Kabak tatlısı dağıtıp vatandaşları korkuttular
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2010 11:06
Edirne'nin Keşan ilçesinde düzenlenen “Bocuk Gecesi”ne katılan yüzleri boyalı ve beyaz çarşaf giyinmiş gençler önce kabak tatlısı dağıttı, sonra da vatandaşları korkuttu.
Çamlıca Belediye Başkanı Halil Büyükyatıkçı, Kültür Evi'nde düzenlenen etkinlikte, “'Bocuk Gecesi”nin eski yıllarda Balkanlar'da da kutlandığını söyledi.
Gecenin bugün unutulmaya yüz tuttuğunu ifade eden Büyükyatıkçı, Çamlıca Kültür ve Dayanışma Derneğinin buna sahip çıktığını bildirdi.
Bu gecelerde kabak tatlısı pişirildiğini anlatan Büyükyatıkçı, şöyle devam etti:
“Çocukluğumda babaannem 'Eğer bu gece bu kabak tatlısından yemezsen, Bocuk sırtına biner' diyordu. Ben de o korkuyla kabağı yiyordum. İşte biz de bu gece size kabak tatlısı yedireceğiz. Bu sadece Çamlıca Beldesinde değil aslında Balkanlar'da yaşayan köylerimizde vardı. Ama maalesef yok olmaktaydı. Eski takvime göre, en soğuk gecede kabak tatlıları yapılıyormuş. Bazıları da akıtma yapıyor ve mısır patlatıyormuş. Bu şekilde anılıyormuş.”
Gecede, yüzlerini boyayan ve beyaz çarşaf giyinen gençler, kabak tatlısı dağıttı. Düzenlenen fener alayında da geceye katılanlar Bağlık mevkisine kadar yürüdü.
Bu arada, beyazlar içindeki yüzleri boyalı gençler, bazı evlerin birinci katındaki camlara vurarak, buradan bakan ev halkını korkuttu. Ancak bazı evlerde de köpekler gençleri kovaladı.
Burada yakılan ateşin etrafında toplanan kalabalık, masallar anlattı. Daha sonra Kültür Evi çevresinde eğlenceler devam etti.
BOCUK GECESİ NEDİR?
Orta Çağ'dan kalma gelenek olan Bocuk Gecesi'nin, Balkanlar'daki Hristiyanların “bojic” adetleriyle ilişkisi bulunmuyor. Tamamen Türk halk kültürüne ait olan Bocuk Gecesi'nde, her evde mutlaka kabak pişiriliyor. Gecede bunun yanı sıra ince akıtma, kar suyunda haşlanmış mısır, armut, ayva, çekirdek, badem, kuzinede fırınlanmış yer fıstığı, ceviz gibi yiyecekler yeniliyor.
Aile halkı, komşular ve akrabaların katıldığı gecede, gençler çarşaflara bürünerek komşularını “Bocuk geliyor” diye korkutuyor. Gecede “Bocuk” diye adlandırılan bir varlığın beyazlar içinde, insan görünümünde gezdiğine, “Bocuk karısının” kabak pişen eve gelip kötülük yapmayacağına inanılıyor.
Bocuk gecesinin, kış mevsimindeki en sert gecenin simgesi olduğu belirtiliyor. Bu gece suya atılan tahtanın, sabah su üzerinde donmuş bulunması halinde o evdekilerin yıl boyunca sağlıklı, dayanıklı ve güçlü olacağına inanılıyor.
Gecenin bugün unutulmaya yüz tuttuğunu ifade eden Büyükyatıkçı, Çamlıca Kültür ve Dayanışma Derneğinin buna sahip çıktığını bildirdi.
Bu gecelerde kabak tatlısı pişirildiğini anlatan Büyükyatıkçı, şöyle devam etti:
“Çocukluğumda babaannem 'Eğer bu gece bu kabak tatlısından yemezsen, Bocuk sırtına biner' diyordu. Ben de o korkuyla kabağı yiyordum. İşte biz de bu gece size kabak tatlısı yedireceğiz. Bu sadece Çamlıca Beldesinde değil aslında Balkanlar'da yaşayan köylerimizde vardı. Ama maalesef yok olmaktaydı. Eski takvime göre, en soğuk gecede kabak tatlıları yapılıyormuş. Bazıları da akıtma yapıyor ve mısır patlatıyormuş. Bu şekilde anılıyormuş.”
Gecede, yüzlerini boyayan ve beyaz çarşaf giyinen gençler, kabak tatlısı dağıttı. Düzenlenen fener alayında da geceye katılanlar Bağlık mevkisine kadar yürüdü.
Bu arada, beyazlar içindeki yüzleri boyalı gençler, bazı evlerin birinci katındaki camlara vurarak, buradan bakan ev halkını korkuttu. Ancak bazı evlerde de köpekler gençleri kovaladı.
Burada yakılan ateşin etrafında toplanan kalabalık, masallar anlattı. Daha sonra Kültür Evi çevresinde eğlenceler devam etti.
BOCUK GECESİ NEDİR?
Orta Çağ'dan kalma gelenek olan Bocuk Gecesi'nin, Balkanlar'daki Hristiyanların “bojic” adetleriyle ilişkisi bulunmuyor. Tamamen Türk halk kültürüne ait olan Bocuk Gecesi'nde, her evde mutlaka kabak pişiriliyor. Gecede bunun yanı sıra ince akıtma, kar suyunda haşlanmış mısır, armut, ayva, çekirdek, badem, kuzinede fırınlanmış yer fıstığı, ceviz gibi yiyecekler yeniliyor.
Aile halkı, komşular ve akrabaların katıldığı gecede, gençler çarşaflara bürünerek komşularını “Bocuk geliyor” diye korkutuyor. Gecede “Bocuk” diye adlandırılan bir varlığın beyazlar içinde, insan görünümünde gezdiğine, “Bocuk karısının” kabak pişen eve gelip kötülük yapmayacağına inanılıyor.
Bocuk gecesinin, kış mevsimindeki en sert gecenin simgesi olduğu belirtiliyor. Bu gece suya atılan tahtanın, sabah su üzerinde donmuş bulunması halinde o evdekilerin yıl boyunca sağlıklı, dayanıklı ve güçlü olacağına inanılıyor.