İsviçre'de 'idam cezasına dönülsün' kampanyası

İsviçre yasalarına göre kampanyayı yürütenler 24 Şubat 2011 tarihine dek 100 bin imza toplarsa, halk oyu düzenlenebilecek.

Bu girişimin destekçileri ölüm cezasının tecavüz ya da çocuk tacizini kapsayan cinayetlerde yeniden uygulanmasını istiyor.

İsviçre ölüm cezasını 1942'de kaldırmıştı.

70 yıl sonra idama dönüş talebi
Ülkede siviller için infaz edilen son idam cezası 1940'taydı. Bu ceza mahkumun başının kesilmesi ile infaz edildi.

Ancak ölüm cezası 1992 yılına dek askeri ceza yasalarında yerini korudu.

Askeri yargı kapsamındaki son idam cezası ise 1944'te idam mangası ile uygulandı.

Yetkili makamların ölüm cezasının İsviçre anayasasına göre yasal olup olmayacağını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası yükümlülüklere ters düşüp düşmediğini de incelemesi gerekiyor.

Hükümet sözcüsü Andre Simonazzi, parlamento bu iki alandan birinde aykırılık tespit ederse, referendumun yapılmasının engellenebileceğini söyledi.

Öneri siyasi yelpazenin hemen her alanındaki partilerin de tepkisini çekti.

İsviçre geçen yıl da düzenlenen bir referandumda minare inşaatını yasaklama kararı alarak tepki çekmiş, konu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürülmüştü.

Uluslararası Af Örgütü'nün İsviçre temcilsi Daniel Graf da bu gibi bir adımın dünyanın geri kalanında ölüm cezasının kaldırılması için gösterilen gayrete ters düşeceğini belirtti.

Avrupa'da ölüm cezasını hala uygulayan tek ülke Belarus.

Graf, "Bu öneriyi pek fazla kişinin destekleyeceğini sanmıyorum, İsviçre'de devletin öldürmemesi ve temel haklara saygı göstermesi gerektiği konusunda parti saflarının üzerinde bir uzlaşma var" dedi.

Federasyon yapısındaki İsviçre'de, yüz bin imza toplandığı sürece hemen her konuda referanduma gidilebiliyor.