Güncelleme Tarihi:
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan'ın ortağı olduğu şirkete ait çiftlikteki bazı kaçak yapıların yıkımını görüntülemeye çalışan basın mensubu Mustafa Uslu, bir grup tarafından darbedildi.
Muhabir Mustafa Uslu, CNN TÜRK yayınında dün yaşananları anlattı.
İşte Mustafa Uslu'nun anlattıkları...
Biraz ağrılarım var vücudumda; yüzümde bir yarık var. Tekrar bir doktora gözükeceğim, onun dışında iyiyim.
SALDIRI NASIL GERÇEKLEŞTİ?
Lütfü Türkkan'ın çiftliğindeki kaçak yapıların yıkımını çekmek için bölgede görevliydim. Oraya gittiğim zaman zaten özel mülk olduğu için içeriye girmedim. Tüm gazeteciler gibi görevimi yapıyordum.
Drone kaldırmak isterken bir anda başımda 4 kişi belirdi. Drone'u görüp gazeteci olduğumu anladılar ve sonra direkt küfür hakaret ve saldırmaya başladılar.
elleri ceplerinde geliyorlardı, bir şey saklıyorlardı. Bana vurdukları anda ben yüzümün kesildiğini hissettim. Sonra diğerleri de bana saldırmaya başladılar.
Yere düştükten sonra tekmelemeye başladılar, öldüresiye vurmaya başladılar. Kanlar içinde kaldım, bana vurmaya devam ettiler. Aralarından iki tanesi benim malzemelerimin başına gitti ve birisi drone'u parçaladı, diğeri ise kameramı telefonumu yere fırlattı.
Ben arkalarından onlara seslendim en azından yüzlerini kaydedeyim diye, tam kayda basacakken kameranın çalışmadığını fark ettim. onlar da yanıma gelerek 'illa seni öldürmemiz mi gerekiyor' diye tehditler savurdular. Jandarma gelince sonra hızlıca bölgeden uzaklaştılar.
"BENİ ÖLDÜRMEK İSTEDİLER"
Adliyeye sevk edileceklerdi, isim bilgilerini paylaşmıyorlar bizimle. Ben zaten şikayetçi oldum dördünden de.
Çiftliğin ön tarafında başka gazeteciler de vardı, ben yan tarafında yalnızdım. Hedef olarak beni seçtiler. Bütün gazetecilere olan hınçlarını benden çıkarttılar, öldürmek istediler.
"LÜTFÜ TÜRKKAN AMCAMI ARADI"
Babamla konuşmamış, babam diye amcamla konuşmuş. "Biz sizin acınızı anlıyoruz" demişler ama bizim acımızı anlayamazlar. Benim ailemin döktüğü bir damla gözyaşının hesabını kimse veremez.
Hastaneye iki kişi göndermiş Lütfü bey. Hastanedekiler de benimle temasa geçtiler, geçmiş olsun dediler. "Bu olayı gerçekleştirenler bizim ekimizden değiller" diyerek olayı örtbas etmeye çalıştılar. Ben öyle olduğunu düşünmüyorum.
Ben onların çiftlikten çıktığını gördüm, daha sonra çiftliğe girdiğini gördüm. Zaten birisinin Lütfü beyin şoförü olduğu söyleniyor. Ben hepsinden şikayetçi oldum. Akıbetleri ne olur bilmiyorum ama ben davamın sonuna kadar peşindeyim.