Güncelleme Tarihi:
Bildiride "Sağlık hizmetlerinde ihtiyaç, talep, alt yapı, teknik donanım ve insan gücü planlaması yapılmadan, yabancı hekimlerin ülkemizde çalışmasına yönelik yapılmak istenen düzenleme “hızlı tren” sendromunun devam ettiğinin somut göstergesidir" denildi.
Türk Dişhekimleri Birliği'nin bildirisinde "sorunun muhatapları olan eğitim kurumları ve meslek kuruluşları ile konuyu hiçbir düzeyde tartışmadan, sorgulamadan yapılan siyasetin ülkemizi soktuğu cendere ortada dururken yine aynı zihniyetle hareket edildiği" de vurgulandı.
Gelişmiş ülkelerde dişhekimlerine gitme sıklığı; yılda 5 kez iken ülkemizde 0.7 olduğğu belintilen bildiri şöyle devam ediyor: "AB ülkelerinde bir dişhekimi günde ortalama 15-20 hastaya bakarken ülkemizde bir dişhekimi günde 5-6 kişiye bakmaktadır.
İstanbul’un Şişli ilçesinde 450 kişiye 1 dişhekimi, İzmir’de 2078 kişiye 1 dişhekimi düşerken, Tokat ilinin Pazar ilçesinde 18.537 kişiye 1 dişhekimi, Şanlıurfa ilinde 19.322 kişiye 1 dişhekimi düşmektedir.
Türkiye’nin şu andaki sorunu; dişhekimi sayısının artırılması değildir. Gelecekte böyle bir talep olabilir. Ancak şu anda yapılması gereken dişhekimlerinin coğrafik dağılımı ile ilgili düzenleme yapılmasıdır. Hem özelde hem de kamu da çalışan dişhekimlerinin coğrafik dağılımının dengesizliğine yönelik acil bir sistem kurulmalıdır.
AKP iktidarı “ben yaptım oldu” anlayışını artık bırakmalıdır. “İstişare, meşveret, diyalog” anlayışını içselleştirip sorunları doğru tahlil edip sağlıklı çözüm önerileri üretebilmek için konunun muhatapları olan meslek kuruluşları ve diğer kurumlarla bir an önce görüşmeye başlamalıdır. "