Güncelleme Tarihi:
İşte çeşitli gazetelerin konuyla ilgili yorumları:
LA LIBERTE:
İsviçre “demokrasi lüksü”nün bedelini ödemek zorunda kalabilir. Ekonomik kriz, Libya sorunu gibi başka engeller gündemdeyken ödeyeceğimiz bu bedelin çok büyük olmamasını umalım.
BLICK:
Sonuçlar net ancak bu sonuçların neye sebep olacağı belirsiz.
THE NEW YORK TIMES:
Referandumdan çıkan sonuç Avrupa sağı için net bir zafer oldu. Referandumda evetlerin çoğunlukta olması ve 26 kantondan 22’sinde kabul edilmesi dolayısıyla yasak Anayasa’ya da eklenecek. Hükümet oylamanın sonucuna saygı göstereceğini ancak bu durumun çoğunluğu Kosova ve Türkiye’den gelen Müslüman cemaatini ya da onların din ve kültürlerini dışlamak anlamına gelmediğini belirtti.
THE WALL STREET JOURNAL:
Oylama Avrupalıların Müslüman göçmenler konusunda kafalarını kumdan hala çıkarmadığına işaret ediyor. Ülkedeki camilerin sadece dört tanesinde minare var ve bu minareler yıkılmayacak. Çıkan karar yeni camilerin inşa edilmesini de yasaklamıyor. Ülkede terör ve radikal İslam arasındaki ilişkiye dair yaygın bir korku var ancak minarelerin yasaklanması bu korkuya cevap vermiyor. Bu kararın gönderdiği asıl sembolik mesaj nüfusun yüzde 5’inin Müslüman olduğu İsviçre’deki tahammülsüzlüğü gösteriyor.
THE GUARDIAN:
Karar ülkedeki uyumun ardındaki nefrete işaret ediyor. İsviçre’nin çok takdir edilen uluslararası ünü bu kararla lekelenmiş durumda. İsviçre’nin Müslümanlar’a karşı bu tip bir kısıtlama getiren ilk Avrupa ülkesi. Uyum görüntüsünün ardındaki nefretin açığa çıktığı anlardan biri olarak gösterdiği referandum sonucuyla birlikte, pasifliği, çoğulculuğu ve hoşgörüyü kurucu değerleri arasında gösteren İsviçre enternasyonalizm cilasını bir kenara bıraktı.
THE INDEPENDENT:
Dini ve ırkçı tahammülsüzlüğün hayaleti İsviçre’nin üzerinde dolanıyor.
THE TIMES:
Referandumdan çıkan karar Batı Avrupa’daki İslamlaşma algısına karşı gösterilen popülisy tepkiyle uyum gösteriyor.
RTL:
Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner: Bu karar bir hoşgörüsüzlük ifadesi. Karardan ötürübiraz kızgınım çünkü minare yapılamaması bir dine baskı yapmak anlamına geliyor.
DIE WELT:
İsviçre’de minare yapmanın yasaklanması yönündeki karar, doğru soruya yanlış cevap veriyor. Avrupa’da cami yapımına karşı çıkanlar, bazı Müslüman ülkelerde kilise inşa etmenin yasak ya da çok zor olduğuna dikkat çekiyor. AB haklı olarak Türkiye’nin bu tutumunu AB üyeliği açısında engel olarak görüyor. Bununla birlikte Batı ancak din özgürlüğünü ciddiye aldığını ortaya koyduğu takdirde inandırıcı olabilir. Referandum sonucu Avrupa’da İslam korkusunun ne denli kökleştiğini ve bunun siyasi elitler tarafından yeterli düzeyde ciddiye alınmadığını gözler önüne seriyor."
