Güncelleme Tarihi:
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencileri tarafından geçen yıl oluşturulan Bellatrix Uzay Takımı, NASA’nın (ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi) organize ettiği uluslararası öğrencilere açık tek yarışma olan Human Exploration Rover Challenge 2024 yani İnsanlı Keşif Aracı Yarışması’na kabul alan ilk Türk takımı oldu. 30 yıldır düzenlenen yarışmada lise ve üniversite öğrencilerinin insan gücüyle çalışan bir aracı tasarlayıp üretmesi bekleniyor. Yarışmada aracı kullanacak iki pilotun, Ay ve Mars simülasyonları üzerinde belirlenmiş parkurda 10 engeli aşarak verilen 5 görevi tamamlamaları gerekiyor. Bu yıl 18-20 Nisan tarihleri arasında NASA ev sahipliğinde ABD’de Marshall Space Flight Center’da düzenlenecek yarışmaya 42’si üniversite 30’u lise olmak üzere 72 öğrenci takımı katılıyor. Amerika, Almanya, Brezilya gibi ülkelerden öğrencilerin yer alacağı yarışmada Türkiye’yi ilk kez, adını 250 ışık yılı uzaklıktaki Bellatrix yıldızından alan İTÜ Bellatrix Uzay Takımı temsil edecek.
Üniversite bünyesinde istenilen aracın çizimlerini tamamlayan ekip yoğun çalışmalarını sürdürüyor. Yarışmadan derece ile dönmeyi hedefleyen ekibin imalata geçebilmek için de beklentisi sponsor desteği.
"DEPREM BÖLGESİNDEKİ ÖĞRENCİLERE UZAY ÜZERİNE EĞİTİMLER VERİLECEK"
Takım kaptanlarından Muhammed Şükrü Açıkbaş, "Biz Türkiye’de ve İTÜ’de kapsamlı bir uzay ekosistemi kurmak üzerinde çalışıyoruz. İşin uzay teknolojileri tarafını çalışırken aynı zamanda sosyal kısmını da yapan kapsamlı bir yapı. Roverlar, roketler, uydular gibi uzay teknolojilerini yaparken, aynı zamanda işin sosyal tarafında uzay üzerine, bilim üzerine eğitimler veren faaliyetlerimiz de var. Bu işin yine uzay teknolojileri tarafında Rover yapmamızı istiyor NASA ama sosyal tarafında da 250’den fazla insana eğitim vermemizi istiyor. Aynı şekilde sosyal medya tarafında yaptığımız faaliyetleri de inceliyor. Bilim üzerine paylaşımlar yapmamızı istiyor. Onlara sunduğumuz proje de şuydu; deprem bölgesindeki ortaokul ve lise öğrencilerine uzay üzerine, bilim üzerine eğitimler vermek üzerine bir faaliyet yürütmek amacıyla başvuru yaptık" diye konuştu.
"KABUL ALMAYI BAŞARAN İLK VE TEK TÜRK TAKIMI OLDUK"
Açıkbaş, "30 yıldır düzenlenen bu yarışmada kabul almayı başaran ilk ve tek Türk takımı biz olduk. Bu daha önce yapılmış bir şey değildi. Biz yaptığımız için tabi ki de mutluyuz ama işin üzücü tarafı da var. 30 yıldır herhangi bir kabulün olmayışı ya da girişimin olmayışı ülkemiz adına üzüntü verici olsa da bunu başarmış olmanın gururunu da yaşıyoruz. Daha yolun başında olduğumuzun farkındayız. Bunu yapabilecek potansiyele sahip olduğumuzu da biliyoruz. Biz insanlara bunu yapabileceğimizi göstermeye çalışıyoruz. Bunu yapabilecek potansiyele sahibiz. NASA ile başladık, iddialı bir başlangıç gibi görünebilir ama bizim tarzımız bu. Böyle devam edeceğiz, uluslararası alanda olmamız gerekiyor. NASA gibi bu alanın en iyilerinden biri olan kurumda, tabi ki de Türkiye’nin en iyi eğitim kurumlarından biri olan İTÜ’nün de yer alması gerekiyordu, biz de gereğini yaptık" dedi.
