Fatih PORTAKAL/İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2006 12:21
İzmir Körfezi'nde, son iki haftadır uzmanların da dikkatini çeken sismik bir hareketlilik başladı. Üçün üzerinde gerçekleşen orta şiddette 10 sarsıntı, kimse tarafından hissedilmedi. Deprem bilimci Prof. Dr. Atilla Uluğ, sarsıntıların körfezi oluşturan ‘İzmir Fay Hattı’ üzerinde olduğunu söyledi.
Kandilli Deprem Araştırma Merkezi'nin web sitesinde Türkiye'de meydana gelen ‘günlük depremler' arasında son iki haftadır İzmir Körfezi'ndeki sismik hareketlilik dikkat çekiyor. Körfezde, 14- 26 Haziran tarihleri arasında orta şiddette tam 10 deprem meydana geldi.
Aletsel büyüklüğü 3 ile başlayan depremlerin en küçüğü, 21 Haziran günü 2.7 olarak tesbit edildi. Orta şiddetteki sarsıntıların en büyüğüyse 24 Haziran günü 3.4 ile kayıtlara geçti. Körfezdeki sismik hareketliliğin gerek kendileri gerekse Kandilli tarafından dikkatle izlendiğini kaydeden Dokuz Eylül Üniversitesi Ege Bölgesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü (EBAMER) Prof. Dr. Atilla Uluğ, hareketliliğin daha sağlıklı bilinebilmesi için il genelinde 3 olan istasyon sayısının çoğaltılması gerektiğini söyledi.
‘İZMİR FAYI’ HAREKETLİ
Prof. Dr. Uluğ Karşıyaka, Konak ve Balçova'daki deprem istasyonlarının körfezdeki merkez üssünü belirlemede yetersiz kaldığını belirterek, “Sarsıntılar, İzmir Körfezi'ni oluşturan ‘İzmir Fay Hattı' üzerinde meydana gelmektedir. Yer söylemek şu anki donanımımızla tam mümkün değil. Bunun için hızla deprem istasyon sayısını çoğaltmalıyız” diye konuştu. Körfezin derinlik ve su kalitesi bakımından iç- orta ve dış olarak üçe ayrıldığını keydeden EBAMER Müdürü Prof. Dr. Atilla Uluğ, limandan başlayan körfezin, Karaburun ve Foça burunlarına kadar uzandığını da belirtti.
NEDEN ANADOLU'NUN YAKLAŞMASI
İzmir Fayı'nın Urla'nın batısındaki Zeytinler'den başlayıp, Kemalpaşa'daki Nif Dağı'na kadar ilerleyen yaklaşık 90 kilometre uzunluğunda yeni ve diri bir fay hattı olduğunu ifade eden Prof.Dr. Uluğ, “İzmir Fay Hattı kendi içinde bir etkinlik gösteriyor. Fay hattının tek parça olduğunu düşünüyoruz. Sarsıntıların nedeniyse, Anadolu'nun batıya doğru her yıl ikibuçuk santimetre kaymasından kaynaklanıyor. Bu da bölgemizde hem sıkışma hem de genleşme tektoniğine bağlı olarak bir hareketlenmeye ve gerginliğe neden oluyor” dedi.
Suni ve doğal dolgu ile denizden kazanılmış alanların, sakıncalı yerleşim yerleri arasında olduğunu dile getiren deprem bilimci Prof. Dr. Atilla Uluğ, İzmir Fay Hattı'nın o kadar da masum olmadığını belirterek, şöyle konuştu:
“Adı geçen fay hattı üzerinde 10 Temmuz 1688 tarihinde, bugünkü tesbitlerimize göre şiddeti 7- 7.5 olduğunu düşündüğümüz bir deprem meydana gelmiş. Yaşanan felakette 20 bin kişinin öldüğünü biliyoruz. Bu ‘Yine yapacak’ demek değildir. İnciraltı taraflarındaki Yenikale o depremde çamura gömülmüş. Neticede deprem kuşağında olan ülkemiz ve yaşadığımız kentte, sağlam olduğuna inandığımız mekanları tercih etmeliyiz” dedi.
SON 15 GÜNDEKİ DEPREMLER:
14 Haziran: 3.0, 18 Haziran: 3.2- 3.3, 21 Haziran: 2.7, 22 Haziran:3.3, 24 Haziran:3.4- 3.1, 25 Haziran: 3.1- 3.0, 26 Haziran: 2.8