SUEDDEUTCHE ZEITUNG:
Referandumun sonucu İsviçre için feci. Bu yasak Avrupa’nın başka hiçbir ülkesinde yok. ’Minare yapımı yasaktır’ ifadesi artık Anayasa’da yer alacaksa bu sadece Anayasa’ya aykırılık teşkil etmeyecektir. Aynı zamanda din özgürlüğü ve ayrımcılık yasağı da ihlal edilmiş olacaktır. İsviçre aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal etmiş olacak ve İsviçre’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne şikayet edilmesi de gecikmeyecektir. Ve orada da İsviçre açısında utanç verici bir karar çıkacak hatta bu ülkenin Avrupa Konseyi’nden atılması tehdidini içeren kararlar da bunu izleyecektir. Şimdi özellikle İslam dünyası yoğun tepki gösterecektir. En büyük hata İsviçre’nin bu tepkiler üzerine daha da sertleşmesi olacaktır. Çünkü aslında İsviçre, kalbinin derinliklerinde dünyaya açık ve liberal bir ülkedir."
FRANKFURTER ALLGEMEINE ZEITUNG:
İsviçreliler, hoşgörülü olmakla övünür. Minare karşıtlarının bu denli başarı sağlamasının bir nedeni, taraftarlarını daha etkin bir şekilde harekete geçirmiş olabilmelerinde yatıyor. Özellikle İsviçre’nin kırsal bölgelerinde yasaktan yana oy kullananlar oldu. İsviçre’de nüfusun yüzde 5’ini oluşturan Müslümanlar ülkeye gayet iyi bir şekilde entegre olmuş durumda. Müslümanlarla yaşanan sorunların minarelerin yasaklanması yoluyla çözümlenmesi de mümkün değil. Kosova’dan gelen göçmenlerle yaşanan sorunlar doğrudan din konusuyla ilişkilendirildi. Bu referandum sonucu Almanya’da referandumun popülist yönünü küçümseyen herkesi bir kez daha düşünmeye zorlamalı.
TAGESSPIEGEL:
Sonuç, şok ve siyasi depreme yol açtı. Aydınlanmanın gerisine düşülmüş ve akıl ve bilgiye büyük bir darbe indirilmiştir. Danimarkalı ve Hollandalı İslam düşmanları İsviçre’de kendi tezlerine destek bulmuştur. Bu kararla birlikte, İsviçre’nin uluslararası alandaki imajı büyük zarar görürken, ülke içinde de ciddi bir zehirlenme yaşandığı gözlemlenmektedir.
NEUE OSNABRÜCKER ZEITUNG:
İsviçreliler bu kadar güçlü bir demokraside "popülizmin" nasıl büyük bir tehlike olabileceğini ortaya koydular. Minarelerin yasaklanması öngören referandum sonucu bir şeyi çok açıkça gösteriyor. Aydınlanma ve hoşgörü her gün yeniden savunulması gereken değerlerdir. İsviçre ve hatta Almanya gibi ülkelerde bile bu böyledir.
DEUTSCHE WELLE:
İsviçre'deki minare yasağı referandumunda çıkan sürpriz sonuç, Avrupa'da İslam korkusu olarak nitelendirildi.
VOLKSKRANT:
Hollandalı siyasetçi Geert Wilders İsviçrelileri bu yönde oy kullandıkları için tebrik ederken aynı şeyin kendi ülkesinde de yapılması için çağrı yaptı.
THE NATIONAL:
İsviçre’den gelen bu haber ülkenin uluslararası ününe büyük bir darbe vururken, 350 bin Müslüman’ı alarma geçirdi. İsviçre’de bazı yorumcular kararın 2005 yılında Denimarka gazetelerinde Hz. Muhammed’in karikatürlerinin yayınlandığı dönemdeki kadar büyük protestolara yol açabileceğini belirtti.
EL CEZİRE:
Muhalefet partileri kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşımaya hazırlanıyor. İslamın geleceğiyle ilgili küçük bir tartışma olarak başlayan bu durum uzun süreli bir sıkıntıya dönüşmek üzere. Müslüman cemaatler kararın kaygı yarattığını belirtiyor. İsviçre hükümeti ve sanayi sektörü kararın uluslararası tepki yaratacağından korkuyor.