Güncelleme Tarihi:
Davaya konu olan olay 17 Mayıs 2014 tarihinde jandarmaya gelen telefon ihbarında, Sancaklı Mahallesi’nde bulunan ilkokulda, 22 yıl öğretmen ve vekil müdür olarak görev yapan, evli ve 2 çocuk babası emekli Adil Ş.’nin 6 kız öğrenciye porno film izletip, cinsel taciz ve istismarda bulunduğu öne sürüldü.
ÖĞRENCİLERİN İFADELERİ ALINDI
Jandarma, yaşları 6 ile 11 arasında değişen öğrencilerin ifadelerini psikolog eşliğinde aldı. İfadelerin ardından gözaltına alınan Adil Ş. suçlamaları kabul etmedi, ancak tutuklandı.
İzmir 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın geçen yıl 15 Ekim’de yapılan duruşmasında, toplam 102 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan tutuklu emekli öğretmen Adil Ş.,mahkeme heyeti, delillerin büyük ölçüde toplanmış olmasını ve tutukluluk süresini de dikkate alarak tahliyeye karar verip, duruşmayı erteledi.
SAADET ÖĞRETMEN GÜNDEME GETİRDİ
Bitme aşamasında olan dava, aynı okulda görev yapan öğretmen Saadet Özkan’ın BİMER’e şikayeti ile tekrar gündeme geldi. Geçen 26 Haziran’da görülen davanın duruşmasında mahkeme heyeti, sanık Adil Ş.’nin oy çokluğu ile tutuklanmasına karar verdi.
Bugün görülen duruşmaya tutuklu yargılanan Adil Ş., avukatı Atilla Ertekin, İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatı Pınar Melli, Bakanlığın avukatı Hülya Yazar Günay, İzmir Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi sorumluluları Nuriye Kadan, İlke Erol ve üyeleri ile avukatlar katıldı. Duruşmayı CHP Grup Başkan Vekili Manisa Milletvekili Özgür Özel ile sivil toplum örgütü temsilcileri de duruşmayı izledi.
RUH SAĞLIĞI BOZULDU RAPORU
Mahkeme Başkanı, Adli Tıp Kurumu 6’ncı İhtisas Dairesi’nden mağdurlardan B.Y., UYAP üzerinden gördükleri raporda, ruh salığının bozulduğunu, diğer mağdurların raporlarının henüz yazılmadığını, Adli Tıp Kurumu 6’ncı İstisas Kurlu tarafından B.Y., adına düzenlenen rapordaki çelişkinin kaldırılması için Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilmesine, diğer mağdurların raporlarının henüz yazılmadığını belirtti.
Hakim, Menderes İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Saadet Özkan’ın okulu gelip gelmediği yönünde istenilen sınıf defteri, ek ders ve saat çizelgesi ve maaş bordolarının geldiği, sanığın belirtiği gibi 31 Mart ile 15 Mayıs 2014 tahrileri arasında Saadet Özkan’ın hiç okula gelmediği, erken çıktığı ve bunun için bu tahrilerde imza bölümünün boş olduğunu okudu.
Mağdur çocukların avukatı Gülce Mutoğlu Kılavuz, "Dosyaya gelen ders defteri ve bizim çizelgelkerimiz göstermektedir ki sanığın bu güne kadar yaptığ savunmanın yalan olduğu ortaya çıkmıştır. Tanık Saadet öğretmen hakında yaptığı suçlamalar asılsızdır. Gelen adli tıp raporunda bir mağdurun ruh sağlığının bozulmasından dolayı tutukluluk halinin devamine karar verilmesini istiyorum" dedi.
