Güncelleme Tarihi:
İZMİR DOĞAL YAŞAM PARKI'NIN NEŞE KAYNAĞI
YAVRU AYILAR ANNELERİNİN PEŞİNDEN KOŞUYOR
ANNESİNİN YANINDAN AYRILMIYORDU
İlk günler annesi ’Begümcan’ın ayaklarının dibinden ayrılmayan ’İzmir’, şimdi yerinde duramıyor. Oyuncaklarıyla oynuyor, bakıcıların peşinden koşuyor, hatta kendisini görüntüleyen kameramanlarla bile oynamaya çalışıyor. Yaramazlıklarıyla parkın neşe kaynağı olan ’İzmir’, bakıcılarını ise bir hayli yoruyor. Her geçen gün büyüyen bebek fil, artık ek gıdalarla da besleniyor. Bakıcılar, bir hayli iştahlı olduğunu belirtikleri yavru filin anne sütü dışında günde 3 litre mama yediğini söylüyor. Bakıcısı Serkan Öztanman, mamanın önce ısısını kontrol ediyor, sonra tadını. Sevimli fil de, annesi gibi güvendiği bakıcısının elinden biberona doldurulan mamayı büyük bir keyifle emiyor.
İzmir Doğal Yaşam Parkı Müdürü Hakan Öztürk, gelişimini sağlıklı bir şekilde sürdüren İzmir’in annesinden aldığı sütün yanı sıra gerek mineral gerek vitamin yönünden takviye edilmesi gerektiğini belirterek günde en az iki kez mama ile beslendiğini söyledi.
ŞİMDİ SIRA ANKARALILARDA
Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) Hayvanat Bahçesi'nde şubat ayında doğan ve 62 günlük olan iki yavru ayıya, 15 Nisan'a kadar internet üzerinden en çok önerilen isimler verilecek. AOÇ Hayvanat Bahçesi'ndeki yavru ayılar ile akbaş ve kangal köpekleri, basın mensuplarına tanıtıldı. Annelerinin peşinde dolaşan sevimli yavrular, ziyaretçilerin de ilgisini çekti.
AOÇ Müdürü Ömer Bülent Arslan, hayvanat bahçesinde yine bir ilkin yaşandığını, hayvanların doğal ortamına alınması ve yaşam şartlarının iyileştirilmesine paralel olarak yaban hayvanlarında doğum sayısının arttığını söyledi.
İSİMLER OYLANACAK
Geçen yıl pumaların, bu yıl geyiklerin ve ayıların yavruladığını belirten Arslan, 5 Şubat 2011'de doğan iki ayının 62 günlük olduğunu ifade etti. Erkek ayının isminin “Erke”, dişi ayının isminin “Afet” olduğunu bildiren Arslan, yavru ayılara henüz isim verilmediğini ifade etti. Halkın ilgisini artırmak istediklerini kaydeden Arslan, bu çerçevede yavruların isimlerini belirlemeyi hayvanseverlere bıraktıklarını, 15 Nisan Cuma gününe kadar internette “www.aoc.gov.tr” adresi üzerinden isim önerileri alacaklarını, bir hafta boyunca önerilen isimlerin oylanacağını ve en çok oyu alan isimlerin 23 Nisan'da açıklanacağını anlattı.
YENİ ÇEVRE DÜZENLEMESİ
Hayvanat bahçelerinin, eğlence, mesire yeri olmasının yanı sıra genetik popülasyonun korunmasına da katkı sağladığını kaydeden Arslan, hayvanat bahçesindeki ayıların uzun süredir aynı kökenden geldiklerini, farklı kökenden bir erkek ayıyla kan değişimi yapılarak genetik deformasyonun önüne geçeceklerini ifade etti.
Arslan, köpeklerde de genetik kan değişimini sağlamak için saf kan bir erkek bir dişi iki akbaş yavrusu ile bir dişi kangal yavrusunu hayvanat bahçesine kazandırdıklarını söyledi. Yeni çevre düzeni planında AOÇ'ya ait hayvanat bahçesinin iki bin dönüme çıkarıldığını, bütün hayvanların doğal hayat ortamına alınacağını kaydeden Arslan, “Bölge sadece hayvanat bahçesinden değil, park ve rekreasyon alanlarından oluşacak. Dokuz kilometrelik Ankara Çayı bu alanın içerisinden geçiyor. Ankara Çayı da park ve rekreasyon alanı olarak düzenlenip hayvanat bahçesi alanı içerisinde değerlendirilecek” dedi.