefer Karakuş

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı
MEHMETÇİK VAKFI, KADİFE İLE KURBAN BAĞIŞI TOPLAYACAK



"BENİM BABAM DA ÖLDÜ, KARDEŞİM ÜNİVERSİTEDEN MEZUN OLDU"


Kadife Karakuş'un babası rolündeki isim ise deneyimli tiyatrocu ve oyun yazarı Yavuz Selim Yavuzer. 26 yaşındaki Yavuzer, kendisine bu teklif geldiğinde önce şaşırmış. "Ben 26 yaşındayım ve henüz baba değilim, bir üniversite öğrencisinin babası olacağım söylendiğinde çok şaşırdım. Ancak senaryoyu okuyunca çok etkilendim, duygulandım ve kabul ettim. Benim babam da 1997 yılında vefat etmişti, şehit olmamıştı ama, kardeşim Taha anne karnında 4 aylık bir bebekti. Bu yıl o da üniversiteyi bitirdi ve mezuniyet töreni bizim için çok zordu. Çünkü babam yoktu. Bu duygularla o rolü kabul ettim. Zaten bu hikayeye 'hayır' demek mümkün değildi" dedi.

Haberin Devamı

Kadifenin hikayesi Türkiyeyi ağlattı


YAVUZER KİMDİR?

13 yaşında Erzurum Şehir Tiyatrosu'nda eğitime başlayan Yavuzer kendisini şöyle tanıtıyor: "Erzurum Şehir Tiyatrosu'nda dekor, pano, çay, temizlik dahil olmak üzere her biriminde çalıştım. 1 sene sonra da Necip Fazıl Kısakürek'in Reis Bey oyununda rol aldım. 19 yaşında İstanbul'a geldim ve Güneş tiyatrosunda hem büyük hem çocuk oyunlarında rol aldım. Ardından T-Art-O adıyla kendi tiyatro grubumu kurdum. Grubumuzla kendi yazdığım oyunları sahneledik. Türkcell, İpragaz, Panda, Ülker reklam filmlerinde oynadım. Bir de senaryosu bana ait olan ve kendi yönettiğim Zor Zamanlar isimli film ile 2012 yılında Cannes Film Festivali'ne katıldım" dedi.

FİLMİN KÜNYESİ

Mehmetçik Vakfı'nın 2014 Kurban Bayramı tanıtım filmini The Agency adlı ajans çekti. Prodüksiyonunu Code İstanbul adlı şirket üstlendi. Filmin Yönetmenliğini Burak Yıldırım, Görüntü Yönetmenliğini Olcay Oğuz, Post Prodüksiyonunu Otomat, müziğini Arda Algül yaptı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!