"BUNLARIN HEPSİ YALAN"
İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Avukatı Pınar Melli, Bakanlığın avukatı Hülya Yazar Günay ile mağdurların avukatları, Adli Tıp Kurumu’ndan diğer mağdurlarla ilgili raporların beklenemesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Duruşma savcısı Özlem Eğridere de sanığın tutukluluk halinin devamı yönünde mütalaa verdi. Sanık Adil Ş. üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyip, "Bin yıl düşünsem hakkımda böyle iddiaların atılacağını düşünmezdim. Damdan beter olan okulu kendi çabalarım ile düzelttim, ama karşılığında böyle bir iftiraya uğradım. Bunların hepsi yalan. Ben hiçbir çocuğu eve götürmedim. Tahliye olduktan sonra köye gittim, şikayetçi olan çocukların yakınları bana sarılıp ’geçmiş olsun’ dediler. Çocuklara tacizde bulunsaydım çocuklar okula gelip benimle konuşmazdı. Tacize uğrayan çocuklar tacizcisinin yanına gider mi? Saadet öğretmen belediyeden kovulmuş. Madem şüphesi vardı, teknolojiden de anlıyordu, neden bir ses ve görüntü almadı. Ben hiçbir çocuğa cinsel tacizde bulunmadım " dedi.
"KAÇMA İHTİMALİ OLSAYDI KAÇARDI"
Sanığın Avukatı Atilla Ertekin ise "Ortada işlenmiş bir suç yok, işlendiği iddia ediliyor. Müvekkilim bir yıl önce oy birliği ile tahliye oldu. Kaçma ihtimali olsaydı şimdiye kadar çoktan kaçardı. Geçen duruşma tutuklanacağını bildiği halde duruşmaya geldi. Adli Tıp’tan gelecek raporların beklenmesi müvekilimin özgürlüğünü kısıtlıyor. Mağdur Ş., ilk ifadesinde bir şey yapmadı diyor, daha sonra ifade değiştirdi. Bu çocuk yönlendirmeye müsait. Bu çocuk müvekkilimin evine asla gitmemiştir. Mağdurların beyanları çelişkili. Tahliyesine karar verilsin" dedi.
DAVA ŞUBAT AYINA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti ara karar için duruşmaya ara verdi. Daha sonra, oy çokluğu ile sanığın tutukluluk halinin devamına, çocukların ruh salığı ve psikolojilerinin bozulup bozulmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu’ndan gelecek olan raporların beklenmesin, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı gelecek yıl şubat ayına erteledi.
İZMİR SAADET ÖĞRETMEN’E SAHİP ÇIKTI
Duruşma öncesi bazı sivil toplum kuruluşu üyeleri İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Saadet Özkan ise "Ben ağlamamak için kendime söz verdim. Bu çocuklar bizim çocuklarımız. Onların haklarını savunmak için Meclise kadar gittim. Artık çocuklar tacize uğramasın. Hep birlikte el ele verelim" dedi.
BELEDİYE BAŞKANI KARADAĞ: BİZE CESUR YÜREKLİ İNSANLAR GEREKLİ
İzmir’de gönüllü olarak gittiği köy okulunda 22 yıldır görev yapan okul müdürünün kız öğrencileri istismar ettiğini ortaya çıkaran Saadet Özkan’a, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ sahip çıktı. Başkan Karabağ, Anadolu Üniversitesi Okul Öncesi Eğitim Öğretmenliği mezunu olan aynı zamanda aynı üniversitede Halkla İlişkiler ve İletişim okuyan Saadet Öğretmen’in pazartesi itibariyle belediyede işe başlayacağını belirterek, "Bize böyle cesur yürekli insanlar gerekli. Onlara desteğimizi sonuna kadar vermek durumundayız. Belediyemizde mesleğine uygun bir iş yapacak. Ülkemizdeki çarpıklıkları ancak Saadet öğretmenin yaptığı gibi mücadelelerle ortaya çıkarıp engelleyebiliriz" dedi.
Bayraklı’da güzel çalışmalar yapacağına inandığını belirten Saadet Özkan, "Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Geçirdiğim trafik kazası sonrası çok sevdiğim mesleğine ara vermek zorunda kaldım.Gerçekten çok mutlu oldum. Bu tavrı nedeniyle kendisine çok teşekkür ediyorum" dedi.