"ARTEMİS MİSYONUNUN SİMÜLASYONU"
Açıkbaş, “Mekanik ekibimiz var, onun içerisinde de alt ekipler var. Şasi, taşıt dinamiği, tekerlek gibi alt ekipler olduğu gibi onun dışında organizasyon ekibimiz var. Onun içerisinde de sosyal medya, planlama, ekonomi, sponsorluk gibi alt ekipler var. Rover aracı tasarlıyoruz. Tam mekanik bir sistem. İki tane pilotun sürmesi gerekiyor çünkü bu yarışma aslında Artemis misyonunun bir simülasyonu. Gittiğimizde oradaki NASA’nın hazırlayacağı yer Ay ve Mars yüzeyinin simülasyonlarından oluşacak" ifadelerini kullandı.
"ŞUBAT AYI İÇİNDE İMALAT TAMAMLANACAK; SPONSORLUK DESTEĞİNE İHTİYAÇ VAR"
Açıkbaş, “İki tane pilotumuz pedallar aracılığıyla güç sağlayacağı Rover aracıyla parkuru tamamlayacak ve oradaki görevleri yapacak. Şu anda aracın ön hazırlıkları tamamlandı. Mühendislik çizimleri, analizler tamamlandı. Şu anda malzemelerin gelmesiyle beraber Şubat ayı içerisinde imalatı tamamlayıp Mart ve Nisan ayında işi yapacağız. Sponsorluk desteğine ihtiyacımız var, bununla ilgili görüşmeler yapıyoruz" diye konuştu.
"TÜRKİYE’NİN İSMİNİ İLK DEFA YAZDIRMAYI BAŞARAN TAKIM OLDUK"
Takım kaptanlarından Sadig Safarov da, "İlk başta üniversitenin ismi yanlış yazılmıştı, Türkiye ilk defa başvurduğu için. İstanbul yerine İnstanbul yazdırmışlar, onlarla bu konuda konuştuk. Birkaç defa bilgilendirme yaptık ondan sonra üniversitenin de ismini, hatta ülkenin de ismini düzelttiler. 30 yıldır Türkiye’den bir başvuru olmadığı için bu tarz şeylerin olması normaldi. Türkiye’nin de, İTÜ’nün de, İstanbul’un da ismini ilk defa yazdırmayı başaran takım biz olduk" dedi.
"NASA AR-GESİNİ ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNE YAPTIRIYOR"
Safarov, "Yarışma kuralı üzeri biz şişme teker kullanamıyoruz. Sıfırdan bir teker üretmemiz gerekiyor. Mars’a ve Ay’a gönderilerin Roverlarda şişme teker kullanılmıyor. NASA bir taraftan baktığımızda kendi Ar-Ge’sini üniversite öğrencilerine yaptırıyor. Araç şu anda tam mekanik, malzemelerini de alüminyum olarak seçtik. Biz de yarışmada birinci olmayı hedefliyoruz. İnşallah da dediğimiz yaparız. Yarışma bittikten sonra biz NASA profesörleriyle bir Ar-Ge işinde yer alma şansını elde edeceğiz. Bir nevi NASA ile uzun vadeli ilişkiler elde etmiş oluyoruz. Stajlar, araştırma imkanları olsun, zaten Artemis 2024’te yer alan mühendis ekibi ve astronot ekibi eskiden bu yarışmalarda yarışmış" dedi.
Takımın akademik danışmanı Doç. Dr. Sema Alaçam ise, “Bu yarışmanın uzun vadede kapsamlı bir ekosistem oluşturulmasında ve gençlerin daha cesur ve yenilikçi roller almasını desteklemesini umuyoruz" ifadelerini kullandı.