Güncelleme Tarihi:
Levent İme, Balıkesir Fayı’nın Kuzey Anadolu fay hattı ile birlikte, Balıkesir ve Marmara Bölgesi’ndeki pek çok il için büyük tehlikeler yaratacak deprem üretebileceğini vurguladı. Depremle ilgili pek çok eksikliklerin bulunduğuna işaret eden Levent İme şunları söyledi:
"Jeoloji mühendisleri olarak, bir deprem bölgesi olan ülkemizde geçen cumartesi günü Ege Denizi’nde meydana gelen deprem bir kez daha gerçeği ortaya koymuştur. Deprem sonrası yaşananları izlediğimizde, tam bir kargaşanın hakim olduğunu gördük. Milletçe ders almayı ve yaşanan acıları unutmamayı bir türlü öğrenemedik ve öğretemedik. Depremle yaşamayı öğrenmemiz kesinlikle şart olmuştur. Kocaeli depremi, Van depremi ile Gökçeada’nın batısında meydana gelen deprem, başka yerde olmayacak diye bir kural yok. Bilindiği gibi, Balıkesir Fayı, Kuzey Anadolu Fay (KAF) hattıyla bağlantılı ve 120 kilometre uzunluğundadır. Bugüne kadar üzerinde hiçbir çalışma yapılmamıştır. Bu fay hattı 2002- 2004 yılları arasında belirlendi. Marmara’da beklenen deprem kadar tehlike arz etmektedir. Dün yaşanan deprem sonrasında buralarda basınç daha da artmıştır. Bu fay potansiyel halde olup her zaman risk teşkil etmektedir."
’DEPREMDEN SONRA NELER YAPILACAK BİLEN YOK’
Yaşananlardan ders çıkarılmadığı gerçeğine dün meydana gelen depremden sonra bir kez daha tanık olduklarını vurgulayan İme şöyle devam etti:
"Ege Denizi’ndeki depremden sonra gördük ki, olanlardan ders çıkarılmamış. Deprem aynı kargaşayla karşı karşıyayız. Afet ve Acil Durum (AFAD) yetkilileri, okullarda çocuklarımıza uygulamalı olarak deprem anında ne yapılması gerektiğini öğretiyor. Depremden sonra ne yapmamız gerektiğini kimse bilmiyor. Bilinçsizce sağa sola koşturuyoruz. Telefonlar kilitleniyor. Oysaki her yerleşim biriminde deprem sonrası insanların toplanma yerleri belirlenmelidir. Yerel yönetimler imar planları yapılırken yeşil alanların yanı sıra depremlerde toplanma yerlerini de belirlemelidir."
BALIKESİR İÇİN NELER YAPILMALI?
Balıkesir genelinde ova üzerine yapılaşmanın devam ettiğini hatırlatan Levent İme, şöyle konuştu:
"Balıkesir’de deprem olma olasılığı göz önüne alınırsa yollar ve sokaklar geniş tutulmalı, binaların aralarına mümkün olduğunca mesafe konulmalıdır. Bu mesafe böyle riskli durumlarda itfaiye ve ambulans araçlarının sorunlarla karşılaşmadan geçeceği kadar olmalıdır. Arama kurtarma ekiplerinin sayısı bu tür doğal afetlere yetişecek kadar bulunmadığı için, il ve ilçe yönetimleri gönüllü insanları bu konuda eğitmeli ve uzman ekiplere, yardımcı olmaları konusunda katkı sağlanmalıdır. Binaların deprem yönetmeliğine uygun yapılıp yapılmadıkları da uzmanlar tarafından denetlenmelidir."