'Kaçsaydım yanmayacaktım'
Güncelleme Tarihi:
Bülent CÄ°VANOÄžLU/BURSA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 16, 2013 11:38
ULUDAĞ Üniversitesi (UÜ) Ziraat Fakültesi’nde laboratuvarda yağ analizi yaptığı sırada, elindeki tüpün düşüp parlaması sonucu alevler arasında kalan ve ağır yaralanan yüksek lisans öğrencisi 25 yaşındaki Hande Özyürek, tedavi gördüğü Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde polise ifade verdi.
Özyürek, "Tahlil için ısıtmam gereken yağ bir anda yandı. Alevleri söndürmek için uğraştım. Bu sırada yanma özelliği olan ve tüp içersinde duran hektan gazını uzaklaştırmak istedim. Elim yanınca tüp içersindeki gaz yere düşüp alev aldı. Alevlere müdahale etmeyip hemen kaçsaydım yanmayacaktım" dedi. Hande Özyürek kimseden şikayetçi olmazken, savcılık olayda ihmali olduğu iddiasıyla Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Utku Çopur hakkındaki soruşturmayı sürdürüyor.
Ankara Ãœniversitesi Gıda MühendisliÄŸi bölümünden mezun olan Hande Özyürek, bu yıl yüksek lisansı eÄŸitimi görmek için kızkardeÅŸi Emine Begüm Özyürek’in tıp eÄŸitimi gördüğü Bursa UludaÄŸ Ãœniversitesi’ne geldi. Geçen 12 Nisan günü saat 17.00 sıralarında Ziraat Fakültesi Gıda MühendisliÄŸi Laboratuarı’nda yaÄŸ tayin analizi yapan Hande Özyürek’in, çözülmesi için ısıttığı yaÄŸ alev aldı. Alevi söndürmek isterken, yanıcı özelliÄŸi olan tüp içerisindeki hektan gazının yere düşüp parlaması sonucu alevler arasında kalan genç kız koÅŸarak laboratuvardan çıktı. Özyürek’in üzerindeki alevler, kendisini gören Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü AraÅŸtırma Görevlisi Günsu Barışık tarafından yangın tüpü ile söndürüldü.Â
YÃœZDE 60 YANIK
Vucudunun yüzde 60’ı yanan Hande Özyürek, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedavisi bir ayı aşkın süredir Yanık Tedavi Ünitesi’nde devam eden Hande Özyürek, hayati tehlikeyi atlatınca polise ifade verdi. Elleri sarılı olduğu için imza atamayacak durumda olan Hande Özyürek’in söyledikleri, tanık olarak yanında bulundurulan doktor ve hemşire nezaretinde alındı. Hande Özyürek şunları anlattı:
"Olay günü bölüm başkanımız Prof. Dr. Ömer Utku Çopur, bana tahlil yapmam için yağ numuneleri verdi. Analizin normal şartlarda iki kişi ile gerçekleştirilmesi gerekirdi. Ben bu tahlilleri tek başıma yapmak istedim. Çözülmesi için ısıttığım yağ bir anda alev alınca labaratuvarda yangın çıktı. Alevleri söndürürken gözüm çok tehlikeli olan hektan gazına takıldı. Tüp içersindeki bu gazı alıp uzaklaşmak istedim. Fakat elim yandığı için tüp içerisindeki gaz yere düştü ve parladı. Alevler bacaklarımdan itibaren beni sardı. Çok korktum. Koşarak laboratuardan uzaklaştım. Sonra üzerimdeki alevleri yangın tüpleri ile söndürdüler. Vücudum yandı. Alevlere müdahale etmeyip hemen kaçsaydım yanmayacaktım. Kimseden şikayetçi değilim."
Bu arada Bursa Cumhuriyet Savcılığı olayda ihmali olduğu iddiasıyla Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Utku Çopur hakkındaki soruşturmayı sürdürüyor.
Ankara Ãœniversitesi Gıda MühendisliÄŸi bölümünden mezun olan Hande Özyürek, bu yıl yüksek lisansı eÄŸitimi görmek için kızkardeÅŸi Emine Begüm Özyürek’in tıp eÄŸitimi gördüğü Bursa UludaÄŸ Ãœniversitesi’ne geldi. Geçen 12 Nisan günü saat 17.00 sıralarında Ziraat Fakültesi Gıda MühendisliÄŸi Laboratuarı’nda yaÄŸ tayin analizi yapan Hande Özyürek’in, çözülmesi için ısıttığı yaÄŸ alev aldı. Alevi söndürmek isterken, yanıcı özelliÄŸi olan tüp içerisindeki hektan gazının yere düşüp parlaması sonucu alevler arasında kalan genç kız koÅŸarak laboratuvardan çıktı. Özyürek’in üzerindeki alevler, kendisini gören Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü AraÅŸtırma Görevlisi Günsu Barışık tarafından yangın tüpü ile söndürüldü.Â
YÃœZDE 60 YANIK
Vucudunun yüzde 60’ı yanan Hande Özyürek, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedavisi bir ayı aşkın süredir Yanık Tedavi Ünitesi’nde devam eden Hande Özyürek, hayati tehlikeyi atlatınca polise ifade verdi. Elleri sarılı olduğu için imza atamayacak durumda olan Hande Özyürek’in söyledikleri, tanık olarak yanında bulundurulan doktor ve hemşire nezaretinde alındı. Hande Özyürek şunları anlattı:
"Olay günü bölüm başkanımız Prof. Dr. Ömer Utku Çopur, bana tahlil yapmam için yağ numuneleri verdi. Analizin normal şartlarda iki kişi ile gerçekleştirilmesi gerekirdi. Ben bu tahlilleri tek başıma yapmak istedim. Çözülmesi için ısıttığım yağ bir anda alev alınca labaratuvarda yangın çıktı. Alevleri söndürürken gözüm çok tehlikeli olan hektan gazına takıldı. Tüp içersindeki bu gazı alıp uzaklaşmak istedim. Fakat elim yandığı için tüp içerisindeki gaz yere düştü ve parladı. Alevler bacaklarımdan itibaren beni sardı. Çok korktum. Koşarak laboratuardan uzaklaştım. Sonra üzerimdeki alevleri yangın tüpleri ile söndürdüler. Vücudum yandı. Alevlere müdahale etmeyip hemen kaçsaydım yanmayacaktım. Kimseden şikayetçi değilim."
Bu arada Bursa Cumhuriyet Savcılığı olayda ihmali olduğu iddiasıyla Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Utku Çopur hakkındaki soruşturmayı sürdürüyor.