Güncelleme Tarihi:
Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Burhan Yıldız, kayıp iş adamının öldürülmesine ilişkin iddianamesini hazırladı.
İddianamede, 2004'te, Özden'in, kendilerine hisselerinin tamamını devretmesini isteyen Mustafa Edik ve avukat Talat Tekkılıç ile tartışmalı toplantılar yaptığı, şirketinin Dilovası'ndaki deposunda 10 Ekim 2004'te gerçekleşen toplantının ardından Özden'den bir daha haber alınamadığı kaydedildi.
TEKKILIÇ'IN ŞOFÖRÜNÜN İFADESİ
İddianamede, geçen yıl kasımda hastalığı nedeniyle ölen avukat Tekkılıç'ın şoförlüğünü yapan tutuklu zanlılardan Güneş Murat Baltacı'nın ayrıntılı ifadesine de yer verildi.
Baltacı, ifadesinde Sezai Rahmi Özden'in daha önce Say Metal Fabrikası'nı Erol Evcil'e “kaptırdığını”, Edik ve Tekkılıç'ın, Özden'den Evcil aleyhine şikayette bulunmasını istediklerini, bundan korkan Özden'in ise şikayete yanaşmadığını öne sürdü.
Güneş Murat Baltacı, ifadesinde şunları kaydetti:
“Talat Tekkılıç, benden uyuşturucu, keyif verici bir şey bulmamı istedi. Bunun üzerine ismini bilmediğim bir kişiden hap temin ettim. Gebze'deki depoda toplantı yaparken benden kahve istemişlerdi. Bu sırada Talat bey geldi ve haplardan iki tanesini Sezai Rahmi Özden'in kahvesine karıştırmamı istedi. Kahveleri verdim. Özden, mahkemede görülen bir davayla ilgili ifade verecekmiş. Hapları bu ifadeye imza attırmak için istediklerini biliyordum ama imza attırıp attırmadıklarını bilmiyorum.”
CİNAYET
Toplantının ardından Özden ile Tekkılıç'ın aynı arabayla İzmir'e doğru yola çıktığını, kendisinin de başka bir araçla onları takip ettiğini belirten Baltacı, cinayeti ise şu ifadelerle anlattı:
“Bursa civarında Sezai Rahmi Özden ile Talat Tekkılıç'ın tartıştıklarını gördüm. Özden, kendisini arabadan atmaya çalışıyordu. Kapı birkaç kez açılıp kapandı. Sonra patika bir yola girdik, bir yerde durduk. Yanlarına yaklaştığımda Talat Tekkılıç, Özden'in boynunu kollarıyla sıkıştırmış vaziyetteydi. Tekkılıç, benden Sezai Rahmi Özden'in belindeki silahı almamı istedi, ben de aldım. Daha sonra benden Özden'i vurmamı istedi ama yapmadım. Daha sonra elimden silahı aldı ve başına vurdu. Sonra benden ellerini bağlamamı istedi. Sezai Rahmi Özden baygınlık geçirmemişti, 'Mustafa'ya güvenme” diye bağırıp çağırıyordu. Ben koli bandıyla ellerini bağladım ve arabadan çıktım. O anda silah patladı. Başından vurulan Özden hemen orada öldü.”
Baltacı, Talat Tekkılıç'ın isteği üzerine cesedi, Tekkılıç'ın ofisinde çalışan tutuklu sanık Hakan Zambak ile İzmir'de parçalayıp gömdüklerini, suç delillerini gizlediklerini, maktule ait aracı yaktıklarını ayrıntılı şekilde anlattı.
Güneş Murat Baltacı, ayrıca MHP İzmir İl Başkanı Müsavat Dervişoğlu'nun o dönemde Özden'in şirketlerinde hissesinin bulunduğunu öne sürerek, şu ifadeleri kullandı:
“Talat Tekkılıç, benden Sezai Rahmi Özden'in elleri kesildikten sonra parmaklarından birini ayırıp, bunu Müsavat Dervişoğlu'nun aracının içine bırakmamı söyledi. Dervişoğlu'nu fabrikadan ayırmak için komplo hazırlıyorlardı, ancak parmağı aracına koyamadık.”
İfadesi nedeniyle kendisinin ve yakınlarının hayatından endişe ettiğini dile getiren Baltacı, olaya karıştığı için pişman olduğunu belirtti.
İSTENEN CEZALAR
İddianamede, tutuklu zanlılardan örgüt lideri olduğu öne sürülen Mustafa Edik hakkında, Özden'in öldürülmesini azmettirdiği, Baltacı hakkında ise cinayete iştirak ettiği gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
İşlendikten sonra suça karıştığı belirtilen tutuklu Hakan Zambak'ın ise 20 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.
Zanlıların ayrıca, “suç işlemek için silahlı örgüt kurmak ve üye olmak”, Özden'in arabasını benzin dökerek yakmak suretiyle “mala zarar vermek” ve “tehdit” suçlarından da cezalandırılmaları talep edildi.
Ayrıca, hakkında yakalama kararı çıkarılan İsa Edik ile diğer 6 zanlının da silahlı suç örgütüne üye olmak ve tehdit suçlarından cezalandırılması istendi.
İddianame, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edildi.
OLAY
İzmir'de, geçen yıl ağustosta, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının koordinasyonunda, İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesince, 2004'ten bu yana kayıp olan iş adamı Sezai Rahmi Özden'in bulunması amacıyla düzenlenen operasyonda, iş adamının daha önce yanında çalışanların da aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alınmıştı.
Sorgulanan zanlıların, kayıp iş adamının cesedinin Gaziemir ilçesindeki ormanlık alanda olduğunu söylemeleri üzerine burada yapılan kazıda kemik parçaları bulunmuş, Adli Tıp Kurumundaki DNA incelemesinde, kemiklerin iş adamı Sezai Rahmi Özden'e ait olduğu belirlenmişti.