Kâbus gibi 10 saat
Güncelleme Tarihi:
Selçuk YAŞAR-Meltem ÖZGENÇ / İSTANBUL-ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 19, 2010 00:00
Uzunköprü’de beyin kanaması geçiren Bülent Gökalp, korku filmi gibi 10 saatte 4 hastane dolaştırıldı.
İstanbul’a vardığında hemen ameliyata alınan ve ölmek üzereyken kurtarılan Gökalp’in yaşadıklarıyla ilgili bakanlık soruşturma başlattı.
TATİLE gittiği Edirne Uzunköprü’de beyin kanaması geçiren 34 yaşındaki Bülent Gökalp, Uzunköprü Devlet Hastanesi’nde beyin cerrahı bulunmadığı için Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi.
Hastanede haftasonu anjiyo ekibinin olmaması nedeniyle hasta, 4 saat müşahade odasında bekletildi. Bu sırada şuuru kapanan hasta, İstanbul’a sevk edilmek istenmesine rağmen, ailesinin iddiasına göre ambulansta kendisine eşlik edecek hemşire ve doktorun bulunamaması nedeniyle 3.5 saat daha hastanede mahsur kaldı.
İlaç ‘yoldan’ alındı
Ambulansla yola çıkıldıktan 1.5 saat sonra Bülent Gökalp, bilinçsizce çırpınmaya başladı. Hastanın uyutulmasını sağlayan ve o sırada ambulansta bulunmayan ilaç, Çorlu’daki bir hastaneden alınarak, hasta sakinleştirildi. İstanbul’a varıldığında beyin kanaması teşhisinin ardından 10 saat geçmişti. Hemen ameliyata alınan Bülent Gökalp, kalbi durmak üzereyken hayata döndürüldü. Gökalp’in ameliyatını yapan Metropolitan Florence Nightingale Hastaneleri Nöroşirürji Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Cengiz Kuday, “5 dakika daha gecikseydi, hastayı kaybedebilirdik” diye konuştu.
‘Hastaneler 112’yi etkin kullanmıyor’
Sağlık Bakanlığı, yaşananlar üzerine inceleme başlattı. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Ali Coşkun, “Hastanın neden helikopter ambulans ile gönderilmediği” sorusunu, “Hastaneden gelen talep kara ambulansı yönündeymiş” diye yanıtladı. Asıl sorunun, hastanelerin 112 otomasyon sistemini etkin kullanmamaları olduğunu söyleyen Coşkun, “Bir hastane boş yatağı varsa ya da herhangi bir işlemi gerçekleştiremeyecek durumdaysa, bunu sisteme girmeli. Hastanelerin daha ciddi önlemler alması gerekiyor” dedi.
Halen Yoğun Bakım Servisi’nde tutulan Bülent Gökalp kritik süreci henüz atlatamasa da, bilinci açıldı. Yeliz Gökalp, eşinin durumunu, “Konuşuyor ve yemeğini yiyebiliyor. Fakat zaman zaman bizi tanımıyor” diye anlattı.
4 hastane dolaştı, son anda kurtarıldı
- 05.30 Uzunköprü Devlet hastanesi’ne giriş.
- 05.59 Sevk talebi.
- 06.08 Ambulansla sevk.
- 06.42 T.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi’ne varış.
- 10.05 Anjiyo yapılamayacağının açıklanması.
- 10.21 Başka hastaneye sevk için ambulans talebi.
- 10.50 İcap memuru hazır olmadığından sevk işleminin başlatılamaması.
- 12.25 T.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi’nden hareket.
- 15.28 . Florence Nihgtingale Hastanesi’ne varış.
- 16.00 Ameliyat.
TATİLE gittiği Edirne Uzunköprü’de beyin kanaması geçiren 34 yaşındaki Bülent Gökalp, Uzunköprü Devlet Hastanesi’nde beyin cerrahı bulunmadığı için Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi.
Hastanede haftasonu anjiyo ekibinin olmaması nedeniyle hasta, 4 saat müşahade odasında bekletildi. Bu sırada şuuru kapanan hasta, İstanbul’a sevk edilmek istenmesine rağmen, ailesinin iddiasına göre ambulansta kendisine eşlik edecek hemşire ve doktorun bulunamaması nedeniyle 3.5 saat daha hastanede mahsur kaldı.
İlaç ‘yoldan’ alındı
Ambulansla yola çıkıldıktan 1.5 saat sonra Bülent Gökalp, bilinçsizce çırpınmaya başladı. Hastanın uyutulmasını sağlayan ve o sırada ambulansta bulunmayan ilaç, Çorlu’daki bir hastaneden alınarak, hasta sakinleştirildi. İstanbul’a varıldığında beyin kanaması teşhisinin ardından 10 saat geçmişti. Hemen ameliyata alınan Bülent Gökalp, kalbi durmak üzereyken hayata döndürüldü. Gökalp’in ameliyatını yapan Metropolitan Florence Nightingale Hastaneleri Nöroşirürji Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Cengiz Kuday, “5 dakika daha gecikseydi, hastayı kaybedebilirdik” diye konuştu.
‘Hastaneler 112’yi etkin kullanmıyor’
Sağlık Bakanlığı, yaşananlar üzerine inceleme başlattı. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Ali Coşkun, “Hastanın neden helikopter ambulans ile gönderilmediği” sorusunu, “Hastaneden gelen talep kara ambulansı yönündeymiş” diye yanıtladı. Asıl sorunun, hastanelerin 112 otomasyon sistemini etkin kullanmamaları olduğunu söyleyen Coşkun, “Bir hastane boş yatağı varsa ya da herhangi bir işlemi gerçekleştiremeyecek durumdaysa, bunu sisteme girmeli. Hastanelerin daha ciddi önlemler alması gerekiyor” dedi.
Halen Yoğun Bakım Servisi’nde tutulan Bülent Gökalp kritik süreci henüz atlatamasa da, bilinci açıldı. Yeliz Gökalp, eşinin durumunu, “Konuşuyor ve yemeğini yiyebiliyor. Fakat zaman zaman bizi tanımıyor” diye anlattı.
4 hastane dolaştı, son anda kurtarıldı
- 05.30 Uzunköprü Devlet hastanesi’ne giriş.
- 05.59 Sevk talebi.
- 06.08 Ambulansla sevk.
- 06.42 T.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi’ne varış.
- 10.05 Anjiyo yapılamayacağının açıklanması.
- 10.21 Başka hastaneye sevk için ambulans talebi.
- 10.50 İcap memuru hazır olmadığından sevk işleminin başlatılamaması.
- 12.25 T.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi’nden hareket.
- 15.28 . Florence Nihgtingale Hastanesi’ne varış.
- 16.00 Ameliyat.