Güncelleme Tarihi:
Araç alım-satımını ticari işletmesinde yapanlar (şahıs veya şirket) için kurallar belli zaten. Şahıssa gelir vergisi (GV) mükellefiyeti, anonim ve limitet şirketse kurumlar vergisi (KV) mükellefiyeti var bu işletmelerin. Düzenli olarak beyanname verip yasal defterlerine de bu alım satım işlemlerini kaydetmek zorundalar. Dolayısıyla işletmeler için tereddüt yok. Peki, vergi mükellefi olmayan sade vatandaş araba sattığında durum ne?
Maliye sonradan ‘sen aslında GV (ticari kazanç) beyannamesi vermeliydin’ diye ceza keser mi? Bir nevi ‘dükkân açmak zorundasın’ der mi? Kaç adet ev, araba alım satımı yaparsan GV mükellefi sayılırsın? Ne kadar süre içinde bu alım-satımlar yapıldığında mükellefiyet doğuyor? Alım-satımları inceleyen Maliye, sonradan cezalı vergi isteyebiliyor. Vergi mükellefiyeti oluştuğunda artık dükkân açıp, defter tutup, düzenli olarak beyanname de vermek gerekecek. Söz konusu sorular yargıda da değerlendirilmiş. Üç yılda beş araç alım-satımı yapan vatandaş için Maliye vergi mükellefiyeti tesis etmiş, bunun üzerine vatandaş konuyu yargıya taşımış, yargılama sonucunda bu araç alım-satım işlemleri ‘ticari faaliyet’ sayılmamış. Nedeni de alım-satımlarda hem ‘devamlılık ve süreklilik’, hem de ‘kazanç elde etme amacı’ görülmemiş. Yargı kararında “Kâr amacı güdülerek bu satışlardan kâr edildiği yönünde somut bir tespitin bulunmadığı da” ayrıca belirtilmiş (Danıştay 4. Daire E. 2012/5419 tarih 27.10.2015). Gerek emlak gerek oto satışında; Maliye’nin ticari kazanç-kâr amacı olduğuna dair ilave somut bulgularla durumu tespit ettiği durumda, Danıştay’ın da söz konusu gelirleri ‘ticari kazanç’ olarak değerlendirme olasılığı da söz konusu olabilir. İlgili satılık ilanlarındaki fiyatlar, satıcının telefon numarası ve diğer olası satış ilanları, alım-satım işleminin devamlılığına, kâr elde etme amacına yönelik maddi delil olabilecektir.