Güncelleme Tarihi:
SUMMER GOLD/ Çeşitli Sanatçılar/ (Universal)
SİZLERİ pazar sabanı lüzumsuz yere kıvrandır-mamak için elimizdeki albümün özetini yekten yapıyorum: ‘‘Hayat kısa, değmez bir kıza.’’ Şimdi de işin lüzumsuz tarafına gelelim... ‘‘Summer Gold’’, hayatını karışık kasetlere karşı mücadele temeline dayandıran (gördüğünüz gibi abartırım, affetmem) bu fakiri, inanılması zor bir şekilde keyiflendirdi. Albümde Quincy Jones'un ‘‘Ai No Corrida’’sı, Steve Miller Band'in ‘‘Serenade’’ı, 10 cc'nin ‘‘Dreadlock Holiday’’i filan var. Ama albümün esas güzel yanı ‘‘Don't Leave Me This Way’’in Thelma Houston versiyonunu, ‘‘If I Can't Have You’’nun Yvonne Elliman versiyonunu ve ‘‘Besame Mucho’’nun Dalida versiyonunu içermesi. 19 şarkılık albüm tam bir yaz albümü. Yaz sonunda çıkması tabii ki ironik ama unutmayın ki mevsim döner yaz gelir, bu yer bana az gelir.
RUNAWAY BRIDE/ Orijinal Film Müziği/ (Sony)
BENİ hasta edebilecek her şeyi ama inanın her şeyi, tek bir filmde toplamak hakikaten bir başarı. Öncelikle tebrik ediyorum. Filmin afişini bile gördüğümde aklıma site kadınları geliyor. Bu kadınları seviyorum ama konuyu da biraz açmak gerekiyor. Halk tarafından site tabir edilen yerleşim birimlerinde oturan bu kadınların hepsi akıllı, bakımlı ve iyi kadınlardır. Finans çevreleri, Beyaz Türkler vesaire. Çoğunun hayatı ideal adamı, yani üç aşağı beş yukarı Richard Gere'i aramakla geçer. Mükemmel hayatlarını tamamlayacak bu mükemmel adamı ararken de sürekli birbirleriyle buluşurlar; konuşurlar, konuşurlar, biteviye konuşurlar. Büyük çukur kaplarda salata yerler, diyet kola veya şarap içerler ve sinemaya giderler. Bilin bakalım hangi filme giderler?.. Runaway Bride'ı eğer kader fena bir oyun oynamazsa hayatımın herhangi bir döneminde seyredeceğimi sanmıyorum. Zaten konu da fena saptı. Soundtrack'te U2'nin ‘‘I Still Haven't Found...’’u ve Daryl Hall & John Oates'un ‘‘Maneater’’ı gibi süper şarkıların yanı sıra sıkıcı şarkılar da var. Ancak kötü değil. Zaten içinde Miles Davis adı geçen bir albüme kötü dersem, olmaz, yakışık almaz...
EVERYTHING BUT THE GIRL/ Temperamental/ (Virgin)
WALKING Wounded herhalde 1990'lı yılların en baba albüm-lerinden biriydi. Biraz daha dürüst olalım ve cümleyi bir daha kuralım bakalım n'olacak: ‘‘Missing’’ geçen 10 yılın en iyi şarkılarından biriydi. Tracey Thorn'un sesi kadar tahrik gücü yüksek az ses tanıdığımı da itiraf ediyorum falan filan. Şimdi konuya gelelim. EBTG, iki yıla yayılan bir stüdyo çalışmasıyla ‘‘Temperamental’’ı hazırlamış. Bu arada Ben Watt, aralarda stüdyodan kaçarak çeşitli kulüplerde delikanlı gibi dj'lik yapmış. Bu dj'lik macerası, haliyle albüme de yansımış. Bu dönemde oluşan drum 'n' bass sızıntısı, albüme bir hayli yayılmış. ‘‘Walking Wounded’’ kadar olmasa da -ki böyle bir şey bekleyecek kadar saf da değiliz, çok afedersiniz- gayet iyi bir albüm. Zaten Tracey Thorn söylesin de, ne söylerse söylesin gibi bir kavruk durumumuz var. Varmayın üstüme, dinleyin albümü...
katkaya@hurriyet.com.tr